Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Efsanevi 8 Antik Kütüphane

Antik dünyanın en muhteşem sekiz kütüphanesi hakkındaki gerçeklerini öğrenin.

0 3.808

Antik dünyanın en muhteşem sekiz kütüphanesi hakkındaki gerçeklerini öğrenin.

1- Asurbanipal Kütüphanesi

Dünyanın bilinen en eski kütüphanesi MÖ 7. yy. da bir zamanda Asur lideri Asurbanipal’in “krallara layık tefekkürü” için kuruldu. Günümüz Irak’ında Ninova’da bulunan site, konuya göre düzenlenmiş yaklaşık 30.000 çivi yazılı tabletten oluşan bir hazine içeriyordu. Başlıklarının çoğu arşiv belgeleri, dini büyüler efsunlar ve bilimsel metinlerdi, ancak aynı zamanda 4.000 yıllık “Gılgamış Destanı” da dahil olmak üzere birçok edebiyat eserine de ev sahipliği yapıyordu. Kitap seven Asurbanipal, kütüphanesinin çoğunu Babil’den ve fethettiği diğer bölgelerden gelen eserleri yağmalayarak derledi. Arkeologlar daha sonra 19. yüzyılın ortalarında kalıntılarına rastladılar ve içeriğinin çoğu şimdi Londra’daki British Museum’da tutuluyor. İlginç bir şekilde, Asurbanipal tabletlerinin çoğunu yağma yoluyla elde etmesine rağmen, hırsızlık konusunda özellikle endişeli görünüyor  Metinlerden birindeki bir yazıt, eğer biri tabletlerini çalarsa, tanrıların onu “alaşağı edeceği” ve “ülkesindeki adını, tohumunu sileceği” konusunda uyarır.

2- İskenderiye Kütüphanesi

Büyük İskender’in MÖ 323’teki ölümünü takiben, Mısır’ın kontrolü İskenderiye şehrinde bir öğrenme merkezi kurmaya çalışan eski generali Ptolemy I Soter’e geçti. Sonuç, nihayetinde antik dünyanın entelektüel mücevheri haline gelen İskenderiye Kütüphanesi oldu. Şehrin fiziki planı hakkında çok az şey biliniyor, ancak ününün zirvesinde tarih, hukuk, matematik ve bilim üzerine edebiyat eserleri ve metinler içeren 500.000’den fazla papirüs parşömeni içermiş olabilir. Kütüphane ve onunla ilişkilendirilmiş enstitü, birçoğu kütüphane tesisinde yaşayan ve araştırma yapıp içeriklerin kopyalarını çıkarırken hükümetten maaş alan Akdeniz çevresinden bilginleri çekti. Farklı zamanlarda, Strabo, Euclid ve Archimedes gibi isimler sahadaki akademisyenler arasındaydı.

Muhteşem kütüphanenin ölümü, sözüm ona Julius Caesar İskenderiye limanını Mısır hükümdarı Ptolemy XIII ‘le savaşı sırasında yanlışlıkla ateşe verdikten sonrasına, MÖ 48’e tarihlenir. Ancak yangın kütüphaneye zarar vermiş olsa da çoğu tarihçi şimdi birkaç yüzyıl daha bir şekilde varlığını sürdürdüğüne inanıyor. Bazı bilim insanları, nihayet MS 270’te Roma imparatoru Aurelian’ın hükümdarlığı sırasında sona erdiğini iddia ederken, diğerleri bunun dördüncü yüzyılda gerçekleştiğine inanıyor.

3- Pergamon Kütüphanesi

MÖ 3. yy ‘da Attalos hanedanı üyeleri tarafından inşa edilen Pergamon Kütüphanesi, günümüzde Türkiye’de bulunmakta olup, zamanında 200.000 parşömenlik bir hazineye ev sahipliği yapmıştı. Yunan bilgelik tanrıçası Athena’ya adanmış bir tapınak kompleksi içinde konumlanmıştı ve dört odadan oluştuğuna inanılıyor— üçü kütüphanenin içerikleri için ve diğeri şölenler ve akademik konferanslar için bir toplanma alanı.

Antik vakanüvis Büyük Plinius’a göre, Pergamon Kütüphanesi, nihayetinde o kadar meşhur oldu ki İskenderiye Kütüphanesi ile “yoğun rekabet” içinde olduğu varsayıldı. Her iki site de en eksiksiz metin koleksiyonlarını toplamaya çalıştı ve rakip düşünce ve eleştiri okulları geliştirdiler. Mısır’ın Ptolemaios hanedanının, büyümesini yavaşlatma umuduyla Pergamon’a papirüs sevkiyatını durdurduğuna dair bir efsane bile var. Sonuç olarak, şehir daha sonra parşömen kağıdı için önde gelen bir üretim merkezi haline gelmiş olabilir.

4- Villa dei Papiri

Antik çağların en büyüğü olmasa da “Papyri Villası”, koleksiyonu günümüze ulaşan tek kütüphanedir. Yaklaşık 1.800 parşömen, Roma şehri Herkulaneum’da, büyük olasılıkla Jül Sezar’ın kayınpederi Lucius Calpurnius Piso Caesoninus tarafından yaptırılan bir villada bulunuyordu. MS 79’da yakınlarda Vezüv Yanardağı patladığında, kütüphane 27 metrelik bir volkanik madde tabakasının altına gömüldü— ve zarif bir şekilde korundu. Kararmış, kömürleşmiş parşömenleri 18. yüzyıla kadar keşfedilmemişti ve modern araştırmacılar o zamandan beri multispektral görüntülemeden x-ışınlarına kadar her şeyi kullanarak onları okumaya çalıştılar. Kataloğun büyük bir kısmı henüz deşifre edilmeye devam ediliyor, ancak araştırmalar, kütüphanenin Philodemus adlı Epikürcü bir filozof ve şairin birkaç metnini içerdiğini ortaya çıkardı.

İlgili Yazılar

5- Trajan Forumu Kütüphaneleri

MS 112 civarında İmparator Trajan, Roma şehrinin kalbinde genişleyen, çok kullanımlı bir bina kompleksinin inşaatını tamamladı. Bu Forum plazalar, pazarlar ve dini tapınaklarla övünüyordu, ancak aynı zamanda Roma İmparatorluğu’nun en ünlü kütüphanelerinden birini de içeriyordu. Site teknik olarak iki ayrı yapıdan oluşuyordu- biri Latince eserler için diğeri Yunanca eserler için. Odalar, İmparator’un askeri başarılarını onurlandırmak için inşa edilmiş büyük bir anıt olan Trajan Sütunu’nun bulunduğu bir galerinin ters tarafında konumlanmıştı. Her iki bölüm de beton, mermer ve granitten zarif bir şekilde işlenmiş ve büyük merkezi okuma odaları ve tahmini 20.000 parşömen içeren iki seviye kitaplıklı bölmeler içeriyordu. Tarihçiler Trajan’ın ikili kütüphanesinin varlığının ne zaman sona erdiğinden emin değiller, ancak kütüphaneden MS 5.yy a değin yazıtlarda halen bahsediliyordu; ki bu da en az 300 sene ayakta kaldığını gösteriyor.

6- Celsus Kütüphanesi

İmparatorluk döneminde Roma şehrinde iki düzineden fazla büyük kütüphane vardı, ancak göz kamaştırıcı edebiyat koleksiyonlarına ev sahipliği yapan tek yer başkent değildi. Bir zamanlar Roma konsülü Tiberius Julius Celsus Polemaeanus’un oğlu M.S. 120 civarında Efes şehrinde (günümüz Türkiye’si) babasına bir anı kütüphanesi inşa ettirdi. Binanın süslü cephesi bugün hala duruyor ve mermer bir merdiven ve sütunların yanı sıra Bilgelik, Erdem, Zeka ve Bilgiyi temsil eden dört heykel var. Bu arada, içi dikdörtgen bir oda ve kitaplık içeren bir dizi küçük nişten oluşuyordu. Kütüphane yaklaşık 12.000 parşömene sahipti; ancak en çarpıcı özelliği hiç şüphesiz, süslü bir lahit içine gömülmüş olan Celsus’un kendisiydi.

7- Konstantinopolis İmparatorluk Kütüphanesi

Batı Roma İmparatorluğu’nun gerilemesinden çok sonra, Bizans İmparatorluğu’nun başkenti Konstantinopolis’te klasik Yunan ve Roma düşüncesi gelişmeye devam etti. Şehrin İmparatorluk Kütüphanesi ilk kez MS 4. yy. da I. Konstantin hükümdarlığı altında ortaya çıktı; ancak koleksiyonunun şaşırtıcı şekilde 120.000 parşömen ve kodeks olarak genişlediği   5. yy’a kadar nispeten küçük bir arşiv olarak kaldı. İhmal ve sık sık çıkan yangınlar nedeniyle İmparatorluk Kütüphanesi koleksiyonu sonraki birkaç yüzyıl boyunca artıp ve eksilmeye devam etti ve daha sonra bir Haçlı ordusunun 1204’te Konstantinopolis’i yağmalamasının ardından yıkıcı bir darbe aldı. Bununla birlikte, yazarları ve akademisyenleri artık, bozulan papirüs yapraklarının parşömen kopyalarını yaparak sayısız antik Yunan ve Roma edebiyatı parçasını korumalarıyla anılıyorlar.

8- Beyt’ül Hikmet (Büyük Abbasi Kütüphanesi)

Irak şehri Bağdat bir zamanlar dünyanın en önemli eğitim ve kültür merkezlerinden biriydi ve muhtemelen hiçbir kurum onun gelişiminde Beyt’ül Hikmet kadar bütünleyici olmamıştı. MS dokuzuncu yüzyılın başlarında Abbasiler tarafından kuruldu; site matematik, astronomi, bilim, tıp ve felsefe üzerine Farsça, Hintçe ve Yunanca el yazmalarıyla dolu muazzam bir kütüphanenin etrafında toplanmıştı. Kitaplar, metinlerini incelemek ve bunları Arapçaya çevirmek için Bilgelik Evi’ne akın eden Orta Doğu’nun en iyi akademisyenleri için doğal bir cazibe merkezi işlevi gördü. Onların saflarında, cebirin babalarından biri olan matematikçi el-Harezmi’nin yanı sıra sıklıkla “Arapların Filozofu” olarak adlandırılan bilge düşünür el-Kindi de vardı. Bilgelik Evi, birkaç yüzyıl boyunca İslam dünyasının entelektüel kalbi olarak kaldı, ancak daha sonra 1258’de Moğolların Bağdat’ı yağmalamasıyla korkunç bir sonla karşılaştı. Efsaneye göre, Dicle Nehri’ne o kadar çok kitap atıldı ki, suları mürekkepten siyaha döndü.

Yazar: Evan Andrews

Çeviri: Zeynep Şenel Gencer

Kaynak History

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More