Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Ünlü Mısır Piramitleri Hakkındaki Gerçekler

Tüm Mısır piramitleri, istisnasız, Nil'in batı yakasında inşa edilmişti. Bu alan, Mısır mitolojisinde ölülerin imparatorluğu ile ilişkili gün batımının bir yeridir. Mısır piramitlerini inşa etmek için kullanılan tekniklerin başlangıçta bir dizi denemeyle geliştirildiğine ve hatalardan öğrendiklerine inanılmaktadır.

Mısır piramitleri
0 3.121

Eski Mısırlılar, insanın bazıları ölümsüz olan farklı elementlerden oluştuğuna inanıyorlardı. Ölümü hayatın son raddesi ve insanın sonsuzluğa ulaşmak için geçmesi gereken bir engel olarak görüyorlardı. Ölüm anında bedenden ‘Baryum’ adında ölümsüz bir element bırakılır. Ancak, yaratılış biçimine bakılmaksızın bu dünya ile mezardaki beden arasındaki kalıcı bir bağlantıyı temsil ediyordu. Bu yüzden de insan hala ölümden sonraki yaşamı için mezarda olan yiyeceklere ve diğer verilen armağanlara bağımlıydı.

Mumyalama

Mumyalama, ölen kişinin vücudunun korunduğu bir süreçtir. Bu sürecin asıl yapılma amacı ruhtaki, ölü bedenin yaşamasını sağlayacak elementleri serbest bırakmaktır. Karın bölgesi özel kaplara, kanopik denen çömleklere yerleştirilir ve daha sonra vücut palmiye şarabı ile yıkanır, tuz, reçine ve uçucu yağlarla ıslatılır. Daha sonra mumyacılar vücudu aromatik maddelerle doldurur ve uzun bir süre natronla ıslatırlardı. Son olarak ise mumyacılar vücudu reçine veya alkollü maddelerle kaplı keten bandajlara sıkıca sarardı. Mumya tamamen sarıldığında, bir kez daha mumyayı buhurla tütsülerken, rahipler büyük son duayı okurlardı: “Ey Osiris, Horus’tan gelen sığla yağı ,  Ra’dan gelen kutsal su , Nekhbet’den gelen natron tuzu üzerine olsun.. ”

Ölümden sonra, Firavun, güneş tanrısı babası Ra ile tekrar birleşir. Kabrinin bulunduğu piramit, bir yol veya Kralın semaya yaklaştığı bir yer olarak da kabul edilebilir. Mısır’ın erken hanedanların tarihi boyunca, zengin insanlar ‘Mastaba ‘olarak bilinen görsel olarak farklı basamaklı binalara gömülürdü.

Piramitlerin Yapılma Nedenleri

Tarihsel olarak kaydedilen ilk piramit, mezarı tasarlayan bir mimara atfedilmiştir. Arkeologlar piramidin ‘Firavun Djoser‘ için inşa edildiğine ve biri diğerinin üstünde bir dizi mastaba olarak tasarlandığına inanıyorlardı. Bu nedenle, bu şekilde tepeye doğru sivrilen birkaç adımdan oluşan bir yapı oluşturacaktı. Nihayetinde ise, ölen firavunun ruhunun cennete yükselmek için kullanacağı büyük bir merdiven olarak hizmet etmesi için tasarlanmış Djoser piramidi yapılmasıyla sonuçlandı. Imhotep’in başarılarının önemi o kadar büyüktü ki, daha sonra Mısırlılar onu Tanrı olarak ilan ettiler. Her piramidin adı vardı, daha sonra ana piramidi çevreleyen komplekslere özel isimler verildi. Çoğu piramide daha sonra, yerel halk Arapça isimler verdi.

Mısır’daki piramitlerin inşaat döneminin sona ermesinden yıllar sonra, Napata krallarının Mısır’ın büyük bölgelerini yönettiği bugünün Sudan bölgesinde bir inşaat başladı. Napata’nın saltanatı kısa sürmesine ve MÖ 661’de sona ermesine rağmen, Mısır’da etkisi silinmez bir iz bıraktı, bu nedenle son Sudan Krallığı Meroitik, Nubian Piramitleri’nin yapımını geliştirdi. Her ne kadar piramitlerin mezar taşları olduğu kabul edilse de, yapımlarına ilham veren bazı teolojik prensipler üzerinde kalıcı bir anlaşmazlık vardır. Giderek daha fazla kabul gören teori ise piramitlerin “yeniden diriliş yolu” olarak tasarlandığı teorisidir. Mısırlılar, yıldızların çevrelediği gece gökyüzünün karanlığının cennete fiziksel bir giriş olduğuna ve ana mezar odasından Büyük Piramidin tepesine kadar uzanan eksenden birinin doğrudan gökyüzünün bu bölümünün merkezine odaklandığına inanıyorlardı. Bu, piramidin ölen firavunun ruhunu doğrudan tanrıların evine sihirli bir şekilde ulaşması için bir araç olarak tasarlanabileceğini gösteriyor.

Tüm Mısır piramitleri, istisnasız, Nil’in batı yakasında inşa edilmişti. Bu alan, Mısır mitolojisinde ölülerin imparatorluğu ile ilişkili gün batımının bir yeridir. Mısır piramitlerini inşa etmek için kullanılan tekniklerin başlangıçta bir dizi denemeyle geliştirildiğine ve hatalardan öğrendiklerine inanılmaktadır. Mısırlılar daha sonra bu hatalardan öğrenerek bin yılı aşkın süredir piramitleri inşa etme döneminde ekonomik deneyim ve insan gücüyle ile uyum sağladılar. Keşfedilen işçi mezarları ise piramitlerin nasıl inşa edildiğini ve işçilerin ne kadar önemli olduğunu göstermişti: Piramitlerdeki işçiler köle değil aksine ücret karşılığı çalışan sanatçılardı ve Giza’da kendilerine ait şehirleri vardı.

Keops veya Giza Piramidi

Keops Piramidi (Khufu) veya Büyük Giza Piramidi, Giza’daki Firavun Cheops’un mezarıdır. Sneferu’nun oğlu ve varisi Pharaoh Cheops’un emriyle MÖ 2560 civarında inşa edilmiştir. Yaklaşık 100.000 kişinin 20 yıl boyunca Büyük Piramidi inşa ettiğine inanılmaktadır. Her taş 2 m yüksekliğinde, bazı taşlar 5 m uzunluğundadır. Piramit, Nil’in sol kıyısından çıkarılan ve nehrin aşağısındaki tekneler tarafından taşınan kireçtaşı ve granit bloklarından inşa edilmiştir. Gerekli miktarda taşı getirmek için 20 yıl ve yaklaşık 500.000 nehir taşımacılığı yapılmasının nedeni ise bunun sadece Nil’in taşkın dönemi olan ilkbaharda yapılabiliyor olmasıydı.

İlgili Yazılar

Taş taşımak için bir grup insan yol boyunca kızakta her biri 2 ton ağırlığındaki blokları sürükleyecekti. Sonra bir grup blokları düzgünce sıralar diğer grup ise piramide doğru sürüklerdi. İnşa edildiğinde, piramit 145.75 m yüksekliğindeydi, ancak yıllar geçtikçe piramit yaklaşık 10 m alçaldı. Piramidin alanı çok pürüzsüz, neredeyse fark edilemez bir kireçtaşı ile kaplanmıştı. Yaklaşık 2.3 milyon taş bloktan oluşan piramidin kuzey tarafında bir giriş bulunmaktadır. Piramit, içi çok sayıda koridorla birbirine bağlanmış üç odadan oluşmaktadır. Merkezinde ise kırmızı granitten yapılmış lahitlerin bulunduğu Kral Odası vardır. Piramidin herhangi bir bölümündeki yapının yatay kesiti kare şeklindedir; tabanın yan uzunluğu 229 metredir.

Cheops’a hizmet eden görevliler, piramidinin etrafında kendi mezarlarını inşa ettiler. Cheops, annesi Hetepheres’i yanına defnetmek istedi. 1954 yılında, Büyük Piramit yakınındaki bir çukurda yaklaşık 48 m uzunluğunda ve yaklaşık 5 feet  (1.5 m )  genişliğinde sağlam bir tekne bulundu. 16 yılık çalışmanın ardından, tekne tekrar sitelerin yakınındaki modern bir binada toparlandı  ve sergilendi.

Khafre (Kefren) Piramidi

Khafre Piramidi, Babası Cheops (Khufu) piramidinden daha küçüktür, ancak piramidi daha iyi durumda bulunmuştur. Dördündü Hanedan döneminde yapılan piramidin orijinal yüksekliği 143.5 metredir. Mevcut yüksekliği ise 136.4 m’dir. Yaklaşık birkaç ton ağırlığında kırmızı granit bloklardan yapılmıştır ve kırmızı rengi beyaz kaymaktaşı zeminlerle kontrast oluşturmaktadır. Orijinal sıvasının kalıntıları hala yapının üstünde bulunmaktadır. İnsanlar piramidin İsrail’deki Masada’dan görülebilecek kadar ışıltılı olduğunu söylüyorlar. Zamanla, piramitten kaplamalar çıkarılıp Kahire’deki inşaatlarda kullanıldı. Mısır’ın pek çok yerinde olduğu gibi mezarlar yağmalandı. Piramitte, bugün Kahire müzesinde yer alan Khafre heykeli bulundu.

Menkaure (Mikerinos)Piramidi

Menkaure Piramidi, önceki iki piramitten çok daha küçüktür. Piramidin yüksekliği 65 metredir. Anıt mezarın bazı bölümleri sağlam kalmıştır. Menkaure Piramidi içinde, bir kraliyet ailesi üyesinin, hatta Kralın kendisinin gömülmesi için tasarlanmış özel bir oda içeriyordu. Çok kaliteli granit plakalarla kaplanmıştır. Menkaure anıtkabir yapıları birçok heykelle süslenmişti ve en ünlüsü ise Menkaure üçlüsü olarak anılan heykeldi. Menkaure üçlüsü, tanrıça Hathor ile Mısır’ın simgeleşmesi arasındaki kralı gösterir.

Kırmızı Piramit

Firavun Sneferu, işçilerin, halihazırda mükemmel olmadığı için büyük bir hata olan Bent Piramidi’ni inşa ettikten sonra Kırmızı Piramit’in inşasını emretti.

Kırmızı Piramit, Kuzey olarak da bilinir ve Mısır’daki üçüncü en büyük piramittir. Tamamlandığı zamanda bu piramit en uzun yapı idi. Yüksekliği 104 metre, yan kaideler 220 metre ve duvar eğimi 45 dereceydi. Piramidin tabanı ve dış astarı için işçiler, Mısır’ın esas taş ocağı olan Bison’dan kireç taşı kullandılar ve pembe kireçtaşı blokları oluşturdular. Kızıl Piramidin kuzey tarafında girişten yaklaşık 28 m yükseklikte girişi vardır. Girişten sonra aynı ölçülerde iki eğrilik vardır.

Çeviri: Yasemin Seyrek

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More