Kaplıcalar bir diğer deyişle termal sular, içerisinde birçok mineral içeren farklı derece sıcaklığa sahip şifalı sulardır. Termal sular, özellikle belirli cilt hastalıklarında oldukça etkilidir. Kaplıca suları bu gibi etkilerinin yanında bedensel rahatlamanın yanında ruhsal rahatlama da sağlar ve iyileşme sürecini hızlandırır. Bu şifalı sular aynı zamanda kan dolaşımını hızlandırarak iyileşme sürecini de kısaltmış olur. Ülkemiz ise kaplıcalar bakımından oldukça zengin. Anadolu’da birbirinden zengin kaynağa sahip termal ve kaplıcalar bulunuyor. Eğer siz de kaplıcalarıyla ünlü şehirler ve termal suyun nerelere iyi geldiği hakkında meraklandıysanız gelin hep beraber içeriğimizi incelemeye başlayalım.
Afyon
Afyon termalleriyle ünlü bir şehrimiz. Özellikle her bölgenin kaplıca sularının farklı özelliklerinin olduğunu belirtmemiz gerekir. Gazlıgöl ise Afyon’nun en meşhur kaplıcalarından sadece bir tanesi. En eski şifa kaynağı olarak bilinen Gazlıgöl suyunun içerisinde klorür, iyodür, bromür, florür, sülfat, nitrat, bikarbonat iyon ve gazlar bulunuyor. Kaplıcaların su sıcaklığı genellikle 64 derecedir. Afyon’a sağlık bulmaya gittiğinizde Afyon Kalesi’ni, Ulu Cami’yi ve Sultan Divani Mevlevihanesi’ni ziyaret planınıza ekleyebilirsiniz.
Yalova
Hafta sonu kaçamaklarına mükemmel alternatifler sunan Yalova, İstanbul’a yakınlığı sebebiyle tercih edilen bir kaplıca şehri. 66 derece sıcaklığına sahip kaplıca suyu; kırık sekelleri, cilt hastalıkları, siyatik ve her türlü nevralji, romatizmal hastalıklar, dolaşım hastalıkları ve birçok hastalığa iyi geliyor. Üvezpınar ve Gökçedere mahallelerinde bulunan kaplıca bölgelerinin tarihi M.Ö 2binli yıllara kadar dayanmaktadır.
Bolu
Kaplıcalarıyla ünlü bir başka ilimiz ise Bolu. Evliya Çelebi ‘’Seyahatname’’ isimli eserinde Bolu kaplıcalarına geniş yer vermiş ve çeşitli yararlarından bahsetmiştir. Karacasu Kaplıcası ise Bolu’nun en bilinen kaplıcasıdır. Sıcaklığı 44 derece olan termal suyuyla romatizma, bel ağrısı, hareket kısıtlılığı, kemik erimesi gibi hastalıklarınıza şifa bulabilirsiniz. Sağlık dolu bir tatilden sonra rotanızı Abant’a çevirebilir, doğayla iç içe bir gün geçirebilirsiniz.
İlgili Yazılar
Denizli
Denizli’de tarih ve doğal güzelliklerin birleştiği bir noktadır Pamukkale. Bu eşsiz rota bembeyaz travertenleri ile ülkemizin en popüler yerleri arasında bulunuyor. Denizli de ise Karahayıt kaplıcaları oldukça ünlüdür. Yılın her mevsiminde sıcaklığı 60 dereceye yaklaşan termal suları ve kırmızı çamuru; dolaşım sistemi hastalıkları, damar sendromları, safra yolları iltihapları, taşları, şişmanlık, diabet hastalıklarına iyi geliyor. Pamukkale’ye gittiğinizde Hierapolis Antik Kenti olmak üzere Pamukkale tatilinize renk katacak tüm duraklara uğrayabilirsiniz. Dünyanın en nadide doğal oluşumlarından birisi olan travertenleri de gezi listenize dahil edebilirsiniz.
Kaplıca sularının iyi geldiği belli başlı hastalıklar ise;
-Astım, alerjik, üst solunum yolu hastalıkları, nefes darlığı,
-Böbrek taşı, idrar yolu enfeksiyonları, kireçlenme ve bel fıtığı,
-Sedef, egzama, akne gibi cilt rahatsızlıkları,
-Kadın doğum hastalıkları, iltihap, kısırlık.
Aynı zamanda termal sulardan sinir bozukluğu, stres ve Nörolojik hastalıkların tedavisinde de yararlanılmaktadır. Kaplıcalarda ise 3 şekilde şifa bulabilirsiniz. Banyo, içme ve inhalasyon (buhar teneffüsü) tedavisi olarak gruplandırılmaktadır.
Yüzyıllardır farklı medeniyetlerin sağlık bulmak için yararlandığı termal sular, doğal şifa kaynaklarıdır. Termal sularıyla hizmet veren tesisler, yaşlılar, çocuklar tekerlekli sandalyeli misafirlerin ilk tercihi arasında bulunuyor. Şunu da belirtmekte fayda var; çoğu termal tesis, Sağlık Bakanlığı onaylı fizik tedavi süreçleri için de hasta kabul ediyor. Doktorunuzun önerileri doğrultusunda size en uygun termal oteller hakkında bilgi alarak kaplıca tatilinize güvenle çıkabilirsiniz.