Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Antik Dönem Sanatında Yeni Bir Nefes: Roma Camı

Cam üreticileri sanatlarında ustalaştıkça, cam eşyalar her zamankinden daha karmaşık ve tasarımda hırslı hale geldi ve cam artık göz kamaştırıcı sanat eserlerine dönüştürülebildi.

0 5.278

Roma cam ürünleri, antik çağda şimdiye kadar üretilmiş en iyi sanat eserlerinden bazılarını içerir ve en iyisi, değerli metallerle yapılan eşyalardan daha değerliydi. Bununla birlikte, fincan, kâse, tabak ve şişe gibi düz cam kaplar da özellikle yiyecek ve içecekleri saklamada servis etmede günlük kaplar olarak kullanıldı. Cam, Romalılar tarafından dekorasyon amacıyla da kullanıldı. Hem duvarlarda hem de mobilyalarda mozaiklere ve dekoratif panellere bu sebeple dahil edilmiş olmalı. Materyal ayrıca pencere, mücevher, ayna, oyun parçaları, büyüteçler, heykeller ve hatta toz halinde ilaç ve diş macunu yapmak için de kullanıldı.

Bir Roma cam kantharos. 1.-2. yüzyıl CE. (Pavia Arkeoloji Müzesi, İtalya).

Malzemeler

Cam olarak adlandırılan insan yapımı materyalin- soda, silika ve kireç karışımı- kullanımı Romalılardan 1.500 yıldan daha öncesine dayanıyor, ancak bunlar bile bileşen karışımının karmaşıklığını; camın su geçirmez olmasını, zamana ve kullanıma bağlı olarak çok daha dayanıklı hale getirmek için kirecin gerektiğini tam olarak anlamış görünmüyorlar… Kireç,  önemli oranda ezilmiş deniz kabukları içeren kum şeklindeki silis bileşeninin bir parçası olarak doğal yoldan bulunabilir. Nitekim, camlarının yüksek kalitesi nedeniyle iki bölge olan Finike’deki Belarus Nehri ve Campania’daki Volturnus Nehri boyunca tesadüf değil ki kumun kireç açısından özellikle zengin olduğu alanlar olarak dikkat çekti. Bununla birlikte bazı Romalı cam üreticileri belki de tam olarak nedenini bilmeden, küçük çakıl taşları ve kabukların eklenmesinin üretilen camın nihai kalitesini etkileyebileceğini anladılar.

MS 1. ve 3. yüzyıllardan kalma bir Roma cam vazo. Cam kaplar genellikle daha pahalı metal eşyaları taklit edecek şekilde dekore edilmiştir. (Naxos Arkeoloji Müzesi, Yunanistan).

Teknikler

Roma döneminden önce camın kullanımı, çoğunlukla metal eşya taklidi olarak yapılan küçük opak şişeler veya büyük kaselerle sınırlıydı. İlk cam genellikle, ateşleme işleminin bir sonucu olarak cam içindeki çok sayıda küçük hava kabarcıklarına karşı opaktı ve safsızlıkların varlığından dolayı genellikle soluk yeşil veya sarı bir tona sahipti. Bununla birlikte camın renk tonu fırındaki oksijen seviyesinin artırılması veya azaltılmasıyla değiştirilebilir. Renkler, karışıma küçük miktarlarda metal eklenerek de elde edilebilir; bakır eklenerek mavi, yeşil ve kırmızı üretildi, manganez pembe ve kırmızı üretti, kobalt koyu mavi, kalsiyum beyaz ve kurşun sarı bir ton getirdi.

1. yüzyılda cam üflemenin icadıyla (1 ila 1,5 m uzunluğunda içi boş bir demir çubuktan camın hala sıcakken üflenmesi), daha kaliteli bir cam üretildi aynı zamanda üretim süreci hızlandı ve ucuzlaştı. Bunun sonucunda camdan yapılmış kaplar çok daha yaygın gündelik nesneler haline geldi. Bu akım M.S. 1. yüzyılda cam üfleme fırınının icat edilmesiyle daha da arttı. Strabon’un Coğrafya adlı kitabında belirttiği gibi, M.S. 1. yüzyılda sadece bir bakır para karşılığında bir cam kap satın alınabilir. Bu yeni üretim yönteminin icadının kesin yeri ve zamanı bilinmemekle birlikte, Suriye ve Filistin bölgelerinde üfleme camın en eski örnekleri M.Ö. 1. yüzyıldan kalmadır. Bu aynı zamanda Latince cam kelimesinin (vitrum) ilk kaydedildiği zamandır.

1. yüzyıldan kalma, ‘omega’ kulplu Roma üflemeli cam kase. Kuzey İtalya, Aosta’nın batı mezarlığından. (Arkeoloji Müzesi, Aosta)

Cam üfleme tekniği, yalnızca kapların daha ince duvarlarla yapılmasına ve böylece camın daha yarı saydam olmasına izin vermekle kalmadı aynı zamanda yepyeni bir şekil yelpazesinin yaratılmasına da izin verdi. Beyaz, kahverengi, mavi, kırmızı ve yeşil kurma bileşen parçalarını bir araya getirerek kalıpları kullanarak cam dökümünün ve dekoratif efektler yaratmanın eski yöntemi, M.S. 1. yüzyılda da devam etti. Ancak esas olarak kaseler, tabaklar ve sürahiler gibi daha büyük kapların üretimi için kısıtlandı. Devrim niteliğindeki yeni cam üfleme yöntemiyle, tasarım olanakları yalnızca zanaatkarın hayal gücüyle sınırlı hale geldi. Seneca’nın Epistulae Morales‘inde hayran kaldığı gibi cam üfleyici, “tek başına nefesiyle camı, en becerikli el ile güçlükle başarılabilecek sayısız şekle sokabilir”.

Renkli cam içinde Roma küre parfüm kapları. 1.-2. yüzyıl CE. Kaynağı bilinmiyor. (Pavia Arkeoloji Müzesi, İtalya).
İlgili Yazılar

Tasarımlar

Romalı cam üreticileri (vitriarii) ve cam kesiciler (diatretarii), basit cam kapları oldukça dekoratif parçalara dönüştürmek için çok çeşitli teknikler kullanabiliyordu. Renkli cam eşyalar, gördüğümüz gibi ilk olarak farklı ön cam parçalarının bir araya getirilmesiyle oluşturulmuştur. Bununla birlikte, renksiz camın ilk kez cam üreticisinin repertuarında görünmesi M.S. 1. yüzyılın sonlarında oldu ve Romalı haneler tarafından çok aranan bir hale geldi. Şeffaf cam kullanan en popüler şekillerden biri, oymalı yatay tutacaklara ve bazen asma parşömenlerini ve defne çelenklerini temsil eden oymalı dekoratif kesiklere sahip büyük bir bardaktı. Diğer bir dekoratif teknik, tabakların kenarlarını mimari dekoratif heykelde çok popüler olan “yumurta ve dart” motifiyle süslemekti.

Camı oymalı kalıplara üflemenin üretim yöntemi, seri üretime ve genellikle kalıpta birbirine kaynaştırılmış çok renkli çubuklar ve yüksek kabartmalı desenler kullanılarak oluşturulan başka bir tasarım yelpazesine olanak verdi. Dekoratif kabartmalar M.S. 1. yüzyılda özellikle popüler bir tasarımdı. Küçük parçalar veya sıcak cam izlerini kaba yerleştirerek dekorasyon da eklenebilir ve kabın kendisinin şekli hala sıcakken, örneğin camın şişe boyunlarının tabanında sıkıştırılmasıyla değiştirilebilir. Kulplar genellikle kaplara ayrı ayrı eklenmiştir ve cam işçisinin aletleri arasında kesme makası eksikliği, camın sivriltilip koparılabilmesi için kulp uçlarının katlanmasında belirgindir.

Roma camı iki kulplu kupa. 1.-2. yüzyıl CE. Kaynağı bilinmiyor. (Pavia Arkeoloji Müzesi, İtalya).

Cam ayrıca önceden basılmış tasarımlar da alabilir, ancak hayatta kalan örnekler nadirdir. Aşındırma, kap üzerinde parlak ve donuk kontrastlı alanlar oluşturarak dekorasyon oluşturmak için başka bir teknikti. Altın varak da kullanıldı; İki cam tabakası arasına sıkıştırılan altın, tasarımlar, portreler ve figür sahneleri oluşturmak için ve özellikle fincan ve kaselerin tabanlarında kullanıldı. Teknik ayrıca cam cenaze madalyonlarında da yaygın olarak kullanılmıştır.

Başyapıtlar

Cam üreticileri sanatlarında ustalaştıkça, cam eşyalar her zamankinden daha karmaşık ve tasarımda hırslı hale geldi ve cam artık göz kamaştırıcı sanat eserlerine dönüştürülebildi. Cameolarda görülenlere benzer efektler oluşturmak için mücevher kesme teknikleri kullanıldı. Bu tekniğin belki de en ünlü örneği, Augustus döneminde (M.Ö. 27 – M.S. 14) yapılmış ve Yunan mitolojisinden Peleus ile Thetis’in evliliğini gösteren ‘Portland Vazosu’dur.

Roma cam eşyalarının en güzel örneklerinden biri olan meşhur Portland vazosu. Vazo, Augustus döneminde (MÖ 27 – MS 14) yapıldı ve Yunan mitolojisinden Peleus ve Thetis’in evliliğinin minyatür bir tasvirini oluşturmak için kullanılan mücevher kesme tekniklerini sergiliyor. (British Museum, Londra).

Daha sonra kaplar daha da çarpıcı bir şekilde kesildi ve M.S. 4. yüzyılda, sanat formu son derece oyulmuş diatreta (kafes/retiküle kap) veya kafesli kaplar… Belki de hepsinin en ünlü Roma cam kapları olan Lycurgus Kupası ile zirveye ulaştı. Bu fincanlar, kabın ana gövdesine yalnızca küçük bir gizli cam köprü ile tutturulmuş bir tasarım veya şekil bırakarak, camın kalın katmanlarının oyulmasıyla oluşturuldu ve tüm kabı çevreleyen kafes bezeme işi yaratıldı. Şu anda Londra’daki British Museum’da bulunan Lycurgus Kupası, M.S. 4. yüzyılda yeşil ve kırmızı camdan oyulmuş; Lycurgus efsanesini ve bir asmadaki ölümcül tuzağını tasvir ediyor. Yeşil renkli dekoratif figürler ayrıca arkadan oyularak mümkün olduğunca ince hale getirilerek daha da yarı saydam hale getirildi.

4. yüzyılda yapılan Roma cam eşyalarının en güzel örneklerinden biri olan ünlü Lycurgus kupası. Kupa, figürlerin arkasındaki küçük gizli köprülerle iç yüzeye tutturulmuş yüksek kabartmalı figürler oluşturmak için camın kesildiği diatreta veya kafes-fincan türünün bir örneğidir. Kupa, bir asmanın içinde dolaşan Lycurgus mitini tasvir ettiği için öyle adlandırılmıştır. (British Museum, Londra).

Roma cam endüstrisi, çanak çömlek ve madeni para gibi diğer seri üretim endüstrilerinin ölçeğine hiçbir zaman ulaşmamış olsa da yine de Roma İmparatorluğu’nda nispeten yaygın ve dikkat çekici bir şekilde tekdüze hale geldi. Üretilen cam eşya miktarı, M.S. 15. yüzyılda Venedik camındaki patlamaya kadar eşleştirilemezdi.

Çeviri: Büşra Şenel

Cartwright, Mark. “Roman Glass.” Ancient History Encyclopedia. Ancient History Encyclopedia, 05 Aug 2013.

Kaynak ancient.eu

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More