Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Guatemala Rehberi: Guetamala’nın Kültürel Tarihini Keşfedin

Büyük Maya şehir devletlerinin yok olmasıyla ilgili birçok teori var. Bazı tarihçiler 8. ve 9. yüzyıllarda uzun süren kuraklıklara işaret ediyorlar, ancak bazı yaratıcı insanlar Mayalıların uzay gemilerine geri döndüğünü söylüyor.

1 1.748

Guatemala’da gittiğiniz her yerde, capcanlı maviler, kırmızılar, yeşiller, sarılar zamana galip gelen ve günümüze kadar canlı kalan bir tarihe kulak vermekte. Maya medeniyetinin son kalelerinden biri olan Guatemala, binlerce yıl öncesine dayanan geleneklere hala ev sahipliği yapıyor.

Yaylalarda, hala eski takvimi takip eden ve Maya krallarından kalma ritüelleri sürdüren şamanlarla karşılaşabilirsiniz. Buradaki tarihi yerler sömürgecilik, savaş, çok kültürlülük, dinsel senkretizm, devrimler ve en önemlisi barış için yenilenmiş umutların izlerini bize göstermekte. Buna ek olarak, Tikal gibi yerlerde kutsal kalıntılarla beraber Maya kültürünün zenginliğini doğrudan deneyimleyebilirsiniz.

Kadınlar Antigua’nın ikonik sokaklarında yürürken

Guatemala’nın Çok Kültürlülüğü

Hiç bir zaman tek bir Maya İmparatorluğu ya da tamamen homojen bir kültür söz konusu olmadı. Aksine, bu uygarlık her zaman ticaret, dil ve toplumu etkileyen ve komşu güç merkezlerinin etkileriyle yükselip düşen şehir devletlerinden biri oldu. Bugün Guatemala’da konuşulan 21 farklı Maya dili ve Karayip Sahili’nde konuşulan 2 bağımsız dil bulunuyor. Bu çeşitli dil bilimsel tarih, şüphesiz ki ulusal hegemonyadan değil yerel kültürden kaynaklanmakta.

Chichicastenango veya Sololá gibi yerlerde dünyaca ünlü pazarlara gidin, orada bu zengin kültürel dokuyu kendi gözlerinizle göreceksiniz: Pazarda sizi yönlendirecek iyi bir rehber veya bir yerli varsa, huipil stillerinin, dokuma kumaşların, oymaların ve seramiklerin hikayesini size anlatacaklardır. Bir yandan Chichicastanangodaki Iglesia de Santo Tomás’un önünde tütsü yakan Maya şamanlarını, bir yandan da kilisede Katolik azizleri onurlandırmak için mum yakan insanları göreceksiniz. Bu sentez ve çok kültürlülük, Guatemala’da alışıldık bir durum, ancak halk uzun zamandır dışlanmış yerli çoğunluk ile genel olarak daha zengin, daha güçlü Avrupalı sınıf arasında sıkışıp kalmıştır.

Öğrenciler Guatemala Şehri Ulusal Arkeoloji Müzesi’ni ziyaret ediyorlar

Guatemala’yı Gezmeye Başlarken

Amerika’dan kalan en eski kitabın şu anda bir Alman müzesinde bulunması sömürgecilik sonrası Avrupa egemenliğinin tarihi bir kanıtı niteliğinde. Fakat Guatemala’nın uzun geçmişinin el değmemiş örneklerini, canlı başkentin her yerinde görebilirsiniz.

Ulusal Arkeoloji ve Etnoloji Müzesi’ni yani, taş heykellerden oluşan muazzam bir koleksiyon sergileyen bu kapsamlı sergiyi mutlaka görmelisiniz. Museo Popol Vuh’da, en ünlü Maya yazılı eserlerinden biri olan Dresden Kodeksi’nin bir kopyası ile Maya mitolojisini anlatan diğer kutsal metinlerin geniş bir tarihini bulabilirsiniz. İlginç gerçek şu ki: Müzenin ismi, Popol Vuh’dan (Mayaların yaratılışını anlatan dağlık bölgedeki K’iche insanları tarafından MS 1000-1500 arasında yazılmış kutsal bir metin) gelmekte.

Geleneksel Maya yemeklerini, La Concina de Señora Pu’da tattıktan sonra pazarları, diğer ilginç müzeleri ve şehir merkezindeki tarihi binaları keşfetmek için öğleden sonranızı ayırabilirsiniz. Burada, eşsiz ürünler ve satılık kumaşlarda Guatemala tarihinin zengin kültürünü yeniden keşfedeceksiniz.

Santiago’daki El Maximón tapınağı

Yükseklerdeki Tarih

Antik tarih, yükselen yanardağlar, küçük göller ve Guatemala yaylalarının güzel manzaralarında da kendini göstermekte. Efsaneye göre, Tanrı Yegua Achi, Lago de Atitlán çevresindeki bölgeye birkaç yanardağ yerleştirmiş ve Santiago’nun koruyucu aziz köyünü ona bir eş veremedikleri için cezalandırmıştı. Gölün etrafındaki küçük köyleri keşfederken, erkeklerin ve kadınların hâlâ geleneksel kıyafetlerle giydiği Santiago’yu ziyaret etmek için biraz zamanınızı ayırıp yerli inançlarla Katoliklik arasındaki bu ilişkiyi kendi gözlerinizle görebilirsiniz.

Buradaki yerliler hem Katolik Aziz Simon’u hem de bir Maya tanrısı ve Şeytan’ı temsil eden Maximón (mah-shee-mohn) ‘a saygı gösteriyorlar. Maximón yerel topluluklar tarafından korunuyor ve yeri her yıl değiştiriliyor. Santiago’ya vardığınızda kime sorarsanız küçük bir bahşiş karşılığında sizi oraya götürecektir. Maximón’u ziyaret etmeyi planlıyorsanız yanınızda biraz rom getirin (buna bayılır!). Aynı zamanda tütünü de çok sever (ama bizce artık bırakması gerek). Benzer şekilde, Paskalya Haftası’nda Semana Santa etrafında gezinerek kendinizi dinler boyunca uzanan törenlerde bulabilirsiniz.

Tikal Milli Parkı’nda bulunan Kolomb-Öncesi Maya uygarlığı arkeolojik site
İlgili Yazılar

Tikal ve Maya Refahı: Klasik Dönem Öncesi ve Klasik Dönem

Guatemala tarihinin klasik öncesi dönemi MS 2000’den 250 yılına kadar uzanmakta ve Maya kültürünün yükselişini göstermektedir. Bu dönemde Mayalılar bugün birkaçının hala ayakta durduğu seremoni ortamları ve büyük plazalar inşa etmeye başladı. Ülke genelinde ve Meksika, Honduras ve Belize gibi komşu ülkelerde Maya arkeolojik sitelerini ziyaret edebilirsiniz. Honduras’daki Copan, en eski mahalle yerleşim yerlerinden biriydi ve alçakta bulunan piramitleri ve hiyeroglif merdivenlerini ziyaret etmek, sizin için başkentten Tikal’e kadar kolayca ulaşabileceğiniz ilginç bir yan gezi olacaktır.

El Petén, Klasik Dönem’de gerçekten çıkarılan anıtsal mimariyi görmek için en iyi mevkii aynı zamanda burada Guatemala’nın bir numaralı arkeolojik turist merkezi olan Tikal’i göreceksiniz. Erken kalkın ve bu medeniyetin yükselişine eşlik eden büyüleyici kültürel yapılar hakkında bilgi edinmek için bir rehberle birlikte gezin. Bu, ileri matematik, mimarlık, dil, ticaret, sanat ve insani fedakârlık içeren son derece ritüelleştirilmiş bir yaşamı ortaya çıkaran dönemdir.

Klasik Dönem’i keşfederken, El Petén’in az bilinen arkeolojik kazı alanlarını da mutlaka görmelisiniz. Burada, Uaxactún, Rio Azul, El Perú, Yaxhá, Dos Pilas ve Piedras Negras’ı da ziyaret edebilirsiniz. Guatemala’nın kırsal bölgelerinin tozlu yollarında gezerken, bu tarihte ortaya çıkan gelenek ve inançların çoğunu koruyan kırsal köylülerle konuşabilme fırsatına da sahip olacaksınız.

Quirigua’daki dikili taş etkileyici detaylar taşıyor

Maya Kentinin Yıkılışı: Klasik Dönem Sonrası

Büyük Maya şehir devletlerinin yok olmasıyla ilgili birçok teori var. Bazı tarihçiler 8. ve 9. yüzyıllarda uzun süren kuraklıklara işaret ediyorlar, ancak bazı yaratıcı insanlar Mayalıların uzay gemilerine geri döndüğünü söylüyor. Güney Guatemala’daki Quiriguá’da oyulmuş dikili taş bunun mümkün olabileceğini söylüyor. Yerel jeoloji, sert kumtaşı ve anakayadan yapılmış olan bu muhteşem dikili taşın korunmasında önemli bir rol oynuyor. Aynı zamanda bu taşlar, ilk kez 1000 yıl önce kazınmış olan karmaşık oyukların çoğunu korumakta. Ufalanmış veya kesilmiş diğer taş monolitlerden farklı olarak bunlar büyük ölçüde bozulmadan kalıyor.

Nasıl bakarsanız bakın bu bir göç ve düşüş dönemiydi. Huehuetenango, Santiago Atitlán ve Guatemala yakınlarında, günümüz Meksika’sından olan Toltec göçlerine, değişen dini inançlara ve halkın artan becerilerine şahitlik etmeniz mümkün. Bu bölgeler Tikal gibi Klasik alanlar kadar ihtişamlı değil: Çünkü onlar, sınırlı kaynaklara sahip bir dünyaya işaret eden ve Kuzeyden gelen savaşçı kültürlerin yeni etkilerini vurgulayan seremoni merkezlerinden ziyade kale olarak tasarlandılar.

Antigua’nın volkanik bir zemine karşı atmosferik sokakları

İspanyolların Fethi ve Sömürgecilik

Fetih, Guatemala’nın yerli nüfusu için binlerce insanın ölümüne sebep olan trajik bir olaydı. İspanyol Conquistador (İspanyol İstilacılarına verilen ad) Pedro de Alvarado, bugünkü Quetzaltenango’nun (ya da Xela’nın) yakınındaki muazzam savaşlarla burayı erkenden fethetmeyi başardı.

Bununla birlikte, günümüze kadar en iyi şekilde korunmuş sömürge izlerini, Antigua köyünün arnavut kaldırımında görebilirsiniz. Dağlarla çevrili olan bu köy hiç şüphesiz bazı Maya tanrıları tarafından şuanki yerlerine taşınmıştı. Ve hayal edebileceğiniz gibi oldukça atmosferik bir yer. Köyün sokaklarında dolaşın, Meson Panza Verde gibi dünya standartlarındaki restoranlarda yemek yiyin ya da gece sömürge döneminden kalma butik otellerde konaklayın. Gün boyunca, bu kasabayı bir açık hava müzesi yapan sayısız kilise, manastır ve harabeleri keşfedebilirsiniz.

Huehuetenango’nun havadan görünümü

Devrimler ve Kavruk Toprak

Ne yazık ki, Guatemala’daki şiddet İspanyol fetihleriyle sona ermedi. Guatemala yakın tarihinde, bağımsızlık, siyasi istikrarsızlık, sayısız darbe gördü ve 1960’lı yıllarda başlayıp neredeyse kırk yıl süren yıkıcı bir iç savaşla mücadele etti.

İç savaşın devrimci köklerine şahit olabileceğiniz en iyi noktalarından biri Batı Dağlık Bölgesi’dir: Huehuetenango ve Todos Santos Cuchumatán gibi küçük köyler, 60’larda, 70’lerde ve 80’lerde yaşanan şiddetin çoğunu gördü. Zamanınız varsa, Todos Santos’tan Nebaj’a rehberli bir yürüyüş düzenlemenizi öneririz. Yol boyunca, Guatemala tarihinin bu karanlık dönemi hakkında daha fazla şey öğrenebilir, buna sebep olan baskıları ve güçleri daha iyi anlayabilirsiniz.

1990’lardaki barış süreçleri, Guatemala’daki en ciddi şiddet olaylarından bazılarını sonlandırırken, etkisi bugün bile kendini göstermekte. Sonuç olarak, her geçmiş iyi olmayabilir, ama en azından gelecektekilere bir şeyler öğretir.

Yazının orijinali Lonely Planet sitesinden Greg Benchwick tarafından yazılmıştır.

Çeviri: Özge Sertbaş

Kaynak Lonely Planet

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

1 yorum
  1. Gülayşe Aydın diyor

    Yazı yüzeysel ve çeviri de oldukça kötü..

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More