Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Roma Hamamları

Roma hamamları, açık ve geniş alanlara duydukları ihtiyaçtan dolayı Klasik mimaride ilk kubbe yapılarını sunan mimarinin evrimine ilham kaynağı olmuştur.

0 5.843

Hamamlar, yıkanmak ve dinlenmek amacıyla tüm imparatorluk boyunca her Roma şehrinde bulunan genel yapılardan biridir. Devasa hamam kompleksleri çoğunlukla farklı sıcaklıklarda olan ve yüzme, okuma, dinlenme gibi çok çeşitli imkânlar sağlayan pek çok odadan oluşuyordu. Roma hamamları, açık ve geniş alanlara duydukları ihtiyaçtan dolayı Klasik mimaride ilk kubbe yapılarını sunan mimarinin evrimine ilham kaynağı olmuştur.

Roma Kültürünün Dayanağı

Halk hamamları, genellikle bir dizi taşınabilir küvetle sınırlı olan eski Yunan kasabalarının bir özelliğiydi. Ancak daha sonra Romalılar çoğunlukla forumun yanında konumlanan bu hamam fikrini birçok hizmet sunacak şekilde genişletip, en küçük Roma kasabasında bile olacak şekilde yaygınlaştırdılar. Halk hamamlarına ek olarak, varlıklı vatandaşların villalarının bir parçası olan kendi hamamları bulunuyor ve hatta lejyonlar kamptayken bile onlar için hamam inşa ediliyordu. Bununla birlikte, büyük şehirlerdeki kompleksler muazzam sütun dizileri, geniş açıklıklı kemerleri ve kubbeleriyle anıtsal boyutlardaydı. Hamamlar, ataşe dayanıklı pişmiş topraktan tuğlalardan inşa ediliyor, tamamlanan yapılar genellikle kaliteli mozaik zeminler, mermer kaplı duvarlar ve gösterişli heykeller kullanılarak dekore ediliyordu.

HERKESE AÇIK OLAN HAMAMLAR, GENELLİKLE ÖĞLENDEN GÜN BATIMINA KADAR AÇIK KALIRDI

Genellikle öğle yemeği zamanından gün batımına kadar açık olan hamamlar zengin fakir fark etmeden herkesin gelebildiği yerlerdi. Mesela Diocletianus döneminde giriş ücreti en küçük para birimi olan denarus ile, iki denari idi. Hamamlar bazen resmi tatillerde tamamen ücretsizdi.

Caracalla Hamamı Planı

Roma Hamamlarının Karakteristik Öğeleri

sıraya göre hamama özgü bölümler:

  • apoditerium – soyunma odaları.
  • palestra – jimnastik odaları.
  • notatio – açık yüzme havuzu.
  • laconica and sudatoria – Kuru-sıcak ve buharlı terleme odaları.
  • calidarium – Hamamın en sıcak salonu veya salonları.
  • tepidarium – Hamamın orta derecede ısıtılmış bölümüdür.
  • frigidarium – Hamamın orta kısmında, kubbeli, en büyük ve ısıtılmayan en soğuk bölümüdür
  • masaj ve diğer tedaviler için odalar 

Hamamlarda, ayrıca soğuk su havuzu banyosu, özel banyolar, tuvaletler, kütüphaneler, konferans salonları, çeşmeler ve bahçeler gibi başka imkânlar da olabiliyordu.

Isıtma Sistemleri

İlk hamam örnekleri üst düzey planlamadan yoksun ve genellikle farklı yapıların bir araya geldiği çirkin bir montaj gibiydi. Fakat, MS 1. yy. ile birlikte park ve bahçelerde konumlanan hamamlar, güzel bir şekilde hizalanmış uyumlu yapılar haline geldi. Erken dönem hamamları, mangallar kullanılarak ısıtılırken, MÖ 1. yüzyıldan itibaren hipocaust denilen; odun fırınları (prafurniae) tarafından beslenen zemin altı ısıtması gibi daha karmaşık bir ısıtma sistemi kullanıldı. Yunan hamamlarında zaten böyle bir sistem kullandığından yeni bir fikir değildi, ancak Romalılar bu fikri alıp maksimum verim elde etmek için geliştirdiler. Bu sisteme; fırınlardan çıkan büyük alevlerin içi boş silindirlerden, poligonal veya dairesel tuğlalardan oluşan taştan ince sütunların (pillae) aracılığıyla, yükseltilmiş zeminin (suspensurae) altına sıcak hava göndermesiyle çalışıyordu. Zeminin üzeri ise dekoratif mozaiklerle kaplı 60 cm²’lik karolarla (iki ayaklı) döşenirdi.

İlgili Yazılar

Ayrıca duvarlara fırınlar tarafından sağlanan sıcak havayı taşıyan içi boş dikdörtgen boruların (tubuli) sayesinde de ısıtma sağlanabiliyordu. Ek olarak, özel tuğlaların (tegulae mammatae) bir tarafın köşelerinde sıcak havayı hapseden ve ısı kaybına karşı yalıtımı artıran başlıklar bulunuyordu. MS 1. yüzyıldan itibaren pencerelerde cam kullanımı, sıcaklıkların daha iyi ayarlanmasını ve güneşin odaya kendi ısısını katmasını sağlıyordu.

Daha büyük hamamlar için gerekli olan büyük miktardaki su ihtiyacı, amaca uygun inşa edilen su kemerleri ve hamam kompleksinin içindeki rezervuarlar tarafından karşılanıyordu. Örneğin Roma’daki Diocletian Hamamı rezervuarı 20.000 m³ su alabiliyor ve fırınların üzerine yerleştirilmiş büyük kurşun kazanlarda ısıtılıyordu, su kazanlara bağlı yarım bir bronz silindir (testudo) kullanılarak ısıtılan havuzlara eklenebiliyor (kurşun borularla), bir kez havuza boşaltıldığında sıcak su konveksiyon ile dolaşıyordu.

Hamam zemini

Olağanüstü Örnekler

İyi korunmuş kubbeleriyle MS 127’de tamamlanan Lepcis Magna, MS 305’te tamamlanan Roma’daki Diocletian Hamamları, Efes Timgat’daki geniş hamam kompleksi, İngiltere’deki MS 2.y.y.dan kalma Bath ve MS 162 tarihli Kartaca’daki Antonin Hamamları, daha ünlü ve muhteşem örneklerdir.

Trajan’ın Roma Hamamları’ndan (MS 110 civarı) sonra ikinci büyüklükte olan, Roma’nın güney bölgesindeki Caracalla Hamamları, zarif ve lüks yapısıyla belki de tüm Roma Hamamları’nın içinde en iyisidir. Yapımında 6,9 milyon tuğla ve 252 adet iç mekân sütunu kullanılarak MS 235’te tamamlanan hamamın günümüze ulaşan devasa duvarları ve kemerleri kompleksin heybetini doğrular niteliktedir. 30m.’ye ulaşan yüksekliği, kapladığı 337x328m’lik alanı, bir metre derinliğindeki yüzme havuzu ile beklenebilecek tüm klasik öğeleri bir araya getiren yapının, boyu Roma’daki Pantheon’a ulaşan, daire formundaki alışılmamış caldariumunda güneşin sıcaklığından faydalanmak için büyük camlar kullanılmıştır. Komplekste caldariumun dışında ayrıca iki kütüphane, bir su değirmeni ve bir de şelale bulunuyordu.

6.300 m³ mermer ve granitle kaplı duvarları, havuzdan yansıyan ışıkların yanar dönerli bir etki yapması için cam mozaiklerle süslü tavanı, 6 m. uzunluğunda bir çift çeşmesi ve ikinci katındaki gezinti terası ile bu dört girişli hamam kompleksi günde 8.000 ziyaretçiyi ağırlayabiliyordu. Nova Antoniniana ve Maria su kemerlerinden ve yerel nehirlerden tedarik edilen su 18 adet sarnıçta depolanırken, hamamlar günde 10 ton odunun kullanıldığı 50 fırınla ısınıyordu. Yıkılmış devasa duvarların yanı sıra, komplekste iyi korunmuş olan orijinal mermer yer döşemeleri ve üst katlardan gelen balık terazileri ve mitolojik deniz yaratıklarının olduğu sahneleri gösteren büyük zemin parçaları günümüze kadar ulaşmıştır.

Caracalla Hamamı

Mimari Üzerine Etkisi

Hamamlar ve yüksek tavanlı havadar odalar yaratma ihtiyacı mimari olarak kubbenin gelişmesini sağladı. Roma’dan günümüze ulaşan en erken tarihli örnek, MÖ 2.y.y.’a tarihlenen Pompeii’deki Stabien Hamamlarının frigidariumun üstünü örten kubbedir. Betonun sert harçlı bir moloz şeklinde geliştirilip, desteksiz duvarların, payanda kemerleri ve demir bağlantı çubukları ile desteklenmesi sayesinde kubbeler beşik tonozlar gibi daha büyük boyutlarda inşa edilebildi. Bundan sonra kamu binalarında, özellikle de bazilika gibi büyük ölçekli yapılarda kubbe kullanımı yaygınlaştı. Roma hamamları modern zamanda bile tasarımcıları etkileme devam etti; Şikago ve New York Pensilvanya’daki tren istasyonları muhteşem Caracalla Hamamlarının mükemmel birer kopyası olarak tasarlandı.

Çeviri: Ayşegül Atalay

Cartwright, Mark. “Roman Baths.” Ancient History Encyclopedia.

Kaynak ancient.eu

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More