Viyana Rehberi: Viyana’da Yerli Biri Gibi Yaşamak

Lonely Planet çalışanlarından Carly Hulls, 2012 yılında Avusturyalı ortağıyla evlendikten sonra Viyana’ya taşındı. Şehir onu şarapları, rahat kafeleri ve açık havadaki yaşam tarzıyla büyüledi.

Ancak klasik mimarinin ve ünlü konser salonlarının ötesinde, Carly Viyana’nın sırlarına merak salmıştı: eski fabrikalar sanat galerilerine, mağazalara, nefis brunch mekanlarına ve şehrin harika pazarlarına dönüştü.

Arkadaşlarla şehirdeyken her zaman ilk olarak ilgi çekici yerleri ziyaret etmek için Ringstrasse’de yürüyüşe çıkarız. Karlsplatz ve Rathaus’u geçmeden önce bir kahve içmek ve Hofburg Sarayı manzarasını görmek için Volksgarten Köşkü’ne giriyoruz. Sonra Museums Quartier’e Viyana’nın sadece klasik müzik ve eski saraylar ile ilgili olmadığını kanıtlandığı, barların ve mağazaların bulunduğu 7. bölgeye gidiyoruz. Günümüzü, Kahlenberg tepesine bakan Donaukanal boyunca bira içip tamamlıyoruz.

• Zürih Rehberi: Zürih’te Yerli Biri Gibi Yaşamak

Tipik bir hafta sonunda ise en sevdiğim kafelerden birinde (Waldemar, Jausenstation Meierei ya da Das Augustin) ya da en yeni yerel mekânı deneyerek brunch yapıyorum. Daha sonra elimde kameramla şehirdeki yaratıcı bölgelerden birini keşfetmek için bisikletime atlıyorum. Bazen Steinhofgründe veya Lainzer Tiergarten gibi bir açık havaya bisikletle giriyorum.

Şehirde bir gece geçirmek için Miranda Bar’da birkaç kokteyl içiyorum, sonra da dans ediyorum. 1980’lerde hip hop, rock ve techno gecelerine ev sahipliği yapıyor burası. Çok katlı bir öğrenci barı olan Bettel-Alm’a gidebilirsiniz. Daha farklı bir deneyim için, şehrin göbeğinde hip hop kulübü Vie I Pee veya Volksgarten Club Diskotek’e gidiyorum.

• Havana Rehberi: Havana’da Bir Yerli Gibi Nasıl Yaşarsınız?

30. doğum günümü yaz havasından istifade Kahlenberg tepesine bakan şehrin eteklerinde büyük bir açık havada Mayer am Nussberg’de kutladık. Sevimli Heurigen Express treni, yoldaki şarap imalathanelerinin her birinde bunları tatmak için durur. Bir bardak gevrek taze Grüner Veltliner ile bir şezlongda oturduğumuzu ve şehrin üzerinde güneşin batışını izlediğimi hatırlıyorum.

Şehirden çıkmak istediğimde çevredeki köylerden birine giden bir trene biniyorum ya da sınırdan komşu Macaristan veya Slovakya’ya geçiyorum. Avusturya’nın Wachau şarap bölgesi yakındadır ve 11. yüzyıldan kalma Stift Melk manastırını gezerek harika bir günlük gezi yapabilirsiniz. Kendimi gerçekten dinlendirmek istersem, tarihi Salzburg’a giderim. Bu muhteşem masal şehri, Viyana’dan sadece iki saatlik bir tren yolculuğu ile yapılabilir. Erken saatte bir trene binersem (ÖBB Railjet trenlerinde kahvaltı muhteşemdir) keşfederek tam bir gün geçirmenin tadını çıkarabilirim. Dağ şehirlerinin başkentte ne kadar farklı olabileceği de şaşırtıcıdır.

• Atina Rehberi: Atina’da Bir Yerli Gibi Nasıl Yaşanır?

Şehir hakkında en çok sevdiğim şey beklenmedik bir şekilde heyecan verici ve sade olması. Her hafta sonu ücretsiz festival, sanat sergisi, sokak geçit töreni veya bir spor etkinliğinin gösterimi olacağından emin olabilirsiniz. Viyana, mükemmel yaşam kalitesi konusunda büyük bir sıkıntı yaratmıyor – dünyanın en yaşanabilir şehrinde olmanın sadece bir parçası. Burada birkaç yıl sonra bile, her zaman yeni meydanlar, inanılmaz yeni mağazalar keşfediyorum. Viyana sürprizlerle dolu bir şehir…

Ucuz yiyecekler, şarküteri, taze yiyecekler ve organik ürünler karışımı için her zaman yiyecek pazarlarına giderim. Popüler Naschmarkt’ın ötesinde, en sevdiğim yer Brunnenmarkt am Yppenplatz. Daha ucuzdur ve daha fazla Akdeniz ürününe sahiptir. Karmelitermarkt başka bir ödüllü nokta. Geleneksel Yahudi mahallesinde yer almaktadır ve nehrin diğer tarafında görkemli mimarinin eşsiz manzaralarına sahiptir.

• Gana-Akra Rehberi: “Akra’da Bir Yerli Gibi Yaşamak”

Viyana halkı genelde huysuz ve isteksiz olarak düşünülüyor, ama bu doğru değil! Çoğu ziyaretçinin farkına varmadığı şey, yerel halkın yavaş yaşayan bir yaşam tarzı benimsemesidir. Garson, bir kafeye girdiğiniz an yanınıza gelmeyecek çünkü size oturmak, rahatlamak ve çevrenizin tadını çıkarmak için zaman veriyor. Viyana kafeleri kentin oturma odası olarak bilinir, bu nedenle masaları açmak için acele yoktur. Viyana’da bir garsona el sallarsanız, bir daha asla servis edilmemeye mahkumsunuz. Viyana servisi yavaş olabilir, ancak tamamen orijinaldir. Bir kafeye girdiğinizde garsonun alemine giriyorsunuz. Burada yemek yemek kentte yaşayabileceğiniz en sürükleyici deneyimlerden biri olabilir. Fast food tarzı bir servis bekliyorsanız, çok üzüleceksiniz.

Şehirde sevmediğim şey ise bazı yerlerde yasaların değişim hızının yavaş olması. İçeride hala sigara içilmesine izin verilen çok sayıda bar ve restoran bulunmaktadır. Bir nefes alma, Avusturya kültürünün kendine özgü bir parçası olarak görülse de, saçlarınız ve kıyafetleriniz bir gecenin sonunda dinlenirken can sıkıcı olabilir. Bu yavaş yavaş değişiyor ve Dachboden ve The Sign Lounge gibi daha popüler yerler sigara içmeyi tamamen yasakladı, ancak çoğu zaman hala bir bara girebilir ve bir tütün dumanı püskürterek kuşatılabilir.

• Kopenhag Rehberi: “Kopenhag’da Bir Yerli Gibi Yaşamak”

Viyana’lı olduğumu biliyorum çünkü… Mağazaların kapalı olduğu ve ailelerin günü açık havada yürüyüş yaparak ya da bir yerde yiyerek geçirdikleri Pazar öğleden sonralarının sessizliğini değerlendiriyorum. Şehrin çok rahat olması nedeniyle Avrupa’nın hareketli büyük başkentlerini ziyaret ettikten sonra Viyana’ya dönmeyi çok seviyorum. Çözülecek çok sayıda bisiklet yolu ve yeşil alan var, burada herkes için yer var. Viyana’ya döndüğümde havadaki değişimi her zaman hissedebiliyorum; şehir duyularımın arasında rahatlatıcı bir nefes alıyor ve bana evde olduğumu söylüyor.

Çeviri: Cansu Kaplan

• Floransa Rehberi: Floransa’da Yerlisi Gibi Dolaşmak

• Amsterdam Rehberi: “Amsterdam’da Bir Yerli Gibi Yaşamak”