Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Aşk Hayatınızı İyileştirecek Yeni Tanışmalar İçin Tarihten 10 İpucu

Özel birini bulmak zor olabilir. Neyse ki, tarih yardım için burada. İster “birini” arıyor olun, ister gerçek bir Casanova olmak isteyin, bu arkadaşlık ipuçları size yardımcı olacaktır. Yazı içerisinde yer alan tarihten çok hoş aşk hikayeleri sizlere ilham verecek.

0 2.912

Özel birini bulmak zor olabilir. Neyse ki, tarih yardım için burada. İster “birini” arıyor olun, ister gerçek bir Casanova olmak isteyin, bu arkadaşlık ipuçları size yardımcı olacaktır.

10- İncelikli Bir Flört İçin Yelpaze Kullanma

Yelpazeler binlerce yıldır mevcutlar, ancak 18. yüzyıl Avrupa’sında ateşli bir moda aksesuarı oldular. Kadınlar, yelpazenin sadece görünüşten daha fazlası için kullanılabileceğini fark etti ve çok geçmeden, erkek hayranlarıyla flört etmek için gizli bir “yelpaze dili” kullanmaya başladılar.

İletişim kurmak için bir yelpazeyi kullanmanın oldukça sınırlı olabileceği düşünülürken, kadınların bu “dili” öğrenmek için yeterince şanslı olan erkeklere iletebilecekleri 30’dan fazla mesaj vardı. Örneğin, gözleri açık bir yelpazenin arkasına gizlemek, “Seni seviyorum” demekti. Açık yelpazeyi sol elde taşımak konuşma arzusunu ifade ederken sol taraftan yelpazenin döndürülmesi o erkeği izledikleri anlamına gelirdi.

9- Evlilik Pazarında Bir Eş Bulmak

Herodot, Tarihler adlı eserinde Babil köylerinde herkesin, en fakir erkekler ve en çirkin kadınlar da dahil olmak üzere, bir eş bulmasını sağlayan eski bir gelenekten bahsediyor. Erkeklerin yeni karıları için teklif vermek amacıyla evlilik pazarına gidiyorlardı.

Düzenli bir açık arttırma olarak başlardı. En iyi görünen kadınlar, en yüksek tekliflere sahip oldukları için önce gelirdi, çünkü onlar genellikle en zengin erkeklerle evlenirdiler. Açık artırma çirkin, sakat ya da çok yaşlı olarak kabul edilen kadınlara geldiğinde işler değişirdi. Açık arttırmacı, katılımcıları onları eş olarak almaya ikna etmeye çalışırdı. Her teklif daha da düşerdi ve kazanan en düşük teklifi kabul eden adam olurdu. Para, güzel kızların açık arttırmasından elde edilen kardan ödeniyordu. Bu şekilde, her kadın bir koca bulurdu ve fakir çiftler de bir çeyiz kazanırdı.

Pazar herkese açık, hatta diğer köylerden insanlara da açık olurdu. Babaların kızlarını istedikleri insanlarla evlendirmelerine izin verilmezdi ve istekliler evlenme niyetlerini garanti edecek bir destekçi sağlamak zorunda kalırdılar. İşler yolunda gitmezse her satışın para iadesi vardı.

8- Gizli Bir Dil Kullanma

Gizlilik her zaman yeni âşıklar için bir sorun olmuştur. Eski günlerde çifte kumruların, evlenmeden önce komik bir duruma düşmekten kaçınırlardı ve ebeveynlerinin dikkatli bakışlarından kaçmaları daha da zordu. Ebeveynlerinin odasında dahi birbirlerine tatlı sözler söylemeye devam etmenin akıllıca bir yolu olarak Mors kodunu öğrenmişlerdi.

Bu taktik, Thomas Edison’un ikinci karısı Mina Miller’ı tavlamaya çalıştığı stratejiden geliyor. Çift, Edison’un ilk karısı Mary’nin ölümünden kısa bir süre sonra tanıştı. Mina’nın babası Lewis Miller da ünlü bir mucitti. İlk ön monteli biçerdöver geliştirmişti.

Mina’nın Thomas ile ilişkisi başladığı sırada 20 yaşında olmasına ve Edison’un da 39 yaşında olmasına rağmen, ikisi de hala Mina’nın ebeveynlerinin ona olan şefkat gösterilerine karşı ihtiyatlıydı. Bu yüzden, Edison ona Mors kodunu öğretti ve kullanmayı önerdi.

7- Eşin Ailesi Önünde Sarhoş Olma

Sevdiklerinizin anne-babalarını etkilemek günümüzde bu kadar önemli olmayabilir, ancak bu eskiden hayati önem taşıyordu, çünkü tarihsel olarak, gelin babasının evlenme iznine ihtiyaç duyuluyordu. Bu sebeple, eşin ailesinin huzuruna sarhoş çıkmamak iyi bir öneri olabilir.

Kimse bunu Attikalı Hippocleides’ten daha iyi bilemez. M.Ö. 6. yüzyılda, Sicilya tiranı Cleisthenes’in kızı Agariste ile evlenmek istedi. O ise sadece bir başlık parası kabul etmek yerine, en iyi talibi bulmak için bir yarışma düzenledi. Çağrısı, Yunan dünyasındaki en uygun 12 bekâr tarafından yanıtlandı.

Talipliler, savaş arabası yarışları ve güreşler gibi zorlu karşılaşmalarda kendilerini kanıtladılar. Yarışma sonunda, Cleisthenes’in kızını evlendirmek için favorisi Hippocleides oldu. Ancak, taliplilerin verdiği bir şeref ziyafetinde Hippocleides çok sarhoş oldu ve bir aptal gibi davranmaya başladı. Öyle ki, amuda kalktı ve müzikle birlikte bacaklarını havaya kaldırıp tepinmeye başladı. Öfkelenen Cleisthenes, Hippocleides’e “karısıyla dans ettiğini” söyledi. Agariste yerine Megacles ile evlendi.

6- Pratik Olma

Bazen pratik yönünüzü göstererek daha iyi sonuçlar elde edersiniz. Bu, söyleyebildiğimiz kadarıyla, süslü kurban ritüellerinden ve karmaşık seremonilerden uzaklaşan eski Mısırlılardan öğrenebileceğimiz bir ders. Bir kadın eşyalarını ailesinin evinden bir adamın evine taşıdıysa, evlendikleri anlamına gelirdi. Tipik olarak, kocanın ve karının babaları arasında, bir ayrılma durumunda kimin neyi aldığını ana hatlarıyla anlatan bir evlilik öncesi anlaşması vardı.

Boşanmalar, özellikle bu dönem için doğrudan bir mesele gibi görünüyordu. Çiftlerin yaşam için (ve ötesinde) birlikte kalması bekleniyordu, ancak bir boşanma durumunda, eşyalarını bölüyorlardı ve çocuklar anne ile birlikte gidiyordu. Bu, ağır cezalar taşıyan (hatta ölüm) zina durumunda geçerli değildi.

Hiçbir pratik, bir evlilikte aşk ya da romantizme yer olmadığını söyleyemez. Vezir Ptahhotep, Ptahhotep’in Vecizeleri eserini, yeni nesillere aktarılacak bir bilgelik koleksiyonu olarak yazdı. Kocalara, “karılarını sevmelerini, onları beslemelerini, onları iyi giydirmelerini ve onları mutlu etmelerini” tavsiye ediyordu.

İlgili Yazılar

5- Birlikte Kaliteli Zaman Geçirme

Tarih, bir erkeğin dışarı çıkıp bir şeyler yaptığında, kadının yerinin evi olduğunu açıkça göstermekten hiç çekinmedi. Ancak, Cermen kadınlar savaş sırasında bile yerlerinin kocalarının yanı olduğuna inanıyordu. Erkeklerini çatışmadan çatışmaya takip ediyorlardı. Erkeklerini besliyor ve yaralıları tedavi etme gibi görevleri yerine getiriyorlardı, ancak ihtiyaç duyulduğunda silah kuşanmaya tereddüt etmiyorlardı.

Plutarch, Roma lejyonlarının bir Cermen kampına girişini, kılıç ve baltalar kullanan kadınlar tarafından, yaralar ve kesikler içinde “mutlak bir çözülmeyle” geri püskürtüldüklerini ve çekildiklerini yazıyor. Bu tür bir direniş, hem Cermen erkekleri hem de Cermen kadınlarının birlikte yer aldığı savaş olup Latince felaket anlamında kullanılan foku Teutonicus deyiminin yayılmasına yol açtı. Cermen kadınların iffeti ve bağlılığı tarihçiler tarafından belirtilen başka bir özellikti. Cermenler, M.Ö. 102’de, Aquae Sextiae Savaşı’nda Romalılar tarafından adeta yeryüzünden silindi. Valerius Maximus, kadınların cariye olmak yerine Vesta’nın kutsal hizmetkârları olmayı dilediklerini yazıyor. Talepleri reddedildiğinde ise topluca intihar ettiler.

4- Bir Şişeden Aşk Ummak

Özel bir kişiyi tavlamayı başaramayan kişiler, bir aşk iksiri olan küçük bir kimyasal yardıma başvururlardı. Her kültürün, libidoyu artırma, insanları âşık etme, hatta iktidarsızlığı iyileştirme anlamına gelen kendi yiyecek veya içeceği veya davranış biçimleri vardır. Bunun için geçerli nedenler vardı: Afrodizyaklarda kullanılan bazı içerikler gerçekten olumlu etkilere sahiptir. İşe yaramayacak olsa bile, plasebo etkisinin gücü sayesinde bazı iyileşmelere neden olabilir.

Albertus Magnus, bitkiler ve hayvanlar üzerine yazılan bir ortaçağ kitabında, pırasa ve solucanla karıştırılmış, yiyecekler üzerine serpilen bir deniz salyangozu karışımının, bir erkekle karısı arasındaki sevgiyi güçlendirebileceği konusunda bilgiler verir. Aynı zamanda bizi bir süs havuzuna atılan aynı karışımın balıkları öldüreceği konusunda da uyarır.

Kadife çiçekleri, Orta Çağ döneminde popüler bir malzemedir ve birçok aşk iksiri içinde kullanılmıştır. Bazı Kızılderili kabileleri hasekiküpesini tercih etti. Tatula, Hindistan’ın bazı bölgelerinde kullanılan oldukça tehlikeli ve zehirli bir bitkidir ve itüzümü ailesinin bir parçasıdır.

3- Hislerini Yazıya Dökmek

Bazı insanlar kendilerini ifade etmekte zorlanabilirler ve duygularını bir aşk şiiri ile ifade uygun bulurlar. İlham için, tarihin en romantik uygarlığına dönüşebilirler: Vikingler.

Vikinglerin tamamen yağmacı olduğunu düşünebiliriz, fakat şiirleri ve destanları, gerçek aşk hikâyeleriyle doludur, özellikle de çiftleri ölüme kadar takip eden aşk. Njal Destanı, bir örnektir. Njal’in karısına af teklif edilir, ancak evlendiklerinde verdiği sözü tutmak için onun yanında ölmeyi seçer.

Gesta Donarum’da, Saxo Grammaticus, Hagbaror’un asılmadan önce söylediği tutkulu şarkısını kaydetmiştir ve karısının kendisini öldürdüğünü öğrendikten sonra, öbür dünyada birlikte olabilirler: “Böylece etrafımı saran bağların boğazımı sıkmasına izin verin; nihai acı, sadece sevinçle birlikte gelecektir, çünkü belli bir umut, yenilenmiş aşkın kalıntılarıdır.

Destanlar karı koca arasındaki sevgiyi yüceltirken, evlenmemiş bir kızın kur yapmasını düpedüz tehlikeli addederdi. Yazarın bir kız hakkında yazdığı ve şüphe duyulmayacak bir bilgi sahibi olduğunu gösteren şaibeli şiirler yazması, onun şerefini büyük ölçüde lekelemekte ve bir eş olarak değerini azaltmaktaydı. Bu pratikler ölümle sonuçlanabilir, çünkü kızın babası veya erkek kardeşleri onun adını savunmak zorunda kalabilirlerdi.

2- Hediye Alışverişi

Birisinin dikkatini çekmenin en iyi yollarından biri, düşünülerek alınmış bir armağandır. Tarih boyunca, mal varlığı neredeyse her zaman evliliğin kalbi olmuştur. Bazı kültürlerin bir başlık parası ya da gelin bedeli vardı: Damat gelecekteki eşinin ailesine para, toprak ya da belli bir miktar servet ödemek zorunda kaldı. Diğer kültürlerde ise çeyizler vardı: Gelin babasının damadın ailesine katkıda bulunması gerekiyordu.

Evlilik alışverişi sevgiyi biraz azaltırken sevgililer arasındaki hediyeleşme, evlilik taahhüdü olmasa bile, daha yaygın ve daha şehvetli idi. Rönesans İtalya’sı, bu tür hediye alışverişlerinin yaygın olduğu bir dönemdi. Genç kadınlara dokuma kemerler ve kuşaklar verilirdi, genellikle doğurganlık ile ilişkili oldukları için kışkırtıcı ya da romantik görünümleri vardı. Broşlar, penyeler ve taraklar da hediye etmek için sık tercih edildi.

1- Anatomisini Öğrenmek İçin Bir Kadını İncelemek

Bu yararlı ipucu 19. yüzyıl Fransız romancı Honore de Balzac’tan geliyor. Daha az bilinen eserlerinden biri, sevgi dolu, başarılı bir evliliğin sırlarını ortaya çıkaran Evlilik Fizyolojisi adlı bir tezdi. Kitapta sunulan yararlı tavsiyelerin çoğu arasında Balzac, evliliğin bir bilim olduğunu ve bir erkeğin, evlenmeden en az bir kadını kesmesi gerektiği konusunda uyarıyor.

Balzac, hepimizin belli bir miktarda enerjiye sahip olduğuna inanıyordu. Çoğu erkek bu enerjiyi kendiişleri için kullansa da, kadınlar onlarınkiyle ne yapacağını bilmiyordu. Bu nedenle, erkeğin sürekli çalışarak eşinden başka işlerle uğraşması tavsiye edilir, böylece onların tutkularının ya da kaprislerinin avı olmayacaktır. Balzac ayrıca, bazı nedenlerden dolayı kadınların sadece su içmeleri konusunda erkekleri uyarır. Bordo şarabıyla hafifçe sulandırılmasını tavsiye eder.

Evliliğe karşı olan keskin görüşlerine rağmen, Balzac 50 yaşında evlendi. Bu, Evlilik Fizyolojisi‘ni yazmasından 20 yıl sonra oldu. Beş ay sonra öldü.

Çeviren: Bünyamin TAN

Kaynak Listverse

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More