Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Dünyanın En Eski Masa Oyunları ve Son Keşifler

Arkeologlar, "dünyanın en eski oyunu" nun hangi millete ait olduğu üzerine tartışırken, 5 yıl önce Türk yetkililer son noktayı koydu ve tartışmasız bir şekilde bu en eski oyun ünvanını ellerine aldılar.

0 14.804

Rus arkeologlar, 13. yüzyıldan kalma bir kaledeki mahzenin içinde bulunan gizli odayı incelerken son derece ilginç bir keşif yaptılar. Buldukları şey, birbiriyle kesişen karelerin kazılı olduğu kum taşlarıydı.

Gizli bir şekilde şifrelenmiş bu sembol, The Moscow Times’ın son yayınladığı raporuna göre orta çağa ait bir oyun tahtasıydı.

Vyborg Kalesi’ndeki mahzende bulunan Rus tahta oyunu. Kaynak: Vyborg Müzesi

Vybord Kalesi, MS 1239 yılına dayanan İsveç yapımı bir kale olmasına rağmen tarihçiler, eski bir Karelyalı (Finlanda’nın tarihi şehri) kalesinin bile bu kazı alanında bir zamanlar bulunmuş olabileceğine inanıyorlar.

Vyborg’un (günümüz Rusya’sı) yakınında bulunan Finlandiya’nın 3 büyük kalesinden biri, stratejik bir şekilde orta çağdaki İsveç Krallığı’nın doğu mıntıkası olarak inşa edilmişti.

13. yüzyıl Vybord Kalesi, Rusya

Rus Tahta Oyunun Keşfedilmesi

Bu nadir rastlanan keşfi ele alan News Week makalesine göre, arkeologlar “gizli bir odanın içinde kazı yaparken” büyük bir kıvrımlı taş buldular.

Bunun dışında, 19. yüzyıldan kalma bakır paralarla dolu bir para kesesi de dahil başka ilginç şeyleri de gün yüzüne çıkardılar. Fakat Vyborg müzesi başkanı Vladimir Tsoi, çarşamba günü sosyal medya hesabından kıvrımlı taş hakkında şunları söyledi: “Bu keşif son derece merak uyandıran bir şey olabilir.”

Gizli bir odadaki kazı, mahzeni ortaya çıkardı

Tsoi, “Dokuz Taş Oyunu” na benzer izler taşıyan bir ateş kili tuğlasının fotoğraflarını paylaştı.

Dokuz Taş Oyunu, iki ya da daha fazla oyuncunun rakibinin taşlarını azaltmak için (yani oyunu kazanmak için) taşları kareli alanda hareket ettirdiği damaya benzer bir oyun.

Bu özel oyun, orta çağ İngiltere’sinde son derece popülerdi ve oyun tahtalarının, Canterbury, Salisbury ve Wetsminster Abbey de dahil olmak üzere birçok İngiltere katedralinde kazılı olarak bulunduğu görülmüştü.

Dokuz Taş Oyunu’na iki açıdan bakış. Resim: Vyborg Müzesi Basın Ofisi

Dokuz Taş Oyunu’nun Gelişimi

Dokuz Taş Oyunu ya da diğer versiyonları,  birbirinden bağımsız olarak farklı zamanlarda farklı kıtalarda ortaya çıkmıştır.

Economic Times’a göre, Karnataka’daki Bhoga Nanadeeswara tapınağında bulunan tahtanın keşfiyle, bu oyunun Hindistan’da 9-10. yüzyıllarda ortaya çıktığı görülmüştür.

İlgili Yazılar
Denizli’nin Buldan ilçesindeki Tripolis Antik Kenti’nde sürdürülen kazılarda, tavlanın erken versiyonu olan Roma döneminin popüler oyunu ‘Ludus duodecim sctiptorum’a ait birçok kanıtlara ulaşıldı

Arkeologların tapınaklarda birçok oyun tahtası bulmalarından görüldüğü üzere, bu oyun 2000 yıldan daha fazla zaman önce Roma İmpartorluğu’nda da oynanıyormuş.

Birçok uzman, bu oyunun en eski versiyonun Romalılara ait olduğu konusunda hemfikirken, Mycenae’deki arkeoloji müzesinden alınan bir kil kiremit parçasının Dokuz Taş Oyunu’na benzediği görülmüştür.

Frederic V. Grunfeld’in resmettiği zarla oynanan Dokuz Taş Oyunu

2017 Yorkton This Week’deki bilim insanı R.C. Bell’in yazısında, (tahta oyunları konusunda birçok kitabın yazarı) MÖ 1400’lü yıllarda “Mısır, Kurna’daki tapınakta bulunan çatı levhaların” bu oyunun kökeni olduğunu söylemiştir.

Ancak, Eski Mısır bilimcisi Firedrich Berger, Kurna’daki tapınağın Mısırlı Hristiyan haçlarıyla oyulu olduğunu ve bu yüzden Dokuz Taş Oyunu’nun MÖ 1400’lü yıllarda oynandığı iddiasının şüpheli olduğu belirtmiştir.

Dünya’nın En Eski Oyunu Üzerine İddialar

Arkeologlar, “dünyanın en eski oyunu” nun hangi millete ait olduğu üzerine tartışırken, 5 yıl önce Türk yetkililer son noktayı koydu ve tartışmasız bir şekilde bu en eski oyun ünvanını ellerine aldılar.

Ağustos 2013 Discovery News’e göre, Haluk Sağlamtimur (Ege Üniversitesi’nde bir araştırmacı) eski bir oyun tahtası ve domuz ve piramid şekillerindeki 49 tane oyulmuş işaret, diğer dairesel ve kurşun şekiller keşfetti.

Başur Höyük (Türkiye) de bulunan oyun işaretleri. (Resim:Haluk Saglamtimur)

Arkeologlar aynı zamanda “renklere boyanmış, parçalar arasında zar ve yuvarlak şekilde işaretler” buldular ve bunların hepsi 5000 yıl öncesine ait.

Tüm bu eski tahta oyunlarının temel özelliği, hepsinin de genel olarak tarihteki eğitimli sınıflar için yapılmış olması.

Eğitimli derken, söz konusu olan yalnızca yedi temel bilimde eğitim görmüş “elit” kısım değil.

Arkeologlar, Roma tapınaklarında bulunan tahtaların üçboyutlu farkındalığı geliştiren ve matematiksel kareleri iyi bir şekilde kavrayabilen mimarlar tarafından kullanıldığına inanıyor.

Vyborg Kalesi’ndeki mahzende bulunan tahta ise henüz kalenin eski halkıyla ilişkilendirilememiş ve tek bilinen şey, o zamanlarda 800 yıl öncesinde bir adamın kendisini akıl oyunlarına adadığı iddiası.

Nasıl Oynanır?

Çeviri: Özge Sertbaş

Kaynak Ancient-Origins

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More