Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Romalıların İlginç Lupercalia Festivali

Lupercalia Festivali, Romalılar için temizlenme, arınma ayı olan şubat ayında, Roma'daki Palatine Tepesi dolaylarında gerçekleşirdi. Festivalin en önemli müsabakası, iki çıplak genç arasında yapılan alışılmadık yarıştı.

0 2.107

Lupercalia Festivali, Romalılar için temizlenme, arınma ayı olan şubat ayında, Roma’daki Palatine Tepesi dolaylarında gerçekleşirdi. Festivalin en önemli müsabakası, iki çıplak genç arasında yapılan alışılmadık yarıştı. Gençler koşarken kırbaçlarıyla seyircilere vururlardı. Bu ilginç festivalin başlangıcı bilinmemekle birlikte, köklerinin bereket ihtiyacına ve Roma’nın kuruluşuna dayandığı görülmektedir.

Lupercalia Ayini

Lupercalia, Şubat’ın 15’inde kutlanırdı. Antik ve kökeni belirsiz olan bu festivalin merkezi Roma şehriydi.

Lupercalia törenleri Palatine Tepesi’nin altındaki bir mağara olan Lupercal ‘da başlardı. Rahiplerin, bir keçi ile bir köpeği kurban edip, dökülen kanlarla Luperci adı verilen iki çıplak genci takdis etmeleriyle etkinlikler başlardı. Sözkonusu takdis töreninin her aşaması, uzun zamandır görülmeyen bir önem taşırdı. Gençlerin, kanla kaplandıktan sonra törensel bir kahkaha atması beklenirdi. Ancak ondan sonra süte batırılmış bir yün parçasıyla bedenlerindeki fazla kanı temizlemeleri mümkündü.

Lupercalia festivali. Andreas Camasei, c1635

Daha sonra Luperci’ler kurban edilen keçinin derisinden yapılma kuşaklara bürünürdü. Hayvanın derisinden kalanlar ziyan edilmez ve gençler mağaradan çıkmadan hemen önce kayış olarak onlara sunulurdu. Luperci ‘ler buradan hareketle Palatine etrafında yarışarak Roma sokaklarına dalarlardı. Bu etkinlik, çoğu kadınlardan oluşan izleyici kalabalığını cezbederdi. Kadınlar, kalabalığın önlerine yetişmek için çabalar, böylece yarışan gençler keçi derisinden kamçılarıyla onlara vurabilirlerdi.

Lupercalia’nın ilk ne zaman kutlandığı tam olarak bilinmiyor. Bununla birlikte, en son MS 494’te Roma’da kutlandığını biliyoruz. Daha sonra bu festival Papa I. Gelasius tarafından yasaklandı ve 15 Şubat günü de Kutsal Meryem’in arınma yortusu olarak ilan edildi.

Roma Bereket Festivali

Lupercalia’nın kökenleri belirsiz olmakla birlikte, bahar aylarındaki ilk canlanışla ilişkili bir bereket festivali olduğu görülür. Romalılar aslen, daha sonra şehirleri olacak olan yedi tepenin üzerinde sürülerini otlatan çobanlardı. Ovid, Lupercalia’nın köklerinin bu erken dönem kır hayatına ait zamanlara uzandığını ve sürülerin tanrısı rolündeki Tanrı Faunus’a adanmış bir festival olduğunu düşünüyor.

İlgili Yazılar
Luperci’lerin takdis edilmesi. Bologna’daki Palazzo Magnani’nin salonundaki bacanın üzerinde yer alan bir freskten alıntı. Annibale Carracci tarafından. Onaltıncı yüzyıl.

Bununla birlikte, luperci ‘lerin dişi seyircilere vurması olayı, festival ile insan doğurganlığı arasında açıkça bir bağlantı olduğunu gösteriyor. Çünkü, kendilerini Luperci ‘lerin ve kamçılarının önlerine atanlar genellikle hamile kalmak istiyorlardı. Kamçı şaplağının bebek oluşumunu sağlayacağına inanılırdı.

Üremeyi sağlamak için kadınlara şaplak atma geleneği Romulus zamanlarına uzanır. Sabine kadınlarının kaçırılmasından sonra Romalılar, evliliklerinin çocuk doğumlarıyla sonuçlanmasını garantilemek istediler. Böylece rahipler, kutsal korusu içerisindeki tanrıça Juno’ya danıştılar. İşte o zaman, bereket ve doğum tanrıçası Juno, söylenenlere göre, keçi derisinden kayışlarla yapılan ayini teşvik etmelerini salık vermiştir.

Romulus, Remus ve Lupercal Mağarası

Ovid’e göre, Romulus ve Remus ilk Luperci ‘ler olarak seçilmişlerdi. Şair aynı zamanda, takip eden tüm Luperci ‘lerin çıplak yarışmasının neden geleneksel hale geldiği konusuna bir açıklama getirir. Çünkü, iki kardeş tam Lupercalia törenlerine başladıkları sırada bir ulak gelmiş ve yerleşim yerlerine sığır baskını olduğunu haber vermişti. Böylece rahip, Faunus’a kurban işini idare ederken, Romulus ve Remus çalınan sürüyü kurtarmak için çıplak olarak koşmaya başlamışlardı.

Romulus ve Remus

Lupercal mağarasının da Romulus ve Remus ile bağlantısı vardır. Çünkü, söylenenlere göre burası, dişi-kurt ya da Lupa ‘nın bebekken ikizleri emzirdiği yerdi. 2007 yılında İtalyan arkeologlar Lupercal Mağarası olduğuna inandıkları yeri buldular. Palatine Tepesi’ndeki çökmüş Augustus sarayının 15 metre altında yer alan, 8 metre yüksekliğinde bir salon keşfettiler. Ancak, deniz kabukları ve mozaiklerle bezenmiş mağaranın daha fazla incelemesi, yıkılma korkusu nedeniyle yapılamadı.

Bu mağaranın gerçek Lupercal olup olmadığı tartışmaya açıktır. Süslemeler bir nemf (su, orman, dağ perisi) hakkında fikir vermekte ve mağaranın pozisyonu Lupercal’ın yeri hakkındaki antik tanımlara uymamaktadır. Roma’nın arkeoloji müfettişi olan Adriano de Regina, gizemli yeraltı boşluğunun, Nero’nun ilk sarayına ait bir odadan başka bir şey olmadığına inanmaktadır. Ancak, ondan da öncesinde ne olmuş olabileceğini kim bilir?

Çeviri: Gamze Kamacı

Kaynak historyandarchaeologyonline

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More