Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Mansa Musa: Tarihteki En Zengin Adam

Enflasyona göre ayarlandığında Mali hükümdarı I. Mansa Musa’nın servetinin değeri 400 milyar doların üzerindeydi.

0 4.231

İnsanlar; tarihteki en zengin insanları düşündüklerinde, genellikle Rothschilds, Rockefellers veya Carnegies gibi modern çağdaki sanayiciler akıllarına gelir. Muhtemelen bazıları Bill Gates, Carlos Slim veya pek çok zengin Arap şeyhleri gibi günümüzdeki milyarderler olarak adlandırabilir. Bununla birlikte, tarihteki en zengin insan, Mali İmparatorluğu’nun onuncu Mansa’sı olan I. Musa Keita adlı bir Mali hükümdarıdır. (Mansa, ‘sultan’ veya ‘imparator’ gibi bir ünvandır). O kadar zengin ve savurgandı ki harcamalarıyla Mısır ekonomisine nüfuz ederek bozulmasına neden oldu. MS 1280’lerde doğan Mansa Musa, 24 şehri ve çevresini fethederek Mali İmparatorluğunu genişletti. MS 1337 civarında öldüğünde, inanılmayacak kadar büyük bir servetin sahibiydi.

Enflasyona göre ayarlandığında I. Mansa Musa’nın servetinin değeri 400 milyar doların üzerindeydi. İkinci sırada bulunan Rothschild ailesinin ortak serveti belki daha çok bilinebilir, ancak sadece 350 milyar dolar değerindedir. J.D. Rockefeller 340 milyar dolar; Andrew Carnegie, 310 milyar dolar; Muammer Kaddafi 200 milyar dolar; Bill Gates 136 milyar dolar ; Carlos Slim ise 68 milyar dolar değerinde. Başka bir deyişle, bitmek bilmeyen servetleriyle bilinen bu insanların hiçbiri bu Afrika Kralı’nın net değerinin yanından bile geçemez.

Mansa Musa’nın sanatsal resmedilişi

Time Magazine’den Jacob Davidson, “Servetini doğru bir şekilde tahmin etmenin imkanı yok’’ diyor.

İmparator Musa

I. Mansa Musa ilk servetini Batı Afrika’nın altın ve tuz madenlerinden elde etti. Mali İmparatorluğu, Ganalı İmparatorluğu’nun kalıntılarından kuruldu. I. Musa’nın yönetiminin zirvesinde Mali İmparatorluğu günümüz Çad’ın parçaları da dahil olmak üzere, Fildişi Sahilleri, Gambiya, Gine, Gine-Bissau, Mali, Moritanya, Nijer, Nijerya ve Senegal- Batı Afrika boyunca Atlantik Okyanusu’ndan Timbuktu’ya kadar genişledi – 2.000 mil (3218.69 km) ‘nin üzerinde bir imparatorluk.

Birçok şehri doğrudan kendi hükümdarlığı altında birleştirmesinin yanı sıra, Mansa Musa özellikle Timbuktu ve Gao olmak üzere, birçoklarından haraç topladı. Avrupa açlık, veba ve aristokratik savaş belalarından kurtulmak için savaşırken, Afrika krallıkları zenginleşiyorlardı.

Djinguereber Camii, Timbuktu

Mali geleneğine göre, bir kral Mekke’ye hacca giderse (dindar bir müslüman olması zorunluluktu) veya başka bir girişimde bulunduğunda yerine vekilini atardı. Kralın geri dönmemesi durumunda, atanan vekili tahta çıkardı. Gerçekte II. Abubakari Keita  (Musa’nın halefi) Atlantik Okyanusu’nun sınırlarını bulma arayışıyla yola koyuldu ve bir daha ondan haber alınamadı. I. Musa 1312’de tahtı devralmadan önce, II. Abubakari Keita’yı aramak için 2.000 gemi gönderdi. Hiçbiri geri dönmediğinde, herkes I. Musa’nın Mali’nin gerçek imparatoru olduğunu kabul etti.

Mansa Musa’nın Serveti

I. Mansa Musa’nın serveti mirasının sadece bir parçasıydı. Akdeniz ve Batı Afrika kıyıları arasındaki önemli ticaret yollarını kontrol eden Mansa Musa, İslam kültürü ve öğreniminin Batı merkezi olarak Timbuktu şehrini kurdu. Günümüzde halen ayakta olan Djinguereber Camii’ni inşa etmek için Endülüslü bir mimara yaklaşık 440 pound ağırlığında (yaklaşık 200 kg) altın ödedi. Mansa Musa ayrıca İslam dünyasından alimleri ve zanaatkarları cezbetmek amacıyla Timbuktu Üniversitesi’ni kurdu. I. Mansa Musa imparatorluğu içinde, okulları ve camileri finanse ederek kentleşmeyi teşvik etti.

Musa, 1375 yılı Katalan Atlası’ndan, altın madeni bir para ile resmediliyor
İlgili Yazılar

I. Mansa Musa ilk kez 1324’de dünyanın dikkatini ilk kez müslümanların hacılık merkezinde Mekke’ye Hacca gittiğinde üzerine çekti. “Arayıcı’nın Günlüğü” adlı kitabında Afrikalı Müslüman alim Mahmud Kati, Mansa Musa’yı hacca gitmeye teşvik eden olayları anlatıyor.

“Mali-koy Kankan Musa dürüst, dindar ve dinibütün bir sultandı. Hacca gitmesinin sebebi,  eski gelenekleri iyi bilen alim Muhammed Quma tarafından aşağıda belirtildiği üzere, Tanrının merhametinin üzerinde olmasıdır. Mali-koy Kankan Musa’nın, annesi Nana Kankan’ı yanlışlıkla öldürdüğünü söyledi. Bunun için derin pişmanlık ve vicdan azabı duyuyor ve intikamdan korkuyordu. Kefaret olarak, büyük miktarda sadaka olarak para verdi ve bu ömür boyu sürdü. Döneminin Ulemasın’dan birine, bu korkunç suçun cezasını çekmek için ne yapabileceğini sordu, o da bunun üzerine ‘’ Tanrının (Allah’ın) peygamberi ile yardım aramalısın, Tanrı onu kutsasın ve korusun’’ cevabını verdi. Ona sığın, kendini onun korumasına al, senin için Tanrıya aracılık etmesini dile, Tanrı onun aracılığını kabul edecek.’’

( Kati, 1987)

Mansa Musa’nın Ünlü Mekke Haccının Abartılı Harcaması

Mekke’ye giden 4 bin kilometrelik (6437.38 km) hac, akılları karışmış Avrupalıların bile ilgilisini çeken abartılı bir servet gösterisiydi. TED-Ed dersinde Jessica Smith’in belirttiği üzere, ‘’ Bu bütçeyle seyahat etmek değil, o gözün görebildiği kadar uzanan bir kervan getirmişti.’’ Gezi Günlükçüleri( gezi seyyahları) kortejin onbinlerce asker, sivil ve kölelerden oluştuğunu anlatırlar, ipekli giysiler içinde altın asaları olan 500 elçi, bol miktarda altın külçesi taşıyan pek çok deve ve at.

-Mansa Musa, eşi Inari Konte ve 500 kadın kölesiyle birlikte seyahat etti. Yol boyunca Dukurey, Gundam, Direy, Wanko ve Bako da dahil olmak üzere birçok cami inşa etti. Camilerinin çoğu bugün hala ayakta. Ünlü Kahire şehrine ulaştığında, – fakirlere altın tozu vererek,  beraberindekilere yemek almak ve eve götürmek için hediyelik eşya satın alarak – o kadar çok para harcamış ki bu, şehrin kendine gelmesinin yıllar alacak bir aşırı enflasyona neden olduğu söylenir. Medine ve Mekke şehirleri de Mansa Musa’nın harcamalarıyla şiddetli  enflasyon yaşamış. I. Mansa Musa’nın seyahatini tamamlayıp evine Mali’ye dönmesi bir yılı geçmiştir.

Mansa Musa’nın ölümü sırasında Mali İmparatorluğu

Mansa Musa’yı Ününe Kavuşturma (Yeniden)

Mansa Musa’nın Hac ziyaretinin bu dramatik öyküsü, bir çok bilim adamı tarafından unutulmakla birlikte, “Zamanın parçaları ,Altın Kervanları,: Orta Çağ Sahra Afrikasında Sanat, Kültür ve Değişim” adlı seyahat sergisinin bir parçası olarak tekrar gündeme getirildi. Mısır’daki Kahire sultanı ile onun döneminin tasvirleriyle ilişkili lüks eserlerle Hac yolunun izlerini taşıyan sergide o önemli bir kişilik olarak karşımıza çıkıyor. I. Mansa Musa’nın abartılı zenginlikleri, onu, kelimenin tam anlamıyla, kendi tasviri de bulundugu, Orta Çağ Avrupa’sının en önemli dünya haritalarından biri olan 1375 tarihli Katalan Atlası’na dahil etti.

Mansa Musa, 1332-1337 yılları arasında öldü. Babası Hac ziyaretindeyken vekilen yerine hükmeden oğlu Mansa Maghan, tahta geçti.  I. Maghan, amca’sından önce dört yıl boyunca hüküm sürdü, onu Mansa Sulayman izledi. Mali İmparatorluğu Mansa Musa’nın ölümünden yaklaşık bir yüzyıl kadar daha Portekiz yeni ticaret yolları açana kadar varlığını sürdürdü.

Çeviri: İrini Karaca

Kaynak Ancient-Origins

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More