Antik Yunanistan’ın 12 Hazinesi
Antik Yunanistan’ın sanatı ve mimarisi günümüzde de birçok insanı etkisi altına almaktadır. Bu değerli eserleri şuan giderek görebileceğiniz gibi bazıları da tarihin tozlu sayfalarında kalmıştır.
Antik Yunanistan’ın sanatı ve mimarisi günümüzde de birçok insanı etkisi altına almaktadır. Antik Yunanistan’ın sanat ve mimarisi, 2,000 yılı aşkın bir süre önce soluk kesen güzellikte, karmaşık detaylarla yapılan sayısız anıt ve heykelleri ile, Çağdaş Romalılardan 18. yüzyılın ortalarında Neoklasizmin doğuşuna kadar olan dönemden bu zamana kadar birçok medeniyetin esin kaynağı olmuştur.
İşte Antik Yunanistan’ın 12 Hazinesi:
1- Rodos Heykeli
M.Ö. 305/304 yıllarında Rodos kenti kriz içindeydi. Zamanının en muazzam askeri kuvveti olan, Demetrios Poliorketes kumandasındaki 40,000 kişilik güçlü ordu tarafından kuşatılmıştı.
Demetrios’un ordusu sayıca üstün olsa da Rodoslular karşı gelerek direnmiş ve sonuç olarak Demetrios’u barış istemeye zorlamışlardır.
Bu başarının şerefine görkemli bir anıt inşa edilmiştir: Rodos Heykeli. Bu bronz kaplı heykel, güneş tanrısı Helios‘u tasvir etmiş ve Rodos limanı girişine egemen olmuştur.
Özgürlük Heykeli ile neredeyse aynı yükseklikte olmakla birlikte, eski çağlardaki en yüksek heykeldi ve Antik Dünyanın Yedi Harikasından biriydi.
Heykel, M.Ö. 226 yılında bir deprem yüzünden yıkılana dek 54 yıl boyunca ayakta kaldı.
2- Parthenon Tapınağı
Parthenon Tapınağı günümüze kadar Atina’nın kalbini oluşturmuştur ve klasik Yunan medeniyetinin mucizelerini özetlemektedir. Tapınak, şehrin güçlü bir Ege imparatorluğunun dış merkezi olduğu M.Ö. 5. yüzyılın ortalarında, şehrin altın çağında inşa edilmiştir.
Penteli dağından getirilen beyaz mermerden yapılan Parthenon, ünlü heykeltıraş Phidias tarafından yapılan devasa, kriselafantin (altın ve fildişi kaplı) Athena Parthenos heykeline ev sahipliği yapmıştır.
Bina ihtişamlı olmak için tasarlanmıştı; eski çağlarda Atina’nın hazinesi burada tutulurken aynı zamanda geçtiğimiz iki milenyumda daha birçok işlevi de görmüştür.
Uzun geçmişinde Ortodoks Kilisesi, cami ve barut cephaneliği olarak hizmet vermiştir. Barut cephaneliği olarak kullanılması, 1687 yılında bir Venedik havan topunun cephaneliği havaya uçurup binanın büyük bir kısmını yok etmesiyle bir faciaya yol açmıştır.
3- Erehteyon
Her ne kadar Parthenon Atina’nın Akropolisi’ne hükmetse de bu kayacın üzerindeki en önemli bina Parthenon değildi. Bu unvan Erehteyon’a aitti.
Tasarımının ikonikliği ile Erehteyon, Atina’nın zeytin ağacı heykeli, Atina’nın efsanevi kurucusu Cecrops’un mezarı, Poseidon’un mızrağı ve Atina’nın zeytin ağacı gibi Atina’daki en önemli dini objelerden bazılarına ev sahipliği yapmıştır.
Dini önemi ve Atina’nın en kutsal heykeline ev sahipliği yaptığı göz önüne alındığında Panathenaik tören alayı Parthenon’da değil Erehteyon’da son bulurdu.
4- Kritios Oğlanı
Arkaik Çağ’ın (M.Ö. 800-480) sona ermesi ve Klasik Çağ’ın (M.Ö. 480 – 323) başlamasıyla Yunan sanatçıları stilize edilmiş yapımlardan uzaklaşıp daha realist çalışmalar yapmışlardır ve bunun en iyi temsilcisi de Kritios Oğlanı’dır.
Takriben M.Ö. 490 yılında yapılmış olup eski çağların en kusursuz ve gerçekçi heykelidir.
Klasik Dönemin sanat tarzını tanımlayan contrapposto stilinde yapılmış, daha rahat ve doğal bir poz ile gençliği anlatmıştır.
Günümüzde Atina’da Akropolis Müzesinde sergilenmektedir.
5- Delphi Arabacısı
Bir savaş arabası sürücüsünün gerçek boyutlu heykeli olan Delphi Arabacısı, 1896 yılında bir tapınakta bulunmuştur ve geniş bir kitle tarafından antik bronz heykellerin en iyi örneklerinden biri olarak görülmektedir.
Heykelin yanındaki yazı korunmuş ve Pythian Oyunlarında bir galibiyeti şereflendirmek adına M.Ö. 470 yılında, Sicilya’nın güney kıyı şeridindeki itibarlı bir şehrin zorba, Yunan hükümdarı Polyzalus’a adandığını ortaya çıkarmıştır.
Günümüzde Delphi Müzesinde sergilenmektedir.
6- Delphi Apollon Tapınağı
Delphi’deki Apollo kutsal alanı antik Helenik kültürün en saygın dini alanıydı. Buraya ‘Yunan Dünyası’nın göbek deliği’ de deniyordu.
Kutsal alanın ortasında meşhur Delfi Kâhini ve rahibesi Pythia’ya ev sahipliği yapan Apollon Tapınağı bulunuyordu, Pythia yüzyıllardan beri öğüt arayan saygın Yunanlara, Dionysius’tan şahsen geldiği söylenen kutsal bilmeceleri sorardı.
Apollon Tapınağı, I. Theodosius Paganizmi yasakladıktan sonra Hristiyanlar tarafından M.S. 391 yılında yıkılana kadar bir pagan kutsal yolculuğu olarak kalmıştır.
7- Dodona Antik Tiyatrosu
Apollo’nun Kâhini Delphi’yi Yunan Dünyası’ndaki en önemli kutsal yer haline getirmiştir, ancak bu konuda Apollon tek değildir.
Kuzeybatısında, Delphi’nın ikinci prestijli ve önemli kâhini, yani Zeus’un kâhini Epirus’ta Dodona’daydı.
Tıpkı Delphi gibi Dodona’nın da görkemli dini binaları vardı, ancak en büyük hazinesinin seküler bir görevi vardı: tiyatro.
Tiyatro, yaklaşık M.Ö. 285’te, Epirus’un en güçlü kabilesinin kralı Pirus döneminde inşa edilmiştir. İnşası Pirus’un krallığını ‘Helenistikleştirme’ adına yaptığı büyük projesinin küçük bir parçasıdır. Dodona’daki tiyatro bu projenin zirve noktasıdır.
8- Olimpiya Zeus Heykeli
Olimpiya’nın kutsal alanının içinde büyük, Dorik tarzında, yapımı M.Ö. 5. yüzyılda bitmiş, geleneksel bir tapınak olan Zeus Tapınağı bulunmaktaydı.
Tapınağın asıl ilgi odağı ise 13 metre uzunluğunda kriselafantin, tanrıların kralı Zeus’un tahtında oturduğu Zeus Heykeli olmuştur. Tıpkı Parthenon’un içindeki koca kriselafantin Athena Parthenos heykeli gibi, Zeus heykeli de Phidias tarafından yapılmıştır.
Heykel Antik Dünyanın Yedi Harikasından birisidir.
9- Paeonius’un Nike Heykeli
Peloponez Savaşı sırasında Sphacteria’nın Spartalıların elinden Atinalılar tarafından alınmasını (M.Ö. 425) kutlamak adına Nike, M.Ö. 5. yüzyılın sonuna doğru anılmıştır.
Heykel kanatlı tanrıça Nike’nin (Zafer) gökyüzünden yeryüzüne inişini – yere değmeden birkaç saniye öncesini tasvir etmektedir. Üzerindeki kumaşlar arkasında dalgalanmakta, rüzgârdan uçuşmakta, heykeli dengelemekte ve hem şıklık hem de zarafeti akıllara getirmektedir.
10- Philippeion
Philippeion Olimpiya’nın kutsal alanının içinde Makedonya Kralı Philip II tarafından, M.Ö. 338 yılında güney Yunanistan’ı fethini takiben yaptırılmıştır.
Tasarım olarak yuvarlak, içinde fildişi ve altından beş adet Philip ve Moloslu karısı Olympias ve efsanevi oğulları İskender de dâhil olmak üzere ailesinin heykelleri bulunmaktaydı.
Phillippeion Olympiya’nın kutsal alanında bir tanrıya değil bir insana adanmış olan tek tapınak olmasıyla ünlüdür.
11- Epidaurus Antik Tiyatrosu
Antik Yunanistan’daki tiyatroların hiçbiri MÖ 4. yüzyıl Epidaurus Antik Tiyatrosuyla boy ölçüşemez.
Tiyatro, Asclepius yani şifa tanrısı kutsal alanında bulunmaktadır. Bugün bile tiyatro nefes kesici bir halde, rakipsiz akustiği ile dünyanın dört bir yanından ziyaretçileri kendine çekiyor.
Boş koltuk kalmayacak şekilde dolduğunda 14,000 izleyiciyi ağırlayabiliyor ki bu da günümüzün Wimbledon’un Centre Court sahasına neredeyse eşdeğer.
12- Riace Savaşçıları
Romalılar, Yunan sanatkârlarının yüce yeteneklerinden ve eserlerinin güzelliğinden etkilenmişti. Yunanistan’ı fetihlerini takiben birçok sanat eserini gemilere yükleyip İtalya’ya götürmüşlerdir.
Ne var ki bu kargo gemilerinin bazıları İtalya’ya ulaşamadan fırtınalarda harap oldu, onlarla birlikte değerli sanat eserleri de denizin dibine batmıştır.
Stefano Mariottini, Romalı bir kimyager, 1972 yılında İtalya’nın güneyinde Riace yakınlarında, denizde şnorkelle daldığı sırada denizin dibinde iki gerçekçi bronz heykel bularak inanılmaz bir keşif yapmıştır.
Bu iki heykel, sakallı, mızrak taşıyan Yunan savaş kahramanlarını veya tanrılarını tasvir etmektedir: Riace Savaşçılarını. Bronz heykeller yaklaşık M.Ö. 450’ye dayanmaktadır.
Delphi arabacısı gibi, Riace Savaşçıları da antik bronz heykellerin en iyi örneklerinden olup en kaliteli ve orijinal sanat eserleridir.
Çeviri: Özge Pekdemir