Sounion’daki Poseidon’a adanmış tapınak, MÖ beşinci yüzyılın başlarından beri Ege’yle bakışmaktadır. Orijinalinin temelleri üzerine inşa edilen bugün gördüğümüz tapınak, Klasik Dönem’den kalma Dor üslubundadır. Greklerin, anlamlı ve dramatik kutsal bir ifade yaratmak için mimarilerini çevreleyen manzara ile nasıl ustalıkla birleştirdiğinin iyi bir örneğidir.
Tapınak Bölgesinin Yerleşim Düzeni
Kutsal bölgenin arkeolojik kalıntıları Sounion yarımadasının güney ucundadır. Temenos’un en yüksek, en güney noktasında bulunan alanda tapınakla hacıların konakladığı lokasyona açılan ve yine propylaia ya da stoaya geçilen anıtsal tapınak girişi yer alıyor.
Temenos‘a giriş kuzey tarafındaki bu anıtsal girişten yapılırdı. Mermer ve bölgeden çıkarılan poros taşından inşa edilmiş büyük bir yapı olup alınlıklı bir çatısı vardı ve üç girişli olarak düzenlenmişti. Ziyaretçiler, Dor tarzı sütunlarla bölünmüş patikalar aracılığıyla kapılardan tapınağa yönlendirilir, ortadaki yol ise hayvanlar ve tekerlekli araçlar için ayrılmış bir çıkıştı. Yanındaki iki yolu yayalar kullanıyordu.
Stoanın izlerini, temenosun kuzey ve batı kenarlarında görüyoruz. Kuzey revakların sütun kaideleri orijinal konumlarında yerinde durmakta.
Tapınağın Tasarımı
Günümüze kadar ulaşan Poseidon Tapınağı, MÖ 444-440 yılları arasında önceki tapınağın temelleri üzerine inşa edilmiş ve daha önce yapıda yer alan poros taşının yerine o bölgedeki ocaklardan çıkarılan mermerler kullanılmış.
31.12 metre uzunluğunda ve 13.47 metre genişliğindeki Dor tapınağı, ister karadan ister denizden bakılsın Sounion’un tartışılmaz odak noktası olarak dikkat çekiyor. Yakındaki Athena tapınağı gibi birkaç benzersiz özelliğe sahip olarak inşa edilmiş.
Öncelikle, tapınağın alınlık ve sütunlar arasında bir kaide şeridi olarak tapınağın dışına uzanan metoplar sade. Genellikle burada bulunan friz, pronaosun (dış sütun sırası ve tapınağın iç duvarıyla oluşturulan “giriş” alanı) içindeki sütunların ve duvarın üzerinde uzanıyordu. İkinci olarak, cella veya tapınağın iç kısmında, onu bölecek bir iç sütun sırası yoktu.
Arkeologlar, tapınağın friz süslemelerinin Ege Adaları’ndan geldiğini tespit ettiler. Dev yaratıklar ve Centaur mitleri ve Theseus’un maceralarını tasvir edenler, Lavrion Müzesi’nde korunmaktadır. Alınlık dekorundan, oturan bir kadın figürünün gövdesi dışında çok az şey kalmıştır.
Poseidon Tapınağı ve Çevresi
Poseidon tapınağının yüksek konumu, yükseltilmiş bir platform üzerine inşa edilerek öne çıkarılmış ve tapınağı deniz, gökyüzü ve karayı birbirine bağlayan görsel bir bağlantı noktası haline getirmiştir. Yapı, her görsel eksenin merkezinde yer alırken, izleyicinin yönüne bağlı olarak belirli manzara görünümleri birer birer ortaya çıkarıyordu.
Temenosun dışındayken, kuzey stoa, sadece bulutlara değecek gibi yükselen tapınak sütunları görünecek şekilde platformu gizler. Toprak zemin, yükselen sütunların uzağında kalıyor gibiydi ve deniz görünmüyordu.
Ancak, ziyaretçi propylaea üzerinden temenosa girerken, temenosun bariyerleri yavaş yavaş aşağıda kalır, giderek tapınağın fonu haline gelen deniz manzarası açığa çıkardı. Peyzaj ve mimari arasındaki dramatik etkileşim ancak tapınağın önüne gelindiğinde tam olarak anlaşılabiliyordu. İzleyici, tapınmak için gelen ziyaretçi ile Poseidon arasında gerçek ve sembolik bir bariyer işlevi gören tapınakla birlikte, denizin muhteşem manzarasıyla karşı karşıya kalırdı.
Çeviri: Sinan Akbaytürk
Teşekkürler çök güzel bilgiler edindim elinize sağlık