Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Leonardo Da Vinci ve Zamanının Ötesinde 8 İcadı

Mona Lisa’nın ünlü ressamı büyük dahi Leonardo Da Vinci’nin ilgisi, becerisi ve duyarlılığı yalnızca sanata değildi. Eşine az rastlanır bir hayal gücü ve gözlem yeteneği olan Da Vinci’nin fikirleri zamanının da çok ötesindeydi. Bu yazımızda Büyük Dâhi’nin çizimleriyle hayat verdiği icatlarına ve bu icatların günümüz teknolojisine nasıl ışık tuttuklarını inceleyeceğiz.

0 4.944

‘’ Çalışmalarım olması gereken kaliteye erişmediği için Tanrı’yı ve insanlığı gücendirdim.’’

                                                                                                                          Leonardo Da Vinci

Mona Lisa’nın ünlü ressamı büyük dahi Leonardo Da Vinci’nin ilgisi, becerisi ve duyarlılığı yalnızca sanata değildi. Eşine az rastlanır bir hayal gücü ve gözlem yeteneği olan Da Vinci’nin fikirleri zamanının da çok ötesindeydi. Bu yazımızda Büyük Dâhi’nin çizimleriyle hayat verdiği icatlarına ve bu icatların günümüz teknolojisine nasıl ışık tuttuklarını inceleyeceğiz. İşte küçük şeytan Leonardo Da Vinci’nin 8 muhteşem icadı…

1- Ornithopter

Da Vinci’nin belki de en ünlü tasarımı uçan makinesi Ornithopter’dir. Temel olarak 10 metre açıklığa ulaşan iki devasa kanatlı ahşap bir çerçeve olarak tasarlanmıştır. Bu basit çerçevenin hafif ve sağlam çam ağacından yapılması planlanmış ve tüylü kanatlar için de ham ipek kumaş düşünülmüştür. Güç mekanizması olarak pedallar yardımıyla kanatları kontrol eden bir makara sistemi tasarlanmış, enerji çıkışını arttırmak amacıyla da bir el krankıyla desteklenmiştir. Kullanıcı aynı zamanda bir başlık yardımıyla bu aleti yönlendirebilecekti. Oyunseverler Assassins Creed: Brotherhood adlı video oyunundaki bölümlerden birinde Da Vinci’nin bu uçan makinesini kullanma zevkine erişebilirler.

Ornithopter’i günümüz modern uçaklarından ayıran şey bir motor mekanizmasının olmamasıdır. Diğer bir deyişle bu uçan makineyi güçlü bir motor mekanizması olmaksızın yerden kaldırmak oldukça zor olurdu.

2- Makineli Tüfek

15.yüzyılın sonlarında, toplar savaş meydanlarında çok yavaş kalıyordu. Eski mekanik sistemleri toplara hızlı atış yapma imkânı sağlamıyordu. Da Vinci bu eksikliği çok iyi gözlemledi ve çözüm olarak 33 namludan oluşan bir silah tasarladı. 3 sıra boyunca ve her biri 11 silahtan oluşan bu icadın 33 farklı küçük kalibreli tüfeğe sahip olması öngörülmüştü. Müzikal bir organın borularına benzeyen bu sözde “organ”, tıpkı top arabalarında olduğu gibi her iki tarafındaki tekerlekler yardımıyla istenilen yere kolaylıkla taşınabilecekti.

İlginç olan şudur ki; Leonardo Da Vinci’nin doğumundan çok önce bile buna benzer seri yaylım ateşi yapabilen silahların kullanıldığı biliniyordu. Yüzyıl Savaşları’na baktığımız zaman kullanılan ‘’Ribauldequin’’ silahı buna bir örnek teşkil ediyor. Ancak Da Vinci’nin 33 namlulu silahı, 19. yüzyılın makineli tüfek modellerine çok daha yakın bir tasarımdı. Tıpkı namlunun aşırı ısınma sorunu olmadan seri yaylım ateşi yapabilen Gatling Makineli Tüfeği gibi…

3- Paraşüt

Tarihsel açıdan baktığımızda, Sebastien Lenormand’a ait güçlü referanslara dayanarak paraşütün icadını Leonardo Da Vinci’ye atfetmenin bir hata olacağını söyleyebiliriz. Ancak bu referanslar, Lenormand’dan neredeyse üç yüzyıl önce, Da Vinci’nin bir paraşüt tasarladığı gerçeğini değiştirmeyecektir. Da Vinci’nin tasarımı keten kumaşlarla kaplı, üçgen şekilli ahşap bir çerçeveydi. Yaptığı çizimlerin altına aldığı notlarda şöyle yazıyordu.

‘’Eğer ki deliksiz keten kumaştan yapılmış ve iyice sabitlenmiş bir çadırınız varsa ve bu çadırın genişliği 12 kulaç (yaklaşık 23ft /7 m) uzunluğunda ve derinliği de 12 kulaç derinliğinde ise; hiç bir yara almaksızın herhangi bir yükseklikten aşağı atlayabilirsiniz.’’

Adrian Nichols 2000 yılında Da Vinci’nin 15. yüzyılda kağıt üzerinde tasarladığı bu modeli hayata geçirmeyi başararak bir test atlayışı yapmaya karar verdi. Sonuç oldukça başarılıydı. Nichols’a göre Da Vinci’nin paraşütü hava direnciyle başa çıkabiliyordu.

4- Kendi Kendine Gidebilen Araç

Günümüz otomobillerinin öncüsü sayılabilecek bu araç önceden belirlenmiş bir yön üzerinde gidebilen robotik kimliğiyle öne çıkıyor. Aracın sarmal yaylarla desteklenmesi düşünülmüş; ayrıca güvenilir bir direksiyon mekanizmasına, balans tekerleğine ve bir de frenleme sistemine sahip olması planlanmıştı. Frenler bırakıldığında araç kendiliğinden hareket ediyor ve aracı çeşitli açılarda önceden planlandığı şekilde yönlendirebilecek bir direksiyon tarafından da kontrol ediliyordu.

İlgili Yazılar

Da Vinci’nin kendi kendine gidebilen aracı, İtalya Enstitü ve Bilim Tarihi Müzesi tarafından orijinal çizimlerine uygun olarak tasarlandı. Sonuç oldukça şaşırtıcıydı. Araştırmacılar aracın tıpkı bir Mars keşif aracı gibi göründüğünü ve navigasyon sisteminin Da Vinci’nin öngördüğü kavramlara uygun olarak çalıştığını keşfettiler.

5- İnsansı Robot Şövalye

Leonardo Da Vinci, 1495 yılında ortaçağ zırhlısı ile kaplı bir insansı robot tasarladı. İç kasnakları, dişlileri, kolları ve krank sistemi ile bu makine insanlık tarihinin ilk insansı robotu diyebiliriz. Bazı kaynaklara göre, bahsi geçen bu insansı robot şövalye, Milano Dükü Ludovico Sforza tarafından düzenlenen bir şenlikte törenle sergilendi.

Gövde ve vücudun alt kısmına eşit olarak yerleştirilmiş iç mekanizmalarla hareket edebilen Robot Şövalye’nin oturmak ve kalkmak dışında başını hareket ettirebilme ve miğferinin siperini kaldırabilme yeteneği de vardı. NASA ve Lockheed Martin’e yaptığı katkılarıyla bilinen ünlü robot bilimci Mark Rosheim, 1950’de keşfettiği çizimleri kullanarak Da Vinci’nin insansı robotunun bir versiyonunu yapmayı başardı. Sonuç orijinal tasarımın nasıl işe yaradığını etkileyici bir şekilde gözler önüne serdi.

6- Zırhlı Araç

Kendi kendine gidebilen araç modern araçların atası sayılıyorsa, Da Vinci’nin tasarladığı bu zırhlı araç ise şüphesiz modern tankların öncüsüdür. Sert metal plakalarla güçlendirilmiş büyük dairesel bir platform olarak tasarlanan bu aracın içerisine 8 kişinin sığabilmesi planlanmıştı. Buna ek olarak aracın içine bir dizi hafif toplar yerleştirilecek ve tepe noktasındaki taret yardımıyla nişancıya 360 derece görüş açısı sağlayacaktı. Tüm mekanizmayı içerideki 8 kişi kranklar yardımıyla tekerlekleri döndürerek hareket ettireceklerdi.

Leonardo Da Vinci, atları da bu mekanizmaya dahil ederek aracın hareket kabiliyetini arttırmayı düşünse de hayvanları kontrol etmenin zorluğu karşısında bu fikrinden vazgeçmiştir. Zırhlı aracın en şaşırtıcı özelliklerinden biri ise, zıt yönlerde hareket eden krank sistemidir. Bu sistem aracın bir zaman sonra hareketsiz kalmasına sebep oluyordu. Bazı tarihçilere göre, Da Vinci bunu kasıtlı olarak yapmıştı. Çünkü savaşlar ve yıkımlar istemeyen Da Vinci, icatlarının askeri harekatlar için daha fazla geliştirilmesini istemiyordu.

7- Portatif Köprü

Da Vinci’nin icatlarından biri de hareket halindeki orduların nehirleri geçebilmesine olanak sağlayan katlanabilir ve taşınabilir portatif bir köprüdür. Milano dükü Ludovico Sforza için tasarlanan bu köprünün en temel avantajı, büyük su kütleleri üzerinde dahi kullanılabiliyor olmasıydı bu sayede askeri birlikler hızlarını kesmeden karşıya geçebiliyorlardı.

Teknik açıdan, yapının her iki tarafını da dengede tutacak bir karşı ağırlık tankına sahip olan köprünün kısa sürede etkili bir şekilde konuşlandırılması için tekerleklere ve halat makarası sistemine sahip olması tasarlanmıştı.

8- Dalış Takımı

Da Vinci’nin belki de en az bilinen icatlarından dalış takımı, Büyük Dahi’nin Venedik’te bir proje üzerinde çalıştığı sırada tasarlandı. Düşman gemilerine denizden yapılacak ani saldırılarda kullanılabilecek bir askeri teçhizat olarak da düşünülüyordu.

Deriden yapılması planlanan dalış takımı, özel bir maske yardımıyla oksijen sorununu çözüyordu. Suyun üzerinde yüzen hava dolu bir çana bağlı iki hortum sayesinde nefes alınabilecekti. Takım aynı zamanda şişirilebilir bir balon benzeri alete de sahip olacaktı. Bu alet, dalgıcın suyun derinlerine dalmasına ya da suyun yüzeyine çıkmasına olanak sağlayacaktı. Öte yandan dalgıcın su altında daha uzun süre kalabilmesi için takımın içinde ayrı bir idrar bölmesi konulması tasarlanmıştı.

Çeviri: Gürkan Çimen

Kaynak realmofhistory

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More