Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Michelangelo’nun Davut Heykeli’ni Ziyaret Ederken Bilinmesi Gerekenler

İtalya'nın Floransa şehrindeki Galleria dell' Accademia di Firenze'de sergilenen ve Michelangelo tarafından yapılan dünyanın en ünlü heykeli Davut'u mutlaka görmelisiniz. Pek çok heykeltıraşın aksine Michelangelo, ilk başta bir kil modellemesi yapmadan, direkt olarak mermeri yontuyordu.

0 7.199

İtalya’nın Floransa şehrindeki Galleria dell’ Accademia di Firenze’de sergilenen ve Michelangelo tarafından yapılan dünyanın en ünlü heykeli Davut’u mutlaka görün.

Michelangelo’nun büyük mermer heykeli Davut genellikle dünyanın en ünlü heykeli olarak nitelendiriliyor.  Davut, içeride görülmesi gereken en etkileyici eser olarak kabul edildiği Floransa’daki Accademia Galerisi’nde sergileniyor. Müzede Ön-Rönesans resimlerinin yanı sıra tarihi müzik enstrümanları koleksiyonu da bulunuyor. Fakat yine de Davut bu küçük müzenin yıldızı ve bazılarının gerekçelerine dayanılarak da tek önemli eseri olarak görülüyor. Accademia’yı ziyaret etmenin tek mantıklı yolu ise önceden alınan saat aralıklı biletler veyahut da erken giriş ve sergilenen ana eserlere odaklanma imkanı sağlayan rehberli turlar oluyor.

2022 Yılında Michelangelo’nun Davut’unu Ziyaret Ederken Bunları Aklınızda Tutun

Floransa’daki Accademia, daha az bilet sayısı ve saat aralıklı rezervasyon kaydıyla, şehirdeki diğer cazibe merkezleri ile birlikte kapılarını tekrardan açmaya hazır.  2022 yılı boyunca özel önlemler alınması ve belirli bölgelerin kapatılması da hayli olası.

Bu yazı sizlere galerinin normal planından bahsediyor olacak. Covid19 kısıtlamaları neticesinde, bazı odalar ve üst katlar kapalı olabilir. Sosyal mesafe kısıtlamaları ve tek yön sistemleri uygulanabilir ve tuvaletler sadece çıkış yönünde kullanılıyor olabilir. Bunlara ek olarak, müzenin pek çok kısmı 2021 yılında yenilenmektedir. Galerinin de bir deposu olmadığı için, kapalı odalardaki eserler müzenin diğer bölümlerinde halen sergilenebilirler. Pek tabi Davut hiç bir yere taşınmayacak.

Galleria dell’ Accademia di Firenze

Galleria dell’ Accademia di Firenze (Floransa Akademi Galerisi), Michelangelo’nun, galerinin tam ortasında cam bir kubbenin altında kalıcı sergide bulunan Davut heykeli ile dünyaca üne kavuştu. Davut müzedeki en gözde eser. Kimileri müzede sarf ettiğiniz efora değen tek eser olduğunu söylese de, pek çok güzel müzelerin, galerilerin ve sanat dolu kiliselerin bulunduğu Floransa’da, bu ifade hoş olmayan fakat anlaşılabilir durum teşkil ediyor.

Sergilenen pek çok başka üst kalitede eser olmasına rağmen, Davut’u gördükten hemen sonra çıkışa yönelen ziyaretçiler de tamamen haksız değil. Özellikle de geri kalan zamanı Uffizi’de, Palatine Müzesi’nde, Bargello’da (heykeller), San Marco’da (Fra Angelico) veya Florsansa’da bulunan Santa Maria Novella, Santa Croce ya da San Lorenzo gibi muhteşem sanat eserlerinin olduğu kiliselerde değerlendireceklerse kısa ziyaretleri oldukça kabul edilebilir.

Galleria’nın kalıcı koleksiyonu pek çok odada sergileniyor ve aşağıdaki bölümleri içeriyor:

  • Tarihi Müzik Enstrümanları
  • ve 14. Yüzyıl Resimleri
  • Yüzyıl Resimleri
  • Yüzyıl Resimleri
  • Heykeller

Galleria dell’ Accademia aynı zamanda Leonardo da Vinci’nin Vitruvius Adamı’na da ev sahipliği yapıyor. Fakat eserin narinliği nedeniyle. çok nadiren sergilenmekte hatta neredeyse hiç sergilenmiyor.

Academia’nın Planı

Müzeye girdikten sonra Sala del Colosso (şu anda yenileme için kapalı) direkt karşınızda, müzikal enstrüman bölümü de direkt sağınızda kalıyor. Eğer açık ise önce bu bölümü gezin ve ardından da girişe geri dönün.

Sala del Colosso’nun sol tarafında Michelangelo’nun heykelleri ve Davut heykeline doğru giden resimleri bulunuyor. Davut’un dışında daha düşük kalitede pek çok heykel ve resim de sergileniyor.

Üst katlardaki heykeller mükemmel kalitede olsa da pek çok ziyaretçi Uffizideki veya hemen yakında bulunan San Marco’daki Fra Angelico resimlerini görmeyi tercih ediyor.

Galleria dell’ Accademia’daki Sala del Colosso

Colossus salonu adını artık burada sergilenmeyen büyük heykellerden almıştır. Fakat tam ortasında Giambologna’nın Sabin Kadınlarına Tecavüzü’nün büyük bir ham kil modeli bulunuyor. Salon 1582 yılında Piazza della Signoria’ya yerleştirilen mermerleri şekillendirmek için kullanılıyordu.

Buradaki resimler genellikle 15. yüzyıla ait ve Botticelli, Fra Batolomeo, Filipino Lippi ve Ridolfo del Ghirlandaio ile başka sanatçıların eserlerini içeriyor. Pek çok ziyaretçi bu resimleri galerideki en kolay keyif alınacak resimler olarak görüyor fakat salon çoğu zaman kalabalık oluyor ve resimler de Uffizi’dekiler kadar etkileyici değil.

Sala del Colosso

Michelangelo Mahkumlar Galerisi

Girişten Davut Heykeli’ne uzanan galerinin burada sergilenen tamamlanmamış altı Michelangelo heykelinden esinlenen farklı isimleri mevcut. Burada 19. yüzyılın sonlarında bir Michelangelo müzesi açma planları, Davut Heykeli’nin koruma altına alınmasına rağmen suya düştü. 

Resmi adı La galleria dei Prigioni (Mahkumlar Galerisi) olan salon, aslında Papa Julius II’nin anıt mezarı için tasarlanan dört mahkumdan adını alıyor. Bu eserler tamamlanmadıkları için yıllarca Boboli Bahçeleri’nde çürümeye terk edildiler. Yapıtlar, Michelangelo’nun heykelleri nasıl mermerden çıkarttığını gözler önüne seriyor. Pek çok heykeltıraşın aksine Michelangelo, ilk başta bir kil modellemesi yapmadan, direkt olarak mermeri yontuyordu. Michelangelo’nun iki tamamlanmamış eseri Aziz Matta ve Pieta di Palestrina da burada sergileniyor fakat pek çok kişi bu eserlerin ustaya ait olmadığını düşünüyor.

İlgili Yazılar

Michelangelo’nun Accademia’daki Davut’u

Davut, galerinin en uç kısmında, cam bir çatı ile hoş bir şekilde aydınlatılan bir kubbenin içerisinde bulunuyor. Bir kaidenin üzerinde durduğu için uzaktan da görülebiliyor. Başka bir cam duvar ise heykeli temastan ve çekiçlerden koruyor (sol ayağın parmakları 1990’larda çekiç darbeleriyle hasar görmüştü). Yoğun günlerde bile gruplar şaşırtıcı derecede hızlı hareket ediyorlar. Böylece telefon ekranları olmadan eserin keyfini çıkarmak kolaylaşıyor.

Michelangelo’nun Davut’u aslında Duomo’nun, kubbe turlarının girişinin az üstünde duran payandaları için yapılmıştı. Ancak eser, 1504 yılında tamamlanmasının ardından, diğer kişilerin yanı sıra Leonardo da Vinci, Sandro Botticelli, Filippino Lippi ve Perugino’nun da destekleriyle Palazzo Vecchio’nun girişine yerleştirildi.

Buradan Accademia’ya da ancak 1872 yılında taşındı. Davut’un iyi bir kopyası halen orijinal konumunda sergileniyor ve günün her saati ücretsiz şekilde görülebiliyor (orijinal eseri görmeden de yapabilenler için harika bir tasarruf yöntemi).

Bir katedralin çatısı için tasarlandığından, oldukça büyük olan Davut 517 cm boyunda ve 5560 kilo ağırlığında. Aynı sebepten ötürü, yalnızca aşağıdan bakıldığı zaman kafası da biraz daha büyük.

Klasik beyaz mermerden ziyade, 16. yüzyıl Floransa’sının gerçek zevkinin, Robbias kalitesinde bile olsa şu an çirkin olarak düşündüğümüz parlak boyalı majolika ve pişirilmiş sırlı terakota olduğunu unutmak oldukça kolay. Hatta başlangıçta Davut’un yaldızları vardı fakat çıplaklık algısı için yalnızca kafasındaki çelenk, bir silah kayışı ve sağ bacağını destekleyen bir gövde kullanıldı.

Davut detay

Bazılarının bir İncil figürüne kıyasla çıplaklığını sorgulamalarına rağmen heykel çoğunlukla hayranlık uyandırdı. Michelangelo, Donatello’nun 1440 yılında ürettiği çıplak bronz Davut’tan ilham almıştı. Bu Bronz Davut ise Donatello’nun kariyerinin başında yaptığı Gotik denilebilecek mermer genç Davut Heykeli ile birlikte Bargello’da sergileniyor. Donatello’nun Davut’u, savaştan sonra ayağını Câlût’un kesilmiş başının üzerine koyarak dinlenirken tasvir eden (bu korkunç olaya rağmen zarif detaylarla) iki heykelinin aksine, Michelangelo’nun Davut’u sol elindeki ve omzuna sarkan silah kayışı ve sağ tarafındaki taş ile savaşa hazırlanıyor. Ayrıca Michelangelo’nun Davut’u biraz daha yaşlı. Aslında Davut İncil’de genç fakat modern düşünürler Câlût ile savaşı sırasında yaşının 13 ila 20 arasında değiştiğini düşünüyorlar.

Davut’un dışında Michelangelo’nun Floransa’daki en iyi heykelleri Medici Şapelleri’nde bulunuyor. Uffizi, Michelangelo’nun yalnızca günümüze gelen ve tamamlanmış eserlerine şövale resimlerine ev sahipliği yaparken Bargello’da da bir kaç heykel bulunuyor. Michelangelo’nun en iyi eserleri ise Vatikan ve Roma’da yer alıyor.

Gipsoteca (Alçı Heykel Galerisi)

Galleria çoğu Lorenzo Bartolini (19.yy)’ye ait olan güzel bir alçı heykel koleksiyonuna sahip. Davut heykelinden hemen sonra yer aldığı için pek çok ziyaretçi bu salona da giriyor. Salon başka bir yere açılmadığı için de biraz kalabalıklaşıyor.

Gipsoteca

Alçılar iyi kalitede olmalarına ve çoğunlukla sanat çalışmaları için kullanılmalarına rağmen, mermer orijinalleriyle dolu bir şehirde alçılar için heyecan duymak zor. Büstlerin çoğu, döneminin ünlü insanlarına ait. Liste uzun fakat aralarında Franz Liszt, George Gordon Byron, Germaine de Stael ve Napolyon’un bazı yakınları bulunuyor. Diğer eserler ise yerel öğrencilerin sınav parçaları.

Galleria dell’ Accademia’daki Resimler

Galleria’da 13. yüzyıldan 16. yüzyıla, yani Gotik dönemden geç Rönesans dönemlerine kadar yaşayan bütün büyük Floransalı ressamların eserleri bulunsa da bu eserler Floransa’da sergilenen diğer eserlerle rekabet içerisinde.

Resimler genellikle dini bir temaya sahip. Eserler iyi bir sanatsal kaliteye sahip olsalar da Uffizi’deki eserler kadar keyif verici değil. Pek çok ziyaretçi Davut’u gördükten sonra hiç düşünmeden çıkışa yöneliyor ve Gotik ve erken Rönesans dönemi resimlerini es geçiyor. Hatta oldukça az ziyaretçi çoğunluğu geç 14. yüzyıl sanatının, özellikle de sunak parçalarının olduğu üst kata çıkıyor.

En iyi eserler arasında Hayat Ağacı (Pacino di Buonaguida), Giotto’un bir kaç parçası, Paolo Uccello’nun Kutsal Keşişlerin Hayatlarından Kesitler’i (Scenes from the Lives of the Holy Hermits), Taddeo Gaddi tarafından Santa Croce’nin boyanmış dolap kapakları ve Barnardo Daddi ile Lorenzo Monaco’nun bir kaç eseri bulunuyor.

Floransa-Accademia’daki Tarihi Müzik Enstrümanları

Müzikal enstrümanlar müzesi küçük fakat 17. ve erken 19. yüzyıllar arasında toplanan yaklaşık 50 enstrümanlık iyi bir koleksiyondan oluşuyor. Koleksiyonda Tuscany’nin büyük düklerinin, Medici ve Lorena ailelerinin ve Luigi Cherubini Konservatuvarı’nın özel koleksiyonları da bulunuyor. Enstrümanların çoğu multimedya istasyonlarında dinlenebiliyor.

En önemli parçalar arasında ise Büyük Prens Ferdidando de’ Medici için Antonio Stradivari tarafından yapılan tenor viyola ve çello, Niccolò Amati tarafından yapılan 1650 tarihli bir çellonun ve Bartolomeo Cristofori tarafından yapılmış oval bir çimbalo ve abanoz bir klavsen bulunuyor. Piyanonun ilk bir kaç örneği de sergileniyor.

Müzikal enstrümanlar ana müzeden uzakta, zemin katta yer alıyor ve kolayca gözden kaçabiliyor.

Floransa’da yüksek sezon oldukça uzun sürüyor. Paskalya, mayıs, temmuz, ağustos ve Noel tatilleri genellikle kalabalık oluyor. Yalnızca kasım-aralık aylarından mart ayına kadar olan bölüm sakin geçiyor. Erken erişime açık olduğunda, saat aralıklı bilet ve tur rezervasyonunuzu alın ve planınızı yapın. Çok revaçta olan yerler direkt açılış saatinde veya akşama doğru daha sakin oluyor.

Çeviri: Buse Kamer Öztürk

Kaynak european-traveler

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More