Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Eski Toplumlarda Doğum Ritüelleri: Anne ve Çocuğu Korumak

Antik dönemlerde kötü ruhların doğum yaparken bir kadına saldıracağına inanıldığı için, birçok eski toplumun tapınaklarında kadınları doğumda koruma görevi verilen tanrı ya da tanrıları vardı.

0 4.600

İnsanlık tarihi boyunca, hamilelik ve doğum bir kadın için oldukça tehlikeli dönemlerdi. Genellikle bebek bekleyen annenin ve bebeğinin kötü niyetli doğaüstü güçlere karşı savunmasız olduklarına inanılırdı. Bu nedenle birçok antik medeniyet hem anneyi hem de bebeğini gelecek zararlardan koruduğuna inanılan doğum ritüelleri geliştirmiştir.

Aztek Tanrıçası- Chalchiuhtlicue doğurganlık ile ilişkilidir ve doğumun koruyucusudur

Doğumun Korunmasından Hangi Tanrı/Tanrıçalar Sorumlu?

Antik dönemlerde kötü ruhların doğum yaparken bir kadına saldıracağına inanıldığı için, birçok eski toplumun tapınaklarında kadınları doğumda koruma görevi verilen tanrı ya da tanrıları vardı. Mesela Mısırlıların doğumdan sorumlu iki tane tanrıları vardı. Bunlardan biri vahşi görünümlü cüce tanrı Bes idi. Diğeri ise kedi özelliklerine, sarkık göğüslere ve bit timsah sırtına sahip iki ayaklı bir su aygırı olarak tasvir edilen Tawaret’ti. Her iki tanrı da doğum yapan kadınların korunmasından sorumluydu. Yunanların da doğum için özel bir tanrıları vardı, Eileithyia, fakat Hekate ve Hera’ya da koruma için dua etmeleri olağandı. Hristiyanlık çok tanrılı bir din olmasa da doğum için bir koruyucu, hamile kadınlar için bir ebe, bir aziz vardı- St. Raymond Nonnatus.

Bes, kadınsı meslektaşı Beset ile birlikte, hanelerin özellikle annelerin, çocukların ve doğumların koruyucusu olarak tapınılan Eski bir Mısır tanrısıdır.

Korumayı Güvence Altına Almak İçin Hangi Ritüeller Gerekliydi?

Doğum sırasında korunmak için tanrılara/azizlere dua etmek yeterli değildi. Pek çok eski toplumun doğum sürecinin mümkün olduğunca sorunsuz ilerlemesini sağlamak için yaptıkları ritüelleri vardı. Örneğin Antik Yunan toplumunda doğumhanede bulunan herhangi bir düğümün bir bebeğin doğumunun sihirli engelleri olduğu bu nedenle bu düğümlerin mümkün olduğunca çabuk çözülmesi gerektiğine inanılıyordu. Anglo-Saksonlar kolay bir doğumun ölü bir adamı ve diri birini (muhtemelen annenin kocasıdır) içeren bir dans ritüeli gerçekleştirerek sağlanabileceğine inanıyorlardı. Bebek bekleyen anne, ilk olarak bir tılsım okurken ölü bir adamın mezarı üzerine, daha sonra başka bir tılsım okurken yerde yatan canlı bir adamın üzerine basacaktı.

İlgili Yazılar
Saint Raymond Nonnatus ebe; doğum, çocuk ve hamile kadınların koruyucu azizidir. Saint Raymond Nonnatus Melekler tarafından besleniyor.

Doğumdan Sonra Hangi Ritüeller Gerçekleştirilirdi?

Çocuk doğduktan sonra yapılması gereken başka ritüeller vardı. Bu ritüellerin en önemlilerinden biri bebeğin plasentasını içerirdi. Örneğin Aztekler kız çocukların plasentasını evin bir köşesine gömerlerdi. Öte yandan erkek bebeğin plasentasını düşman topraklarına gömmek üzere bir savaşçıya verirlerdi. Bu, çocuğun güçlü ve cesur bir savaşçı gibi yetişmesini sağlayacaktı. Aynı zamanlarda Avrupa’da ise plasenta yeni doğan bebeğin başının üstüne kem gözleri uzak tutmak için konurdu.

Bir ebenin doğum yapan bir kadına yardımcı olmasını anlatan Eski Roma kabartma oyması

Korumayı Sağlamak İçin Çocuğa Verilen Özel Hediyeler

Çocuğun doğumundan sonra yapılan ritüeller genelde hediyeler içeriyordu. Eski Roma’da bebeklere adları verilirken boyunlarına takılması için bulla adı verilen özel madalyonlar verilirdi. Bu, erkekler için doğumdan dokuz gün, kızlar için de sekiz gün sonradır. Bulla, çocuğu tüm kötülüklerden koruduğuna inanılan bir muska içeriyordu. Erkek çocukları tam bir vatandaş sayılana kadar, kız çocukları da düğün arifelerine kadar bulla’larını takarlardı. Bu nedenle, bulla’nın yanındaki ayar çocukluktan yetişkinliğe geçişi sembolize ediyordu. Ayrıca, bir adam zafer kazandığında kıskanç gözlerden korunmak için bulla’sını tekrardan takabilirdi. İngiltere’de baba olacak birinin eşi doğurmak üzereyken bir peynir edinmesi gerekiyordu. Çocuk doğduktan sonra bu peynir ortasından kesilir odadakilere ve bebeğin ilk ziyaretçilerine verilirdi. Bütün peynir servis edildiğinde geriye sadece içi boş bir halkayı oluşturan kabuk kalırdı. Çocuğun vaftiz günü, çocuk geleceği için iyi şans sağlamak için bu halkadan geçirilirdi.

Eski Roma’da çocuklara doğumdan dokuz gün sonra madalyon gibi takılan muska Bulla

Çeviri: Şeyma Çelik

Kaynak Ancient-Origins

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More