Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Aziz Paulus’un Roma Yolculuğu

Paulus, gerek hızla yayılmakta olan Hıristiyanlık dininin önde gelen sözcüsü gerek tanınmış ve saygın bir ailenin mensubu olması açısından, toplumda belirli bir konumu olan bir kişiydi.

0 1.304

Porcius Festus İS 60’ta Roma eyaleti Yahuda’nın valisi olarak göreve başladığında, selefinin bitirmeden bıraktığı işlerden biri de Kudüs Yüksek Rahibi Annias tarafından Yahudi olmayanları tapınağa getirmekle suçlanan gezgin vaiz Tarsuslu Paulus meselesiydi. Paulus bir Roma yurttaşı sıfatıyla Roma’da imparatorun huzurunda yargılanma hakkı için başvurmuş ve böylece Kudüs’te hasımlarının kendisi için hazırladığı yetkisiz mahkemede hüküm giymekten kurtulmuştu.

Paulus’un yolculuk rotası

İki yıl zindanda yattığı için zaten takatsiz olan Paulus, kısa bir duruşmadan sonra, Roma’ya giden bir gemiye bindirilmek üzere Caesarea’ya gönderildi. Gerek hızla yayılmakta olan Hıristiyanlık dininin önde gelen sözcüsü gerek tanınmış ve saygın bir ailenin mensubu olması açısından, toplumda belirli bir konumu olan bir kişiydi. Dolayısıyla en azından bir arkadaşını şahsi uşak kisvesi altında yanına almasına izin verildi. Bu arkadaşı ise İncil’deki anlatımıyla Paulus’un Roma’ya yolculuğunun antik çağın en iyi belgelenmiş deniz seyahatlerinden biri olmasını sağlayan Aziz Luka’ydı. Aslında Luka’nın bir gemici olmaması anlatıya katkıda bulunur, çünkü kaşarlanmış bir deniz kurdunun olağan sayacağı epeyce şeyi açıklar. Seyahat kafilesinde Roma’ya kadar Paulus’a ve diğer tutuklulara eşlik etmekle görevli olan Iulius adında bir centurion [bölük komutanı] da vardı.

Denizde Fırtınalar

O sırada Ağustos’un yarısı geçmişti ve deniz yolculuğu mevsiminin sonlarıydı. Bu yüzden lulius doğrudan Roma’ya gidecek bir gemi bulamadı ve Küçük Asya’daki Myra’ya giden bir tüccar gemisinde karar kılmak zorunda kaldı. Myra büyük bir liman olduğu için, oradan yolculuğu sürdürmek görece kolay olacaktı. Paulus ve yol arkadaşı tutuklular seyahatlerine muhtemelen 21 m uzunluğunda küçük bir sahil teknesiyle başladılar. Mürettebatı oluşturan altı kadar gemici, geminin yüksek pupası üzerinden kürek itişiyle tekneye yön vermekteydi. Tutuklular ve büyük olasılıkla centurion açık güvertede yatmış olmalıdır, tabii centurion mevkisini kullanarak kaptanın kamarasına el koymadıysa. Myra’da kafile bir İskenderiye teknesine nakledildi. Her yıl Roma’nın pleblerine ekmek sağlamak üzere Mısır’dan büyük çapta tahıl taşımada kullanılan bu gemi muhtemelen çok daha büyüktü. Ama olumsuz hava koşullarıyla boğuştuktan sonra, bir sığınak bulmak üzere yöneldiği Girit’teki Laea’ya muhtemelen Eylül ortalarında vardı.

Anadolu’daki Paulus Yolu

Kafile bir süre havanın düzelmesini bekledi. Akdeniz kışın çıkan sert fırtına ve kasırgalardan dolayı kötü nam salmıştı. Iulius bu koşullar altında ne yapılacağına karar verecek bir meclis topladı. Her ne kadar küçük gruptaki konumu orada hazır bulunmasını gerektirmiş olmasa da çok yer dolaşmış bir gezgin olarak Paulus’un görüşüne de herhalde başvurulmuş olmalıdır.

 Paulus meclisten sonra Luka’ya, güvenli sığınakta kışı bekleyerek “sağ görülü yolu izlememekle bir hata işlediklerini” ve bir felaketin yaşanacağı yolundaki sezgisini belirtti. Son kararı centurion’un vermiş olması, Paulus’un yolculuk ettiği teknenin imparatorluk hizmetindeki bir tahıl gemisi olduğu kanısını güçlendirmektedir.

Kafile güneyden esen hafif bir rüzgârdan yararlanarak demir aldı. Ama daha Girit’i geride bırakmadan, ani bir kasırga onları Cauda adasının rüzgâr altındaki sakin sularına yönelmek zorunda bıraktı. Kuzeydoğudan esmeye başlayan rüzgâr, gemiyi günlerce süren azgın bir borayla Afrika’ya doğru sürükledi. Gemiciler halatları gövdenin altından çepeçevre geçirip ilmikleyerek gemiyi sağlamlaştırmaya çalıştılar ama tahta kalaslar muazzam gerilim altındaydı ve gemi endişe verici biçimde su almaya başladı. Önce yükler, ardından yolcuların şahsi eşyaları ve sonunda bizzat geminin donanımı denize atıldı.

İlgili Yazılar
Malta’ya çıkışı gösteren resim

Roma’ya Ulaşma

Geminin neredeyse iki hafta boyunca perişan halde sürüklenmesinden sonra, denizciler kıyıyı döven dalga seserini duydular ve karanın yakında olduğunu anladılar. Burası Malta adası, büyük olasılıkla da şimdi Aziz Paulus’un adıyla anılan körfezi koruyan Koura Burnu’ydu.

Gemiciler bata çıka ilerleyen gemiyi kıyıya ulaştırdılar ve herke sağ salim karaya çıktı; geride bırakılan gemi ise dalgalar altında paramparça oldu. Adanın yerli halkı kazazedelere cömertçe yardımcı oldu. Paulus’un sağ görülü öğüdü sayesinde, yolcularla birlikte erzak da gemiden boşaltılmıştı. Paulus yemek ateşine çalı çırpı atarken bir yılan elini soktu ve yılanın zehrinden zarar görmemesi yerli halkı derinden etkiledi. (Günümüzde Malta’ da hiç yılan bulunmadığından, Aziz Paulus’u ne tür bir yılanın soktuğunu bilmiyoruz).

Roma’ya ulaşan Appian Yolu

Discouri adlı bir başka İskenderiye tahıl gemisi kışı geçirmek üzere Malta’daydı. Centurion sorumluluğu altındaki insanları üç ay sonra yelken açan bu gemiye bindirdi. Güzel hava ve el verişli rüzgarlar kafilenin birkaç gün sonra Puteoli’ye (bugün Pozzuoli) varmasını sağladı. Muhtemelen gemi ve yükü Tiber’in ağzında yer alan ve Roma’ya hizmet veren Ostia limanına yöneldi. Ama Roma’ya gitmek için tercih edilen yolcu limanı Puteoli’ydi. Kentin yerleşik bir Hıristiyan cemaati vardı; bu nedenle Paulus, Appian Yolu boyunca Roma’ ya kısa kara yolculuğuna çıkmadan önce bir süre orada kaldı.

Bu noktada Paulus hakkındaki bilgilerimiz kıtlaşır. Anlaşıldığı kadarıyla İmparator Neron’un davaya bakmak için acelesi yoktu ve Paulus belli bir ölçüde serbest bırakıldı. “Ve kiralamış olduğu kendi evinde tam iki yıl kaldı… ve Allah’ın melekutunu vaaz ederek Rab İsa Mesih’in hakkındaki şeyleri bütün cesaretle ve kimseye mâni olmayarak öğretiyordu ” (Resullerin

İşleri, 28:30-31). İncil’deki anlatım burada biter. Bazıları onun idam edildiği kanısındadır ama kendisine yöneltilen suçlamalardan beraat ettikten sonra gezilerine dönmüş ve belki de tasarladığı gibi İspanya’ya gitmiş olması muhtemel görünüyor.

Paulus’un Roma seyahati

Not: Yazı “Tarihteki Yetmiş Büyük Yolculuk” isimli kitabın bir bölümünden derlenmiştir.

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More