Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Silure Kabilesi: Roma’nın En Büyük Baş Belası Galler’den mi Çıktı?

25 yıldan uzun bir süre boyunca Romalı fatihlere karşı savaşan Silures kabilesinin savaşçı kanı belki de hala Galler halkının damarlarında akıyor.

0 1.994

Galler halkı, kimlikleri, kökenleri ve hepsinden öte fetih karşısında farklı kimliklerini koruyabilmiş bir halk olarak kalma kabiliyetleri ile gurur duymaktadır. Galler’in güneyindeki bir kabile de işte halkın korunması için gösterilen bu kararlılığın somut bir örneği. 25 yıldan uzun bir süre boyunca Romalı fatihlere karşı savaşan Silures kabilesinin savaşçı kanı belki de hala Galler halkının damarlarında akıyor.

Silures Halkı Kimdi?

Silures, günümüzde Doğu Galler olan bölgede yaşamış bir kabile veya kabileler birliğidir. Silures kabilesi hakkındaki yazılarında onların kıvırcık saçlı ve koyu tenli olduğundan söz eden Romalı tarihçi ve senatör Tacitus, bu özellikleri sebebiyle, Galler’e İspanya’dan geldiklerini düşünmüştür. Bu düşünce, Jordanes’ın Origins and Deeds of the Goths (Gotların Kökenleri ve Başarıları) adlı eserinde de yankı bulmaktadır: “Silures insanı esmer hatlara sahip ve genellikle kıvırcık siyah saçlı […]. Galyalılar ya da İspanyollar gibiler

Latince bir sözcük olan Silures, Keltçede “tohum” anlamına gelen Silo- kökünden gelmektedir. Bu sebeple Silures isminin “yavru, soy” anlamını taşıyor olması mümkündür. Bu, tüm kabilenin tek bir atadan türediği inancı ile veya kabilenin ilk isminin “tahıl zengini” anlamına gelen “silo-riks” olması ile ilişkilendirilebilir.

Silures Savaşçılarının temsili resmi

Silures Direnişi

Roma, Silures kabilesine ilk defa M.Ö 48 yılında, tüm Galler ülkelerine karşı gerçekleştirilen bir seferin parçası olarak saldırmıştır. Silures kabilesi ile, onlara komşu kuzeyli kabile Ordovices kabilesi, direnişlerini Caratacus liderliğinde yürütmüştür. Caratacus bölgeye, günümüzdeki İngiltere topraklarından, Romalı istilası üzerine kaçıp gelmiştir. Romalılara karşı nefret besleyen bu korkusuz lider, M.Ö 51 yılında Romalı general Ostorius karşısında yenilgiye uğramıştır.

Liderlerinin yenilgisi Silures halkının cesaretini kırmamış, bunu takip eden yıllar boyunca Silures kabilesi, Ostarius’a ve Romalılara karşı çok etkili bir gerilla savaşı yürütmüştür. Öyle ki bu, Ostorius’u Silures kabilesinin ya tamamen yok edilmesi ya da yeniden konumlandırılması gerektiğini ilan etmeye itmiştir. Ancak bu tehdit Silures savaşçılarını daha da güçlendirmiştir. Kabile, Galler’de kaleler inşa etmekte olan büyük bir Romalı birliğine saldırmış, saldırı büyük kayıpla sonuçlanmıştır. Kabile, bu süreçte ayrıca Roma mahkumlarını tutsak alıp komşu kabilelere dağıtmış, onları Romalılara karşı bir araya getirip direnişi teşvik etmiştir.

Kabilenin askeri olarak yenilgiye mi uğratıldığı yoksa barış antlaşması mı yapıldığı günümüzde belirsizliğini korusa da Romalı kaynaklara göre Silures, milattan sonra 75 yılında “bastırılmıştır”.

Llanmelin’deki Demir Çağı yüksek kalesi Monmouthshire’ın ana girişi, Alan Sorrell (1940).

Silure Savaşçıları: Vahşi mi Medeni mi?

Galler Üniversitesi’nden Dr. Ray Howell, Silures halkının basit bir savaşçı topluluktan ziyade geniş çapta ticaretle uğraşan ve atlı arabalar kullanan gelişmiş bir halk olduklarını ifade eder. Onlar için savaşı temsil eden renk kırmızıdır. Bu yüzden savaş arabaları ve zırhlar kırmızı sırla boyanmış veya süslenmiştir. Dr Howell’a göre Silure halkı ayrıca Galler lehçesinin eski bir türü olan ve kabilenin yenilgisinden sonra da Romalı işgali boyunca kullanılmayı sürdüren bir dili konuşmuştur.

İlgili Yazılar

Venta Silurum

Venta Silurum, Silures’in pazar kasabası anlamına gelmektedir. Kabilenin yenilgiye uğradığı M.S 75 yılından sonra Romalılar tarafından Silures kabilesi için bir yönetim merkezi olarak kurulmuştur. Şehir, günümüzde Galler sınırları içerisindeki Caerleon ile İngiltere sınırları içerisindeki Gloucester arasında yer almaktadır. İlk kurulduğunda yalnızca bir forum ve bazilikası olan kasabaya zaman içerisinde pazar alanı, hamamlar, çeşitli dükkanlar ve bir de demirci dükkânı gibi birçok yeni yapı da eklenmiştir. Bu yapılar ile tarla ve ev kalıntıları, modern dönemde yapılan kazılarda ortaya çıkarılmıştır.

‘Venta Silurum’

Romalıların M.S 4. yüzyılın sonlarında İngiltere’den çekilmesinin ardından savunmasız kalan şehrin etrafına, kısa bir süre içerisinde şehri çevreleyen geniş taş duvarlar örülmüştür. Bölgede yapılan arkeolojik kazılar sonucu bu surların büyük bir kısmının bütünlüğünü halen koruduğu tespit edilmiştir. Surlar, “Roma dönemi İngiltere’sinden kalma en etkileyici; sonrasında tekrar inşasının sağladığı güvenlik sayesinde de Kuzey Avrupa’nın en iyi korunmuş şehir savunması” olarak nitelendirilmiştir.

1881 yılında yapılan arkeolojik kazılar sonucu üzerinde çeşitli balıkların incelikle tasvir edildiği renkli bir mozaik zemin keşfedilmiştir. 2008 yılında yapılan başka bir kazıyla yan yana sıralı dar dükkanlar ile duvarları boyalı, Roma freskleriyle bezeli ve mozaik zeminli bir villa ortaya çıkarılmıştır. Yapıların içerisinde Romalılardan kalan madeni para, seramik eserler gibi objeler ile insan ve hayvan kalıntılarına rastlanmıştır. Bölgenin yarısı üzerine modern dönemde yeni binalar inşa edilmiş olsa da aralarında 4. yüzyılda inşa edilen bir tapınağın temellerinin de yer aldığı Roma yapılarının birçoğu hala görülebilir durumdadır.

Venta Silurum şehrinde yerleşim Romalıların bölgeden çekilmesinin ardından da sürmüştür. 5. yüzyılda Silures kabilesinin topraklarında Gwent, Brycheiniog ve Gwynllwg Galler Krallıkları kurulmuştur. Gwent Krallığı’nda bazı liderlere, kahraman Caratacus’u anmak ve yüceltmek adına “Caradoc” isminin verilmesi, Silures kabilesi kültürünün Roma dönemi boyunca korunup Gwent Krallığı’na taşındığının bir kanıtıdır.

Modern canlandırma

Silures DNA’sı

Bu konu iki bakış açısıyla ele alınabilir. Tacitus’u güvenilir bir kaynak olarak kabul ederek Silures kabilesinin İspanyollardan veya diğer bir iddiaya göre Afrikalılardan geldiği görüşünü benimseyebilir ya da “esmer” yüz hatları betimlemesinin yalnızca kirli olduklarına işaret ettiğini varsayarak aslında tamamen Kelt kökenli olduklarına inanabiliriz. Bu teorileri kanıtlayacak veya çürütecek somut bir kanıta henüz ulaşılamamıştır. Günümüzde Silures ile ilgili kesin olarak bildiğimiz, yaman savaşçılar ve Gal tarihinin gururlu birer parçası olduklarıdır.

Çeviri: Begüm Kurnalı

Kaynak Ancient-Origins

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More