Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

En Çılgın 10 İlacın Doğuş Hikayesi

Devrim yapan ilaçların ve tedavilerin keşfi bazen beklenmedik bir şeyi fark etme, başka bir şey aramak veya sadece saf şanstır. Bunların birkaçını sizler için araştırdık.

Viagra'nın bulunuşu
0 5.675

ABD ilaç endüstrisinin tahmini değeri 2016 yılında 446 milyar dolardı. Aslında çalışan başına harcanan araştırma ve geliştirme miktarı diğer hiçbir endüstri ile örtüşmemektedir. Buna rağmen, devrim yapan ilaçların ve tedavilerin keşfi bazen beklenmedik bir şeyi fark etme, başka bir şey aramak veya sadece saf şanstır.

10- Klorambusil

Chlorambucil (Klorambusil) ilk olarak FDA(1) tarafından onaylanan bir anti-lösemi ilacıdır. Lösemi, kan hücrelerinde oluşan ve 15 yaşının altındaki bireylerde önde gelen kanser çeşitlerinden biridir.Bu ilacın kökeni ise, I. Dünya Savaşında savaş alanı olarak kullanılan yerlerdehardal gazı kullanımına uzanmaktadır.

Savaş bittikten yıllar sonra, II. Dünya Savaşı tehdidi altında, Yale’deki araştırmacılar, gaza maruz kalmış askerlerin garip bir şekilde düşük beyaz kan hücresi sayımlarının olduğunu fark ettikleri zaman hardal gazı zehirlenmesine karşı tedavi arayışları içerisinde girdiler.

Ve bu da, nitrojen hardal bazlı bileşiklerin lösemi tedavisinde de, mutasyona uğramış ve kanserli beyaz kan hücrelerini öldürme ve daha fazla tümör bölünmesini önlemek için de kullanılabileceği keşfine yol açmıştır. Daha fazla araştırma da  bugün halen daha bu tür kanser çeşitlerinin tedavisinde kullanılan klorambusilin geliştirilmesine kadar gitmiştir.

(1) U.S. Food and Drug Administration (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi)

Antik Dönemin En Etkili 10 Ağrı Kesicisi

9- Viagra

Viagra’nın dünya çapında çok kullanılan ve takdir edilen bir farmasötik keşif olduğuna hiç şüphe yoktur. Popülerliği, özellikle Hollywood olmak üzere, pop kültüründe yaygın kullanımından kaynaklanmaktadır.

Ancak, keşif hikayesi biraz daha gölgede kalmıştır. Keşfi, İngiltere’de küçük bir Gal kasabası olan Merthyr Tydfil’de başlamıştır. Yeni bir anjin önleme ilacı test eden bilim adamları, gönüllülerden beklenmedik bir etkiyle raporlar almışlardı.[2]

Erkek katılımcılar daha sık ereksiyon yaşamaya başlamışlardı. Daha sonraki araştırmalar bunun nedeninin gerçekten de anjin ilacı olduğunu belirlemişler ve böylece ‘’küçük mavi hap’’ doğmuştu.

1998’de erektil disfonksiyon için ilk ağız tedavisi olarak pazarlanmıştı. Şimdi, 20 yıl sonra dünyada en çok reçeteye yazdırılan ilaçlardan biri haline gelmiştir.

Eskiçağda Tıp Uygulamaları Yazılarımıza Buradan Ulaşabilirsiniz

8- Botoks

Hemen hemen herkes Botoks’u ve sayısız ünlüyü yüz ifadelerinden yoksun bırakan,  onun pek de ünlü olmayan yüz-dondurucu etkisini duymuştur. Ancak ilacın şaşırtıcı kökenini bilenler daha azdır. Botoks aslında botulinum toksininin botulizme neden olan saflaştırılmış bir formundan yapılan bir nörotoksindir.

İlk olarak, özellikle göz kapağı veya vokal kord spazmlarından muzdarip insanlar için, vücutta kas spazmlarını önleyen bir ilaç olarak kullanılmıştır. Ancak, göz çevresindeki kullanımı beklenmedik bazı etkilere yol açmıştı. İlaç, daha sonra yüzdeki kırışıklıkları azaltmak ve cildi pürüzsüzleştirmek için kozmetik cerrahide kullanılmasına götürecek kaş çevresindeki kırışıklıkları azaltmaya başlamıştı.

Bu tedavinin hızlıca gelişen evrimi, Botoks kozmetik cerrahisini ABD’de yedi milyondan fazla prosedürüyle en popüler tıbbi tedavilerden biri haline dönüştürmüştür.[3]

Araştırma Listelerimizin Tamamına Buradan Ulaşabilirsiniz

7- Çiçek Aşısı

18.yüzyılın sonlarına doğru Edward Jenner çiçek aşısının geliştirilmesine önemli katkılarda bulunmuştur. Çiçek hastalığı, yüksek ölüm oranı ve hayatta kalanların yüzünü kaplayan yaralardan dolayı en çok korkulan hastalıklardan biriydi.

Jenner’den önce, tek koruyucu önlem, hastalığı geçiren birinden alınan püstül materyalini kullanarak yapılan variolasyon (inokülasyon) uygulamasıdır. Variolasyon daha az ciddi bir duruma yol açsa da yine de ölümle sonuçlanabilmekteydi.[4]

Bununla birlikte, İngiltere’nin kırsal kesiminde küçük kasaba uygulamasında, Jenner, daha az ciddi olan sığır çiçek hastalığına yakalanmış sütçü kızların çiçek hastalığına yakalanmadığını fark etmişti. Bu daha az zararlı bir virüse sahip enfeksiyon fikri, aşılamanın gelişmesine yol açmıştır. (Vacca, Latince’de ‘’inek’’ anlamına gelmektedir.)

Çiçek aşısının geliştirilmesinin önemi küçümsenemez. 1980 yılında Dünya Sağlık Örgütü, bir zamanlar korkulan bu hastalığın resmi olarak ortadan kaldırıldığını ilan ederek çiçek hastalığı bu statüye kavuşan ilk ve tek hastalık olmuştur.

Çiçek Hastalığının Antik Kökenlerini Okumak İçin Tıklayınız

Tarihte Kullanılan 10 Şaşırtıcı Afrodizyak

6- Lithium

Bipolar bozukluğun tedavisi (eskiden manik depresyon olarak bilinmekteydi), tarih boyunca büyük ölçüde değişikliğe uğramıştır. Ne yazık ki, 20. yüzyılın sonlarına kadar, hastalar çoğu kez iltica ile sınırlı kalmaktaydı. Ancak, 1948 yılında, Avustralyalı psikiyatrist Dr. John Cade lityum tuzlarını kullanarak çığır açan bir tedavi geliştirmiştir.

Bu keşif, üre ve mani arasında bir bağlantının var olduğu, yanlış tarihsel bir inancı test etmekten gelmişti. Cade, hastalardan idrar toplayarak ve onları kendi mutfak buzdolabında saklayarak canlı kobaylara enjekte ederek biraz alışılmışın dışında bir yaklaşım sergilemişti.

Zamanla, ürik asidi, fazla çözünür olduğu için liyonyum üre kullanarak kobaylara enjekte etmeye başladı. Lityum tuzu hayvanların rahatlamasını sağladı, bu yüzden Cade daha sonra kendisi üzerinde denedi ve benzer sonuçlara ulaşmıştı.[5] Çalışmaları, bipolar bozukluğun şu anki önde gelen tedavisine yol açtı.

Antikçağlardan Günümüze Sapkın Seks Tarihinden 10 Kesit – 1. Bölüm

İlgili Yazılar

5- Penisilin

Birçok kişi 1928’de Alexander Fleming’in penisilin keşfini duymuş olsa da, çok azı pensilini ilaç olarak geliştiren Ernst Chain ve Howard Florey’in hikayesini çok az biliyor. Her üç adam da 1945’te pensilin üzerine çalışmaları nedeniyle Tıpta Nobel Ödülü’nü paylaşmışlardır.

Chain Florey, 1930’lu yıllarda Oxford Üniversitesinde, antibakteriyel maddeler üzerine çalışırken ekibi ile Flemin’in penisilin üzerindeki çalışmalarını araştırmaya başlamış ve enfeksiyonları tedavi etmek için penisilin küfünü seri üretmeye yönelik bir plan geliştirmişti.

Kullandıkları yöntemler, eski mandıra ekipmanlarının ve hatta Marmite’nin bir büyüme ortamı olarak kullanılmasını içermekteydi. Eskiden tercih edilmiş bir yöntem olarak, klinik deneylere başlamak için yeterince başarılı olan kantaluplar kullanılmıştır.

İki adamın çabaları ABD silahlı kuvvetleri tarafından fark edilmişti. II. Dünya Savaşı sırasında ordu, penisilinin savaş yaralarını enfeksiyonlara karşı tedavi etme potansiyeli olduğunu fark etmiş ve D-günlük iniş için ilacın seri üretimine başlamıştı. Penisilin, savaş sırasında ve sonrasında sayısız hayatı kurtarmaya devam etti.[6]

4- LSD

Lysergic acid diethylamide (LSD), kullananlara yoğun halüsinojenik deneyimlere neden olabilen bir Program I psikoaktif maddedir. Normalde kendisine ilaç olarak bakılmaz. Ancak son zamanlarda travma sonrası stres bozukluğunun tedavisinde umut vaat etmeye başlamıştır.

LSD ilk olarak 1938’de kan dolaşımını uyaracak bir ilacın arayışında iken İsviçreli kimyager Albert Hofmann tarafından sentezlenmiştir. Ancak hiçbir sonuç alınamaması üzerine beş yıl boyunca kenara bırakılmıştı.

1943 yılında yeniden sentezlenmesi üzerine, Hofmann, parmak uçlarından kazara küçük bir miktar almış ve onun ‘’fantastik resimlerin kesintisiz akışı, yoğun sıradışı şekiller, renklerin sürekli değişen oyunu,’’  olarak tanımladığı bir deneyime götürmüştür.[7]

Üç gün sonra, 19 Nisan’da Hofmann, bilinçli olarak ilaçtan daha büyük bir doz almış ve LSD hayranları tarafından Bisiklet Günü olarak bilinen deneyimi yaşamıştı (Hofmann’ın ”gezisi” sırasında eve dönmek için kullandığı ulaşım tarzından sonra adını almıştır). Bununla beraber LSD doğmuş ve 1960’larda ‘’çiçek gücü’’ hareketinin bir sembolü olarak popüler olmuştur. İlaç bugün halen daha kullanılmaktadır.

Eski Mısır’a Ait Son Zamanlarda Açığa Çıkarılmış En İyi 10 Keşif – 1. Bölüm

3- Disulfiram

Daha çok Antabuse olarak pazarlanan disülfiram, alkol bağımlılığını azaltmak için kullanılmaktadır. İlaç, mide bulantısı ve artan kalp atışına neden olan alkol ile reaksiyona girer. Yani alkol tüketiminden caydırmak amaçlıdır.

İki Danimarkalı tıp araştırmacısı, Jens Hald ve Erik Jacobsen, bu ilacı antiparaziter olarak test etmişlerdi. Her biri, yan etkileri tespit etmek için küçük örnekleri denemeye karar vermiş, daha sonra, iş sonrası bir kokteyl partisinde, bu karar bu büyük bir hataya dönüşmüştü.

Az miktarda alkol aldıktan sonra, her ikisi de hızla şiddetli bir şekilde hastalanmışlardı. Bu durum onları iki olayın birbirine bağlı olduğunu ve antiparaziterlerinin başka bir kullanımı olabileceği sonucuna götürmüştür.

İlginç bir şekilde, bu ilaca yönelik daha fazla araştırma yapılması üzerine, lastik sektöründe çalışanların bir süredir bu bağlantıyı zaten bildiği fark edilmiştir. Kauçuk üretiminde benzer kimyasalları kullananlarda alkolle aynı tepki türü gözlemlenmiş, ancak ikisi arasında henüz bir bağlantı kurulamamıştır.

Dünyadaki En Eski İçkiler Yazımızı Mutlaka Okumalısınız

2- Cisplatin

Cisplatin testis kanserlerinin tedavisinde kullanılır. Aslında, bu tip kanser vakalarının yüzde 90’a kadar iyileşebileceği tahmin edilmektedir.

1960’lı yıllarda ABD’li kimyager Barnett Rosenberg tarafından ilacın antikanser özelliklerinin keşfi aslında tesadüfen gerçekleşmişti. Rosenberg, E. coli üzerindeki güçlü elektrik alanlarının etkisine dayanan bir hipotezi test ederken bakteri hücrelerinin bölünmesini engellenebildiğini fark etmiştir.[9]

Rosenberg, elektrik akımı yerine platin elektrotların kullanımının bu etkiye neden olduğunu keşfetmişti. İlk olarak 1840’larda ayrılan “Peyrone kloriti” olarak bilinen bir kimyasal sentezlemişti. Ancak kanserin tedavisinde kullanımı henüz gerçekleştirilmemişti.

1960’lardaki bu ilk gelişmeden beri, cisplatin dünya çapında önde gelen antikanser ilaçlarından biri haline gelmiştir.

Devlerin Yaşamış Olduğunu Gösteren 6 Muhteşem Kanıt Parçası

1- Warfarin

Warfarin dünyadaki en popüler antikanser ilaç haline gelmeden önce ölü sığır ve  kemirgenler ile ve bir başarısızla sonuçlanan intihar girişimi ile başlamıştı. İngiltere’de yetişkinlerin yüzde 1 kadarı tarafından kullanılmaktadır.

1920’ler sırasında kuzey ABD ve Kanada, bolca kanaması olan ölüm döşeğinde sığır salgını yaşamıştı. Soruşturmada, sorunun, tatlı yoncadan yapılan küflü silajdan yemiş sığırlardan kaynaklandığı tespit edilmiş ve bu vaka da böylece kapanmıştı.

Daha sonra, 1940’larda Karl Link ve Wisconsin’deki öğrencisi Harold Campbell, tatlı yoncadaki antikoagülan özelliklerden sorumlu olan bileşimi ayırmışlardır. Bu da, 1948’de fare zehiri olarak lisanslanan varfarin’e dönüşmüştü. Sıçanlarda büyük miktarda iç kanamaya neden olmuştu.[10]

Şimdi, varfarinin en popüler kullanımı kan pıhtılarının neden olduğu felç gibi hastalıkların önlenmesi ve tedavisindedir. ABD askeri personelinin başarısız intihar girişimi, varfarin’in ölümcül olmayan bir şekilde kullanılabileceğini gösterdikten sonra, ilaç, 1954 yılına kadar insanlarda kullanılmak üzere lisanslandırılmamıştı.

İlginç olan ise ilk kullananlardan biri  Başkan Dwight D. Eisenhower idi.

Fahişeliğin Ve Fuhuşun Tarihsel Gelişiminde 10 Kilit Olay – Bölüm 1

Çeviri: Gülnihal Kafadar

Kaynak Listverse

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More