Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Antik Dönem Taş (Mermer) Ocakları

Anadolu mermer ocakları açısından en zengin yatakların bulunduğu yerlerden biridir. Sadece bazılarının isimlerini sıralamak bile bunun en açık göstergesi olacaktır.

0 5.000

Anadolu mermer ocakları açısından en zengin yatakların bulunduğu yerlerden biridir. Sadece bazılarının isimlerini sıralamak bile bunun en açık göstergesi olacaktır. İlk akla gelen en ünlü taş ocakları arasında Ephesos (Kuşini), Prokonnesos (Marmara adası), Dokimeion (İsçehisar), Herakleia (Kapıkırı), Aphrodisias (Babadağ-Karacasu-Geyre-Aydın), Aizanoi (Altıntaş), Teos (Seferihisar/Sığacık-Beyler köy) sayılabilir. Değinilecek konular için yararlı olacağını düşünerek bunlardan bazıları hakkında kısa bilgiler edinmeden önce, taş ocaklarına ilişkin yazılı bir antik bir belgeye göz atmak yerinde olacaktır (Vitrivius X 2,15’de belgenin detayına ulaşabilirsiniz ya da bu yazının alındığı kaynak kitaptan okuyabilirsiniz).

Görüldüğü gibi antik belgelerin “ocaklar” konusunda verdiği bilgilerin en önemlilerinden biri olan bu belge, mermerin Anadolu’ da bulunuşuna yöneliktir ve bunun da Ephesos’ da olması, bu keşfi daha da ilginçleştirmektedir. Artık yurdumuzda antik dönemde kullanılmış bazı önemli mermer ocaklarını kısaca gözden geçirebiliriz.

1) KUŞİNİ

Mermer ocaklarının genelde açık olmalarına karşın, yeraltında, kapalı olanları da vardı. Ephesos’un çevresinin mermer ocakları ile dolu olmasına karşın, bunların içinde en önemlisi, Anadolu’ da kapalı ocak olma özelliğini taşıyan tek örnek olması açısından “Kuşini”dir. Belevi yakınlarında, Selçuk-İzmir karayoluna yakın, denizden 600 m yükseklikteki Kuşini, kapalı bir ocaktır. 70-80 m uzunluğunda, 1O- 30 m arasında değişen genişliğe sahiptir ve yüksekliği 10-12 m’den başlayarak geriye doğru 6-7 m’ye iner. Ephesos Artemis Tapınağı’nın arşitravlarının çıkartılmış olma olasılığı en fazla olan ocaktır.

2) PROKONNESOS

Anadolu’daki mermer ocaklarının en ünlüsü, Marmara Denizi’nin, bu adı, yani “mermer denizi” adını almasına neden olan ve bizim aynı adla “Marmara Adası” olarak adlandırdığımız, antik dönemdeki adıyla Prokonnesos’daki taş ocaklarıdır. Yaklaşık 11 x 3 km’lik bir alana yayılmış ocaklardan kazanılan mermer, dünyanın en ünlü mermerleri arasında idi. Adanın çeşitli yerlerinde bulunan ocakların en ünlülerinden biri Mermercik limanından 1.5 km uzaklıktaki Harmantaş ocağıdır.

3) DOKİMEİON

İlgili Yazılar

Prokonnesos mermeri gibi ünlü diğer bir mermer ocağı da Afyon mermeri olarak tanıdığımız Dokimeion mermeridir. Mermer yatakları Ankara- Afyon karayolu, İsçehisar ilçesinin 1.5 km yakınlarından başlar ve yaklaşık 1O km çapında bir alanı kapsar. Bacakale en ünlü ocağıdır. Ak ocak, Vadi ve Yamaç ocakları diğer ocaklardır. Antik dönemdeki en iyi ve pahalı mermerler arasında önde gelen bu mermer, Dokimeion ya da Synnada mermeri olarak anılırdı. Birçok antik kaynak bu mermerden söz eder, bunların başında da Strabon ve Pausanias gelir (yine bu metinleri kaynak kitapta bularak okuyabilirsiniz).

Genellikle sıralar ve teraslar halindeki yamaç ocaklarından çıkartılan Dokimeion mermerini Romalılar daha çok bir depolama ve sevk merkezi olan Synnada (Şuhut) mermeri olarak tanımaktaydılar. Dokimeion mermeri, gerek mimaride kullanılacak elemanların yapımı için bloklar halinde; gerek kaplama için levhalar halinde ve gerekse sütun olarak çok yüksek bir ihracat oranına sahip idi.

Roma’daki Mars Ultor tapınağı, Bazilika Aemilia, Bazilikajulia gibi yapılarda kullanılmış olan Dokimeion mermeri, özellikle pavonazetto cinsi mermeri ile ün kazanmıştı. Bilinen en pahalı mermerdi ve m3 ‘ü 200 Dinar’dı. Nero’nun Roma’yı yakmasının ardından kent yeniden inşa edildiğinde ve daha sonra Domitian ve Trajan zamanında, başta Forum Trajanium olmak üzere büyük yapılanma çalışmalarında Roma’ya mermer Dokimeion’ dan getirilmişti. Ayrıca özellikle Hadrian döneminde Pantheon’un yapımı için Roma’ya ihraç edilen Dokimeion mermerinin

Frigya mermeri olarak da adlandırıldığını, ayrıca Atina’da da kullanıldığını yukarıda Pausanias’dan öğrenmiş bulunuyoruz.

4) İONİAPOLİS

Bafa Gölü kıyılarındaki ocaklar, sahipleri olan kentlerin adıyla, Herakleia ve Miletos ocakları olarak tanımlanmaktadırlar. Herakleia ocakları antik kente giderken Ovuktepe ile Gölyaka arasındaki 150 m yükseklikteki yamaçlarda yer alır. Vitruvius’a göre Ephesos Artemis Tapınağı bu mermerden yapılmıştır. Diokletian’ın İ.S. 301 yılındaki fiyat listesinde de adı geçer. Bafa Gölü’nün güney kıyısında, Söke Milas yolu ile sahil arasında, Pınarcık Köyü Büyükasar Tepe ile Asar Ada kahve arasındaki 5 km ‘lik bir alanı kapsayan ocaklar 1976 yılında keşfedilmiştir. Bu ocaklar Didyma Apollon Tapınağı’nda kullanılan mermerin çıkarıldığı ocaklardır. Apollon Tapınağı’nın yıllık “aklanma” belgelerinde kullanılan mermerin İoniapolis’ deki ocaklardan çıkarılarak gemilere yüklendiği belirtildiğinden, ocakları bu isimle tanımlamak yerinde olacaktır. Ocakların doğu yarısında, Büyükasar tepenin zirvesinde ve yamaçlarında görülen 70 kadar sütun tamburu ve diğer yapı elemanları, bu belgenin doğruluğunun kanıtlarıdır. Özellikle Pınarcık Yayla ve Mersinet İskelesi civarındaki yapı elemanları, burasının İoniapolis olduğu konusundaki varsayımları desteklemektedir.

Not: Bu yazı Prof. Dr. Orhan Bingöl’ün Homer Kitapevi Yayınları’ndan çıkan “Arkeolojik Mimari’de Taş” isimli kitabından alınmıştır.

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More