Antik Dönem İnsanları Tarafından Kaldırılmış Yeryüzündeki En Büyük Taşlar
Modern teknolojinin yardımı olmadan antik toplumlar hayal edilemez olanı, yani bin tondan daha ağır gelen kocaman taşları hareket ettirmeyi, başardı. Peki, bunu nasıl yaptılar?
Tüm dünyada 1000 tondan daha ağır gelmesine rağmen geçmişte antik uygarlıklar tarafından bir yerden bir yere taşınmış kocaman taşlar buluruz. Modern teknolojinin yardımı olmadan antik toplumlar hayal edilemez olanı, yani bin tondan daha ağır gelen kocaman taşları hareket ettirmeyi, başardı. Peki, bunu nasıl yaptılar? Tamamen insan gücüyle mi yaptılar? Veya bazı yazarların ileri sürdüğü gibi, atalarımızın bu inanılmaz beceriyi gösterebilmeleri için kayıp teknolojiler kullanmış olması mümkün mü? Eğer antik sitelere bakarsak, atalarımızın birkaç tondan birkaç yüz tona kadar ağırlıkları değişen taşlarla inanılmaz büyüklükte tapınaklar inşa ettiğini görürüz. Tekerlek, makara gibi teknolojilere sahip olmayan bu insanların bu taşları kaldırmalarının imkansız olduğunu düşünürsek, köle gücü ve ulaşımı hesaba katmak her şeyi tamamen açıklamaya yetmeyecektir.
Ramesseum
Mısır’da birbirinden muhteşem antik siteler görürüz. Ramesseum aralarından en büyüleyici olanı olabilir. Günümüze bu görkemli heykelden sadece gövdenin temelinin kalıntıları kalmıştır. Uzmanlar Ramesseum’un neredeyse 1000 ton olduğunu hesapladılar. Daha da ilginci, iri kayaların 200 kilometreden de uzakta bir yerden – Asvan’dan şu an bulunduğu yer olan Teb’e – taşındığı düşünülüyor. İnsanlar tarafından taşınmış en büyük taşlardan biri olarak görülüyor. Antik Mısırlıların bunu nasıl yaptığı ise hala bir gizem.
Memnon’un Heykeli
Mısır’da bir başka inanılmaz başarı görüyoruz. Memnon Heykeli her birinin tek bir taştan oyulduğu söylenen iki devasa heykelden oluşur. Heykeller kış gündönümüne doğru yöneltilmiştir. “A Book of Marvels” kitabının yazarı R.T. Gould’a göre heykellerin toplam ağırlığı 1200 ton. Garip kısmı ise Nil Nehrini kullanmadan heykellerin 600 kilometre uzaklıktan kara yolu ile Teb’e taşınmış olması.
Baalbek’teki Temel Taşları
Başka bir büyüleyici antik site – benim de en sevdiğim – Lübnan’da bulunmaktadır. Antik şehir Baalbek’te, Jüpiter’in Tapınağında; 19 metre uzunluğunda, 4 metre yüksekliğinde ve 4 metre genişliğinde üç taştan oluşan Trilithon’u görürüz. Taşların kristalin kireçtaşından yontulmuş olduğuna inanılıyor. Şu an durdukları yere taşınmadan önce taşların 1000’den 1200 ton ağırlığına kadar geldiğine inanılıyor. Nasıl olduysa bir kilometre taşındılar. Taşlar sonrasında tapınağın duvarına daha iyi otursunlar diye daha küçük boyutlara getirildiler. Antik zamanlarda bu taşların nasıl bir yerden bir yere götürüldüğü ise hala derin bir gizem.
Batı Taşı
Kudüs’te Batı Duvarı’nın alt kısmını oluşturan devasa bir blok olan Batı Taşı antik zamanlarda yerleştirilmiş başka bir kaya parçası. Tahminen 570 ton gelen bu taş, yeryüzü üzerinde bulunan en geniş inşa bloklarından biri olarak sayılıyor.
Büyük Dikilitaş, Kral Ezana’nın Dikilitaşı ve Aksum’un Dikilitaşı
Etiyopya’da bu anıt yapı deliliklerinin kanıtlarından daha çok görüyüruz. Büyük Dikilitaş, Kral Ezana’nın Dikilitaşı ve Aksum’un Dikilitaşı sırayla 520 ton, 170 ton ve 160 ton ağırlığında. Bu dikilitaşlar orijinal yerlerinden tam 4 kilometre uzağa taşındı. Bunun nasıl başarıldığı ise büyük bir muamma.
Çeviri: Sena Yılmazkarasu
Güzel bir yazı. Elinize, kaleminize sağlık…***