Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Antik Mısır Tanrıları ve Mitleri

Mısırlılar için Mısır tanrıları, doğanın insan biçimini almış birer temsilidir. Açıklanamayan tüm doğa olayların sebebi tanrılara atfedilmiştir.

Antik Mısır’da birçok tanrıya inanılmıştır
0 12.989

Antik Mısır dini çoktanrıcılık, totemcilik, canlandırmacılık (animizm), insanbiçimcilik (antropomorfizm) ve tapınakçılık (fetişizm) temellerine dayanır. Mısırlılar için Mısır tanrıları, doğanın insan biçimini almış birer temsilidir. Açıklanamayan tüm doğa olayların sebebi tanrılara atfedilmiştir. Tanrıların evreni ve kendilerini yarattıklarına; insanlar var olmadan önce de Mısır’da hüküm sürdüklerine ve bundan sıkılınca insanları yarattıklarına inanılmıştır. Yönetme yetkisi, tanrıların soyundan geldiğine inanılan Firavunlara verilmiştir. Mısır dininin temelini totemcilik, yani kutsal hayvan veya varlık şeklindeki totemlere olan inanç oluşturur.

Mısır’da, tanrıların genellikle insan vücutlu ve hayvan başlı olduğu insanbiçimcilik ya da antropomorfizm inancı hakim olmuştur. Amarna dönemine kadar yaygınlığını koruyan bu inanış bu dönemde, Firavun Akhenaten (4. Amenhotep)‘in Antik Mısır dini yeni bir anlayış getirmesiyle yaygınlığını yitirmiştir. Akhenaten’in emirleri doğrultusunda eski tapınaklar kapatılmış, Amarna adlı yeni bir şehir inşa edilmiştir. Burada güneş tanrısı, eski tanrıların yerini almıştır.

Mısırlıların, dünyanın ve tanrıların kökenine ilişkin birçok miti olması da ilginç bir noktadır. Thinis, Teb, Memfis, Hermopolis ve Heliopolis şehirleri en önemli dini merkezler olmuştur.  Dini merkezler var oldukça dünya tarihiyle ilgili mitler de değişmiştir. Mısırlılar, güneşe Tanrı Khepri adını vermiştir. Khepri, yaradılışla ilişkilendirilen ilkel bir tanrıdır. Öncesi olmayan bir su kütlesi olan Nun’dan yaratıldığına inanılır. Mısırlılar öğle güneşini tanrı Ra; gün batımındaki güneşi ise tanrı Atum olarak insanlaştırmıştır. Atum, günü sonlandırıp ertesi gün Ptah olarak uyanır. Ptah, Atum’un babası ve Memfis mitolojisine göre dünyanın kurucusudur. Amon Ra, ya da yüce tanrı, üç formlu bir tanrıdır, bir başka deyişle yaşamının üç farklı dönemindedir.

Hapy ve Hapi

Eski Mısırlılar için Nil Nehri’nin en büyük tanrısıdır. Hapy’ye Mısır genelinde tapınılmış; halk ona, nehre yiyecek atmak suretiyle ibadet etmiştir. Tasvirlerinde mavi ya da yeşil sakallı, mavi derili bir adam olarak karşımıza çıkan Hapy’nin göğsü kadın göğsü biçiminde resmedilmiştir. Bu, halkı besleme gücünü simgeler. Elinde papirüs bitkileri (Nil’in kuzeyi), başında nilüferler (Nil’in güneyi) taşır. Bazı tapınak duvarlarında iki bitki ve iki vazo taşır halde resmedilmesi de yine Yukarı ve Aşağı Mısır’ı simgelemektedir.

Horus’un dört oğlundan biri olarak bilinen Hapi ölüm tanrısıdır. Arap babunu başlıdır. “Evin Hanımı” olarak da bilinen lahit tanrıçası Neftis (Nebhtet)’in mumyaları korumasına yardım eder. Horus’un diğer üç oğlu da (Imsety, Qebehsenuef ve Qebehsenuef) Hapi gibi mumyaları korur.

“Hapi” sözcüğü, çoğu zaman Nil tanrısı Hapy’nin farklı bir yazılışı olarak kullanılır. Ancak bu iki isim arasındaki farka değinmek gerekir. Horus’un oğlu Hapi ölüm tanrısı; Hapy, Nil Nehri’nin tanrısıdır.

Sekhmet ve Wadjet

Sekhemet veya Sakhmet isimleriyle de anılan Sekhmet, aslan başlı tanrıçadır. Savaş, ateş ve salgının tanrısıdır, öfkeli bir tanrıdır. Mısırlılar, Sekhmet’in temsil ettiği güç ve tehlikeye karşı korku duyarak ona tapınmıştır. Ra’nın kızları tanrıça Hathor ve evcil kedi tanrıça Bastet, savaşçı dişi aslan Sekhmet ile özdeşleştirilmiştir.

Aslan başlı tanrıça Sekhmet. Bazen savaş tanrıçası, bazen iyileştirme tanrıçası olarak temsil edilir.

Mite göre Ra, Sekhmet’in öfkesini yatıştırmış ve düşmanlarını ateşten nefesiyle yakarak bertaraf etmesi için onu kaşındaki Wadjet isimli uraeus’a (Mısır mitolojisinde kralları ve tanrıları simgeleyen engerek) yerleştirmiştir.

Sekhmet, diğer birçok tanrı gibi güneş diski, uraeus veya Hathor tacıyla taçlandırılarak tasvir edilmiştir. Elinde Wadj (Antik Mısır dilinde papirüs) veya hayat ankhını tutar. Tahtı tüylerle süslenmiştir ve arkasında gökte süzülmekte olan bir doğan vardır. Altında, elinde filizlenmekte olan eğrelti otları tutan bir figür vardır, bu sonsuzluğu simgeler.

Dişi aslan suretinde tanrıçalar, farklı isimler altında Mısır’ın birçok yerinde ve birçok dönemde ortaya çıkmıştır. Bu tanrıçaların çeşitli tanrılarla ilişkileri oldukça karmaşıktır ancak isimleri ne olursa olsun genellikle işgalcilere ve düşmanlara karşı korumayı temsil etmişlerdir. Sekhmet, çöldeki halkın cezalandırıldığı bir mitte de yer alır.

Wadjet ve Nekheb, Ra’nın ikiz kızlarıdır. Bu iki kudretli tanrıçanın görevi firavunu korumaktır. Bu sebeple firavunlar, başlarında bu iki figürü taşımıştır. Wadjit, Uto, Edjo ve Buto isimleriyle de bilinir. Mite göre tanrıça İsis’in yılanından geldiğine inanılan Wadjet, kobra biçimindedir ve başında kırmızı bir taç taşır. Aşağı Mısır’ın koruyucusudur. Ra uyurken onu ısırmakla görevlendirilmiştir.

Amun

Mısır panteonunun en önemli tanrılarındandır. Amon veya Amon Ra olarak da bilinir. Tapınağı, Yeni Mısır Krallığı’ndan kalan ve günümüzde varlığını en iyi koruyan dini merkez olan Karnak’ta yer alır. Kendisine Karnak ve Luxor’da tapınılmıştır. Teb’in yerel tanrısıdır. Amun’un kelime anlamının “saklı olan” olduğu düşünülmektedir. Genellikle çift dişli taç giyen bir insan figürü olarak; bazen de koç başlı olarak tasvir edilir.

İnsan formunda, tahtta oturur halde tasvir edilen Amun. Başındaki büyük tacın, rüzgârın ve havanın tanrısı olduğunu temsil etmek üzere tüylerden oluştuğu düşünülmektedir.

Yunan mitolojisinde Zeus’la eşdeğerdir. Amun adı Mısır tarihi kaynaklarında ilk olarak Mısır dilinde saklı anlamına gelen “ímmn” olarak ortaya çıkar.

Zamanın başlangıcında yalnızca Nun okyanusu vardır. Hermopolis mitine göre, Nun’un karısı Naunet’tir. Amun, Nun’un kıyısındaki bir tepede yaratılmıştır. Hermopolis’te Nun, Naunet, Amun ve Amaunet’e “tanrılardan önce var olmuş anne ve babalar” olarak tapınılmıştır. Kısa süre içerisinde Amun “tanrıların kralı” olmuş ve bu mit çoğunlukla Yeni Krallık döneminde yayılmıştır.

Tüm firavunlar, sütunları papirüs biçimli salonlar inşa ettirerek ona olan bağlılıklarını göstermek istemiştir. Amun’un rahipleri, firavunların Amun için sunduğu altın ve gümüşler sayesinde varlık sahibi olmuştur.

Amun Tapınağı, Firavun Akhenaten zamanında kapatılmıştır. Havanın tanrısı olan Amun, zamanla hayat nefesiyle özdeşleştirilir hale gelmiştir. Firavunlar, savaşta kazandıkları başarıları Amun’a atfetmiştir.

Anubis

Ölüm tanrısı ve yeraltının hakimidir. Mumyalama işlemiyle yakında ilişkilendirilir. Genel olarak oturmakta olan siyah bir köpek veya köpek veya çakal başlı insan biçimde tasvir edilir. Törensel bir boyunluk takar ve elinde Sekhem’in gürzünü tutar. Görevi Nekropol’ü korumaktır. Mısır kaynaklarında Anubis’in adı “Inpw” olarak geçer ancak Antik Yunanlılar bu ismi kendi dillerine uyarlamıştır.

Anubis heykelciği

Anubis genellikle ölümle ilgili durumlar içerisinde, örneğin bir mumyayı ziyaret ederken veya mumyaları korumak için mezarların üzerinde otururken tasvir edilmiştir.

Mitlere göre Anubis, Osiris ve Neftis (Nebhtet)’in gayrimeşru oğludur. Osiris ölünce Anubis onu mumyalamış böylelikle ilk mumya oluşmuştur. Piramitlerde bulunan birçok papirüse göre ise babası Ra’dır. Anubis onun dördüncü oğludur. Ancak sonraki döneme ait mitlerde babası Osiris olarak kabul edilmiştir.

İlgili Yazılar

Ölüler Kitabı’nda genellikle, Ma’at’ın (Doğruların Annesi) testini geçip geçmeyeceklerini tespit etmek için ölülerin kalplerini tartan tanrı olarak tanımlanır. Bu işlem, sonuçları kaydedecek olan kâtip Thoth ile yargıç görevindeki Osiris’in huzurunda gerçekleşir.

Bastet

Kedi tanrıça. Bubastis kasabasının yerel tanrıçasıdır. Bast veya Ubasti olarak da bilinir. Genellikle kedi başlı olarak tasvir edilir. Aslen dişi aslan tanrıça olan Bastet, ilk zamanlarda Sekhmet; Orta Krallık döneminde neşe, müzik ve dansın tanrıçası ve Amun’un karısı Hathor ile özdeşleştirilmiştir. Aşağı Mısır’da özellikle kedi şeklinde ortaya çıkar. Orta Krallık döneminden itibaren kediler, Bastet’in kutsal hayvanı olarak kabul edilmiştir. Sonraki dönemlerde, Yeni Krallık’da kutsal kedi, kedi başlı bir kadın yani Bastet olarak tasvir edilmiştir.

Bastet heykelciği

Bastet elinde kutsal bir çan ile bir kutu ya da sepet tutar. Bazen de bir grup kedi yavrusuyla birliktedir. Fare, yılan ve özellikle de kobraları öldürebilen kediler, bu özellikleri nedeniyle Mısır’da kutsal kabul edilmiştir. Bubastis ile beraber Nil vadisindeki Luxor, Saqqara (“Memfis’in nekropolü”) gibi bölgelerdeki kedi mezarlarında da kazı çalışmaları yapılmıştır.

Evcil kedilerin yavrularına karşı yumuşak ve koruyucu olmaları sebebiyle Bastet de iyi bir anne olarak görülmüştür. Çocuk sahibi olmak isteyen bazı kadınlar, Bastet ve yavrularının tasvir edildiği kolyeler takmıştır. Kolyedeki yavru sayısı, kadınların doğurmak istediği çocuk sayısını simgeler.

Bes

Neşe, müzik ve dansın tanrısıdır. Gülümseyen bir cüce olarak tasvir edilen Bes, diğer Antik Mısır tanrılarından çok farklı bir görünüme sahiptir. Bes, daha çok Afrika mitolojisindeki bazı tanrılara benzetilebilir. Mısırlılar, çok meşhur olan bu tanrının küçük heykelciklerini yapmıştır. Bes aynı zamanda sihir tanrısıdır, kadınların doğum yapmasına yardımcı olur. Mısırlıların inanışına göre Bes cinleri korkutup evlerden kaçırır.

Dendarah Tapınağı’nda Bes rölyefi

Horus

Kartal veya şahin suretinde veya kartal veya şahin başlı insan biçiminde tasvir edilir. Antik Mısır’da iki Horus vardır: biri İsis ile Osiris’in oğlu, öteki Ra’nın oğlu ve şahinidir. Horus’un gözünün adı “sağlıklı” anlamına gelen “wedjet”tir. Seth ile aralarında geçen bir anlaşmazlıkta galip gelen Horus, kendi gözünü Osiris’e sunmuştur. Horus’un tek gözlü kalması, güneş ve ay tutulmalarını simgeler. Horus’un gözü wedjet, tıpta önemli bir tılsım olarak kabul edilmiştir.  Hasta organları yenileyip iyileştirme gücü olduğuna inanılan Wedjet sıklıkla tılsım olarak kullanılmıştır. Bunun yanı sıra wedjet, kötü tesirlere karşı sihirli bir koruma rolüne de sahiptir.

Tanrı Horus’un antropomorfik ve hayvan biçimleri

Isis

Doğurganlık, aşk ve tıp tanrısıdır. Gize, Abidos ve Filai’de kendisi için tapınaklar inşa edilmiştir. Tapınak duvarlarındaki resimler ve heykellerle tasvir edilmiştir. Bu tasvirlerde siyah saçları ve kırmızı bir elbisesi vardır ve elinde bir sopa tutar. Başında ise tahtı temsil eden bir işaret taşır. Mısır inancına göre her yıl Nil Nehri’nin taşmasının sebebi İsis’in ağlamasıdır.

Milattan önce yaklaşık II. yüzyıldan kalma tanrıça İsis resmi. Günümüzde New York’taki Metropolitan Sanat Müzesi’nde sergilenmektedir

Mite göre yeryüzü tanrısı Geb ile gökyüzü tanrıçası Nut’un dört çocuğu vardır: Osiris, Isis, Seth, ve Neftis (Nebthet). Osiris ile Isis; Seth ile Neftis birbiriyle evlenir. Seth ile çocuğu olmadığı için hoşnutsuz olan Neftis, Osiris’le sevişir; bu ilişkiden tanrı Anubis meydana gelir. Çirkin olduğu için Osiris tarafından reddedilen Anubis’i İsis kabul eder. Bu ilişkiyi öğrenip kıskançlığa kapılan Seth, Osiris’i öldürür ve bedenini parçalara ayırarak yeryüzünün farklı yerlerine dağıtır. İsis ve Neftis, bu parçaları bularak bir araya getirir ve Osiris’i hayata döndürür. Yeni Krallık’da İsis, Hathor’a eşdeğerdir. İsida-Hathor’a genellikle Dendarah’da tapınılmıştır.

Osiris

Doğurganlık, bereket, bitki örtüsü ve yeraltı dünyasının tanrısıdır. Mısır mitolojisinde Osiris’in ölümü ve yeniden dirilişi mevsimlerin değişimini simgeler. Mısır genelinde Osiris’e tapılmıştır. En ünlü tapınağı ise, Yukarı Mısır’daki Abydos şehri olmuştur. Antropomorfik formda, ayakta veya tahtta oturur halde tasvir edilir. Tasvirlerinde elinde Firavun’un sopasını tutar ve yüzü, öldüğünü gösterir biçimde yeşil renktedir.

Horus (solda), Osiris (ortada), Isis (sağda). Louvre Müzesi, Paris

Osiris kültü Büyük İskender zamanında Yunan mitolojisine Yunan tanrısı Dionysos olarak girmiştir. Dionysos, ölüp yeniden dirilmesi yönüyle Osiris’e benzer. Osiris’in Roma Cumhuriyeti sonunda Roma mitolojisine de girdiği görülür.

Seth

Çöl, fırtına ve karanlığın yanı sıra tuhaf ve korkunç olayların özündeki kaosun da tanrısıdır. Suty, Sutekh ve Setesh olarak da bilinir. Yeryüzü tanrısı Geb ve gökyüzü tanrıçası Nut’un oğlu; İsis, Neftis ve Osiris’in kardeşidir. Deprem, güneş tutulmaları ve fırtınalardan sorumlu olduğuna inanılmıştır. Kurt, karınca, eşek veya bilinmeyen bir hayvanın başı olarak tasvir edilen başı en ilginç özelliklerindendir. Bu özelliğiyle yeğeni Anubis’e benzer. Yukarı Mısır’ın koruyucusudur.

Bu makalede yalnızca temel Mısır tanrılarına yer verilmiştir. Antik Mısır panteonu burada anlatılandan çok daha geniştir

Çeviri: Begüm Kurnalı

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More