2016 yılında Christie şarabı suyla karıştırmak için kullanılan kırmızı çan krateri figürlü Yunan vazosunu Londra’da bir alıcıya satmıştır. Vazonun tarihi MÖ 410 yılına dayanıyordu.
Bir mitoloji meraklısı için tanrı Athena, Hermes, Herakles ve Atlas’ın bu denli eski tasvirlerine sahip olmak bir nevi paha biçilemez hazine.
Ama burada bir grup “mitolojik” figürden ve oldukça değerli olan bu vazodan çok daha fazlası söz konusu. Bu 2400 yıllık vazonun önemini ve müphem parasal değerini anlamak için, öncelikle Yunan “tanrılarının” gerçek tarihsel insanları, yani Tufan sonrası dünyada tanrı statüsüne yükseltilmiş insan atalarını temsil ettiğini bilmeliyiz.
Platon’un diyaloglarından biri olan Euthydemos’ta (302d’de) Sokrates; Zeus, Apollo ve Athena’dan “tanrılar ve atalar” diye bahseder. Aziz Augustinus da tanrıların yüceltilmiş atalar olduğunu ifade eder (Tanrı’nın Şehri, VIII. 26). Yunancada tanrılar için kullanılan theoi kelimesi “yerleştiriciler” anlamına gelmekte. Ares haricinde önemli Yunan tanrıları; Tanrı’dan kaçan ve insanlığı yücelten, yılanlarla iç içe geçmiş Yunan din sistemini “yürürlüğe” koyan Kabil yolundaki atalardır.
Yunan Vazo Sanatı
Vazoda resmedilmiş sahne, Cennet’in Yunan versiyonu olan Hesperides Bahçesi’nde yılanın sarmaladığı elma ağacında geçer. Yılana ve elmaya bakan nemf bu sahnede insan atası olmayan tek kişidir ve ağacın önünde oturur.
Hesperides Bahçesi’nin Yunan tasvirlerinde sıkça yılanın sarmaladığı bir elma ağacı görüyoruz, ancak bu sahnedeki gibi ikinci bir ağaç oldukça nadir görülmekte. Bu ikinci ağaç Yaratılış 3:22’de bahsedildiği gibi “hayat ağacını” temsil ediyor. Bu ağaca Kabil’in yolundakiler erişebiliyor ve ölümsüz oluyor.
Ortada bulunan Atlas, Tufan öncesi dünyadandır. Yaratılış’taki adı, Tufan önceki Cainitlerin son kralı Lemek’tir (Yaratılış 4:18-24). Sahnede Lemek /Atlas, gök kubbeyi ve göğün Tanrısını reddeder. Gök kubbeyi işaret eden hilali ve yıldızları görebilirsiniz.
Athena’nın Yaratılış’taki insan adı Naamah’tır. Naamah, Lamek /Atlas’ın ikinci eşi Zillah’dan çocuğudur. Bir Cainite prensesi olan Naamah, Ham’in karısı olarak Tufandan sağ çıkar. Yunan sanatçılar flört ve evliliklerini vazolarda tasvir edip onlara Chiron ve Chariklo adını verirler.
Sahnede sağda bulunan Namaah’ın oğlu Hermes’in insan adı Cush’tur. Cush, annesi ve Kabil için babası Ham ve dedesi Nuh’u terk eder. Antik vazolar, Cush/Hermes’in, Naamah/Athena’ya özel bir törenle Ham/Chiron’dan uzakta kutsamak üzere oğlu Nemrut/Herakles’i taşıdığını gösterir.
Vazo Ne Anlatıyor?
Peki, vazodaki sahne ne anlatıyor? Timsali mutluluğu. Sanatçı, ailenin birleşmesini hayalen tasvir ediyor. Tufan sonrası dünyada Kabil’in yolunu izleme zaferini ve galiplerin ölümsüz olarak yüceltilmesini kutluyor.
Cush /Hermes tek ayağı kayanın üzerinde, hem Naamah/Athena’yı hem de Nemrut/Herakles’i selamlar. Cush/Hermes, Tufan öncesi ve sonrası dünyada yılanın egemenliğini simgeleyen iki başlı yılan asasını taşır.
Yukarıdaki sahnede gördüğümüz en sağda bulunan eğilmiş bir Hesperid ile yılanla sarmalanmış elma ağacı, Lemek/Atlas’ın yılanın “ışığında” hüküm sürdüğünü göstermekte. Solumuzda ise Lemek/Atlas’ın tahtına yaklaşan Cush/Hermes ve Nemrut/Herakles’i görüyoruz.
Naamah/Athena’nın oğlu Nemrut/Herakles Lemek’in torunudur. Bu sahne, Tufan sonrası Kabil soyunun yönetici ailesinin yeniden kurulmasını gösterir. Sahne gerçeği yansıtmamakla beraber temsilidir. Nemrut/Herakles ve Cush/Hermes, ataları Lemek/Atlas’ı Tufanda boğulduğu için hiç tanımazlar. Yıkılan Atlantis medeniyetinin ve onu sular altında bırakan Atlantik Okyanusu’nun her ikisine de adını Atlas’tan aldığı apaçık ortada.
Çeviri: Dilek Uçan