Bir hazine avcısı, Vestre Slidre belediyesindeki dağlarda iki imparator ve İsa Mesih’in tasvir edildiği nadir bir altın para buldu.
Arkeologlar şimdi bu 1000 yıllık Bizans altın parasının Norveç dağlarına nasıl geldiğini belirlemeye çalışıyor. Bu, Harald Hardrada’nın Konstantinopolis’ten eve getirdiği büyük hazinenin bir parçası olabilir mi?
Sikke Bizans’ta MS 960 civarında basılmıştır ve Norveç bağlamında benzersizdir.
Doğu Norveç’teki Innlandet İlçesi arkeoloğu May-Tove Smiseth’e göre, madeni para Norveç’te türünün tek örneğidir.
Madalyonun bir tarafında “Elinde İncil’i tutan İsa’yı görebiliriz, diğer tarafta ise muhtemelen imparator II. Basil (solda) ve VIII. Konstantin (sağda) tasvir edilmiştir. Innlandet İlçe Belediyesi bir basın açıklamasında, ‘ikisi kardeşti ve birlikte yönetiyorlardı” diye yazdı.
Madeni para muhtemelen, 11. yüzyılın başlarında basılmıştır. Smiseth, ‘kesin tarihi belirlemek zor ancak noktalı kenar süsü Basileios ve Konstantin’in saltanatlarının sonlarında olduğunu gösteriyor’ diye açıklıyor.
Sikkede ayrıca iki yazıt bulunmaktadır. Latince’de, yönetenlerin kralı İsa Mesih, Yunanca’da ise Romalıların imparatorları Basil ve Konstantin okunuyor.
Harald Hardrada’nın hazinesi
Öyle ya da böyle, para Norveç’teki Valdres’e ulaştı. Belki de Harald Hardrada’nın 1034’te Bizans imparatoru için Vareg Muhafızlarında görev yaptıktan sonra biriktirdiği hazinelerin bir parçasıydı? Science in Norveç’in bildirdiğine göre Vareg Muhafızları, koruma olarak görev yapan ve korkusuz ve güçlü olarak bilinen İskandinav paralı askerlerinden oluşuyordu.
Harald Hardrada, Konstantinopolis’te (modern İstanbul, Türkiye) kaldığı süre boyunca Vareg Muhafızlarının bir parçasıydı ve İmparatora hizmet etti. Eski Bizans kaynaklarında Hardrada’ya Araltes adı verilmektedir. O dönemde muhafızlara, imparator öldüğünde sarayı yağmalama ve bulabilecekleri tüm değerli eşyaları alma hakkının verilmesi adettendi. Hardrada’nın zamanında Bizans’ta üç imparator ölmüştü.
İmparatorun Konstantinopolis’teki muhafızları arasında bulunduğu dönemde elde ettiği hazineleri Kiev’deki Prens Yaroslav’a gönderdi. Harald’ın topladığı hazinelerin bir kısmı, Kiev Prensi Jaroslav’nın kızlarından Ellisiv ile evlenebilmesi için çeyiz olarak kullanıldı. Bu arada, madeni paranın üzerinde tasvir edilen II. Basil, Ellisiv’in büyük amcasıydı.
Efsaneler ayrıca bize Harald ve adamlarının 1046’da altın ve diğer değerli eşyalarla dolu gemilerle, büyük bir servetle Norveç’e döndüklerini anlatırlar. Harald Hardrada, 1046’da Magnus The Good yani Norveç’in ortak kralı olarak kabul ediliyordu; çünkü II. Basil ve VIII. Konstantin, madeni para üzerinde ortak vekiller olarak tasvir edilmişti.
Smiseth şöyle açıklıyor: “İsveç’te üç Bizans altın sikkesi bulundu, Danimarka’da hiçbiri bulunamadı; Norveç’te ise 15 adet bulundu; bunların çoğu 19. yüzyılda yapılan çeşitli hazine buluntularındandı. Buna Valdres’teki son buluntu da dahildir”.
“Bu paranın Harald Hardrada’nın yanında getirdiği hazinelerden olabileceğine inanmak mantıklıdır. Kendisi oradayken hüküm süren Bizans’taki üç imparatordan yüklü miktarda altın ödemesi aldı.” diyor Smiseth. “Harald, geri döndüğü altını ittifaklar kurmak için kullanarak çok fazla güç elde etti.”
Bilim insanları 2024 yılında madalyonun bulunduğu yeri inceleyecek. Belki arkeologlar Bizans altın sikkesinin tarihine daha fazla ışık tutabilecek daha değerli bir şeyi ortaya çıkarabilirler.
Çeviri: Zeynep Şenel Gencer