Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Dünyanın Az Tanıdığı Bir Ülke: Myanmar

Myanmar'ın neredeyse her yeri, altın kaplamalı çatılarının parlaklığı uzaklardan görülen pagodalarla dolu. 1857'de kurulan krallık kenti Mandalay ülkenin hem dinsel hem de kültürel merkezi durumunda.

0 1.694

Güneydoğu Asya’da, Hindistan’ın doğusundaki Bengal Körfesi’nin doğu kıyılarında zaman yıllardır durmuş gibi. Yaklaşık 2000 m. uzunluğunda bir kıyı şeridine ve ölçülemeyecek kadar zengin bir sanat ve kültür varlığına sahip olan bu ülke, siyasal bakımdan tümüyle yalıtılmış olarak yaşıyor. Myanmar halkı hiç de yabancı düşmanı değil. Myanmarlı ünlü politikacı Sithu U Thant’da, 1961-1971 arasındaki Birleşmiş Milletler genel sekreterliği sırasında, o dönemde Birmanya adını taşıyan ülkesini yabancı etkilerden ve onu “gelişmekte olan bir ülke” durumuna getirmek isteyen düşüncelerden uzak tutmak için elinden geleni yapmış.

Asya Kıtası Gezi Yazıları İçin Tıklayınız

Altın Kaya, Pagoda

Budacılık dünyasında özel bir saygınlığı olan Shwe Dagon pagodasının altın yıldız kaplamalı çatısı eski başkent Yangon’a (Rangoon) egemen bir konumda duruyor. Bu eşsiz yapıda ölçülemeyecek kadar çok altın ve değerli taşın yanı sıra, Budacılığın kurucusu Siddharrta Gautama’ya ait olduğu söylenen saç telleri bulunuyor. Bir turist gözüyle bakılınca Yangon’un geçmiş özlemi uyandıran bir çekiciliği var. Dünya yurttaşı olduğunu kanıtlayacak ölçütlerden yoksun olmasına karşın, insan gene de orada kendini güvende hissediyor. Bir yabancıda uyandırdığı bu duyguların nedeni yaydığı barış, dinginlik ve rahatlık duygusu olsa gerek. Eski Hintlilerin “Altın Ülkesi” adını verdikleri Myanmar, turistleri zorluyor; sunduğu güzelliklerin hepsini görüp anlayabilmek için, insanın tüm algılama yeteneklerini harekete geçirmesi gerekiyor.

Budizm Yazılarımızın Tamamına Buradan Ulaşabilirsiniz

Ay, duman mavisi bir gökyüzünde akkor halindeki bir madeni para gibi parlayarak ve gözleri kamaştırarak hızla yükseldi. Sanki beyaz bir güneş gibiydi ve İngiltere’de bir kış gününde görülenden çok daha parlaktı” (George Orwell)

Yaklaşık 800 yıl önce Birmanya Krallığı’nın başkenti olan Pagan 3 binden çok tapınak, pagoda ve manastır yıkıntısıyla ülkenin bir zamanlar yaşamış olduğu görkemli dönemli yansıtıyor. Ne yazık ki, çok sayıda dinsel anıtla donatılmış, kaktüsler, ılgın ve akdiken ağaçlarıyla süslü bu yerleşme, sürekli yer sarsıntıları nedeniyle terk edilmiş. Yüzölçümü yaklaşık 55 km2 olan bu alana büyük zarar veren yer sarsıntısı 1975’te yaşanmış ve bu şiddetli depremde o zamana değin en iyi korunmuş olan pagoda ve manastırlarda yıkılmış. Pagan Asya’da görülmeye değer yerlerin başında gelmektedir. Kent, 9. yüzyılda buraya yerleşerek Birmanya Krallığını’nı yüzlerce yıl yönetmiş olan bir kral ailesinin adını taşıyor. Bugün kalıntıları görülebilen yüzlerce dinsel yapının önemli bir bölümü 11. ve 12. yüzyıllardan kalma. Bu yapılar planlı çalışma değil, bir rastlantı sonucu ortaya çıkmış. Bu rastlantı da komşu Tayland’la yapılan savaş. Bu savaşın sonunda Tayland’dan binlerce Budacı rahip, sanatçı ve usta getirtilmiş. Bunlar hem animist Birmanlara Budacılığı öğretmişler, hem de Buda’ya adanmış binlerce tapınak inşa etmişler. Ama bu yapıların büyük bölümü 13. yüzyılın sonlarında Moğol saldırıları sonucunda yıkılmış. Moğolların başaramadıklarını, yer sarsıntılarında başaramamış ve pagoda kalıntılarının bir bölümü günümüze değin ayakta kalmış.

İlgili Yazılar

Nisan Ayında Gidebileceğiniz En Güzel Rotalar Yazımızı Mutlaka Okumalısınız

Myanmar’ın neredeyse her yeri, altın kaplamalı çatılarının parlaklığı uzaklardan görülen pagodalarla dolu. 1857’de kurulan krallık kenti Mandalay ülkenin hem dinsel hem de kültürel merkezi durumunda. Yangon’un 700 km kuzeyinde, kuzeyden güneye 2000 km boyunca uzanarak Myanmar’ı boydan boya geçen Irrawaddy Irmağı kıyısında yer alıyor. Burada kültür tarihi açısından önem taşıyan çok sayıda yapı var. Bunların en önemlisi “kent içinde kent” olarak anılan, Birmanların “dünyanın merkezi” olarak gördükleri eski krallık sarayı. Bir zamanlar kat kat altın yıldızlarla kaplı olan Ahşap Kale, II. Dünya Savaşı sırasında ülkeyi işgal eden Japonları sürmek için bölgeye giren İngilizler tarafından yakılarak yok edilmiş. Ama gene de Mandalay’da Birmanlar’ın dillere destan ahşap oymacılığıyla altın kaplamacılığını yansıtan pek çok yapı var. Altın varak üretimi ve işlemeciliği bugün de Mandalay’da babadan oğula geçen bir sanat durumunda.

Mistik Diyar Nepal Gezi Rehberimiz İlginizi Çekebilir

Tropik muson yağmurlarının etkisi altındaki bu ülkeye gitmek için en uygun zaman kasım – nisan arası. Ülkedeki egzotik bitki ve hayvan türleri de bu dönemde tüm güzellikleriyle kendilerini gösteriyor.

Bindi: Hinduların Alınlarındaki Noktanın Gerçek Anlamı

Himalayar’ın Gölgesindeki Ejder Ülkesi: Bhutan

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More