1300 Yıl Sonra Yeniden Canlandırılan Adelasius Ebalchus
Adelasius, duvarla çevrili, pahalı bir mezara defnedildi ve belki de aydın bir sınıfa aitti. Ayrıca eksiksiz ve harika dişleri vardı. O dönemlerde insanlar genelde katı tahıllar yerdi.
Adelasius Ebalchus, Roma İmparatorluğu’nun yıkılmasından yüzyıllar sonra, 1300 yıllarında, şuan İsviçre’nin kuzeyi olan yerde yaşamıştır. Adelasius Ebalchus kimdi ve ortaçağın başlarındaki yaşam hakkında bize neler söyleyebilir?
Kemikleri ve yüzü yeniden canlandırılan ve 9 Haziran’a kadar sergilendiği Grenchen Tarih – Kültür Müzesi’nin müdiresi Angela Kummer, Adelasius ‘un MS 700 yıllarında yaşamış, 20 ‘li yaşlarda, genç bir erkek olduğunu söylüyor.
Adelasius 7. yy’da Alman kabilelerin Swiss Yaylası’na yerleştiği bölgede yaşamış, Gallo – Roman halkının soyundan geliyor. Bu dönem hakkında çok az bilgiye sahibiz. O çağlarda insanlar yazı yazmadığı için, elimizde herhangi bir kaynak bulunmuyor. Bu yüzden kabilelere, iskeletlere ve mezar kalıntılarına bakmamız gerekiyor.
Aslında Adelasius’un kat kat kayalar ile kaplanmış, el değmedik mezarı, Grenchen’in küçük eyaletindeki Soluthurn kasabasında, 2014 yılında kazılan 47 mezardan sadece biriydi.
Kummer; “Adelasius, duvarla çevrili, pahalı bir mezara defnedildi ve belki de aydın bir sınıfa aitti. Ayrıca eksiksiz ve harika dişleri vardı. O dönemlerde insanlar genelde katı tahıllar yerdi. Yulaf lapası temel besinleriydi ama değirmenleri iyi olmadığı için yiyecekleri oldukça taşlıydı ve çoğu insanın öğütücü dişleri tahrip olmuş durumdaydı. Adelasius’un dişleri, katı tahıllar yüzünden biraz yıpransa da, çürüksüz, tartarsız, inci gibi dizili, eksiksiz ve çok sağlıklıydı. Bunun ötesinde Adelasius 173 cm (5’7″) boyuyla o döneme göre ziyadesiyle uzundu. Bu da onun gelişimi için yeteri kadar beslendiği bir çocukluk çağı geçirdiğini gösteriyor. Sadece kemiklerinden görebildiğimiz bile heyecan verici ” diye sözlerine ekliyor.
Yüz Canlandırma
Kummer; Adelasius, insan ömrünün 30-40 yıl arası olduğu zamanlarda, 20 yaşlarında öldüğünü ve ölümünün acı çekerek degil, daha ziyade kronik enfeksiyon belki de akciğer iltihabı dan kaynaklı olabileceğini söylüyor.
Adelasius’un kemiklerinde çeşitli enfeksiyonlara rastlandı. Hastalığının uzun sürmesi, bulguların kaybolmasına neden olmuştu ancak Adelasius, savaş ya da benzeri bir hadiseden dolayı değil, görülen bu enfeksiyonlardan kaynaklı bir hastalıktan ölmüştü.
Yaklaşık 1300 yıl sonra, İsveçli arkeolojik yüz canlandırıcı Oscar Nilsson, Adelasius’un yüzünü eski haline getirmesi için görevlendirildi.
Kimmers; Birçok insan Adelasius’un ilkel bir insan olduğunu düşünüyor ve böyle birininde insanların gözünde, sakallı,uzun saçlı ve paspal biriymiş gibi canlandığını söylüyor. Oscar Nilsson, Adelasius’un kafatasını şekillendirdi, artık onun elmacık kemiklerini, avurtlari daki çukurları görebilirsiniz. Sakallı haliyle bile, bugün caddede turlasa, hiç dikkat çekmezdi.
Mükemmel Sürpriz
İlgili Yazılar
Cantonal (*) Arkeoloji takımı üyesi ve proje sorumlusu Miriam Wullscheleger; Alman kabilelerden biri olan Alemanni Kabilesi yavaş yavaş Swiss Yaylası’nın merkezine yerleşirken, Adelasius’un, o bölgeye ait sıradan bir Romalı olduğunu söylüyor.
Grenchen deki bu mezarlar, burada yaşamış, eski yerleşik toplum olan ve Grenchen’in çevrelerinden bu bölgeye Romalılar zamanında gelmiş, özünde Romalı olmayıp, Romalı yaş biçimini benimsemiş Keltlilerin, Roma bölgesine özgü mezarlarıdır. Adelasius büyük bir ihtimalle Romalılar zamanında burada kullanılan Latin lehçesi ile konuşuyordu.
Wullscheleger, düz bloklar tarafından kaplanmış, eski ortaçağ mezarlıklarında bulunan kabirlerin çokluğunun ve içeriklerinin kendisini şaşırttığını gizlemiyor.
Ölülerin oraya gömüldüğünü biliyoruz, çünkü 19. yy’da, bölgesel tarihçiler bu mezarları bulmaya gittiler ve en az 90 tane buldular, ama 2004 yılında o bölge ne kadar mezar vardı bilmiyoruz. Neredeyse tüm mezarların açıldığını düşünüyorum, ancak çok sayıda el değmemiş, iyi korunmuş mezar bulduğumuzda oldukça şaşkına dönüyoruz.
O halde neden Grenchen eski ortaçağ iskeletleri bakımından etkin bir yer?
Herşeyden önce buranın, Jura Dağları’nın güney eteklerine kadar uzanan önemli bir trafik kavşağında yer aldığını düşünüyorum. Ayrıca toprak,burada çok bereketlidir. Güney’e bakan bu çıkıntılı teraslar, insanlarda her zaman ilgi uyandırmıştır. Bu yüzden insanların yaşadıkları bubyerlerdeki kalıntıları kolaylıkla buluyoruz.
Adelasius’un kalıntıları ve yeniden canlandırılan yüzü, sonbaharda, Ökten yakınlarında yeni Hause of Museums müzesinde sürekli olarak sergilenmeye devam edecek.
Wullscheleger, kazılar esnasında bulduklarının, arşivlerde ve depolarda unutulup gitmektense, halka sergilenmesinin çok önemli olduğunu söylüyor.
(*) Canton: İsviçre konfederasyonu oluşturan eyaletlerden her biri.
Çeviri: Aydın Özyeşil
Kaynak
ancientpages