Siq kanyonunun yüksek duvarlarının son kıvrımlarını döndüğünüzde çarpıcı bir hazine gibi Petra’nın ikonik görüntüsüyle karşılaşırsınız. Cepheler sokağı (Street of Facades) ve sonra Manastırı geçerek orta doğunun en çok ziyaret edilen yeri olan Petra’ya giriş yaparsınız. Petra antik şehri size yıllık yarım milyona yakın ziyaretçinin gezi deneyiminden daima daha fazlasını sunar. Petra’yı, İndiana Jones macerası gibi yaşamak için daima dolambaçlı yolları tercih etmeniz gerekir. Bu yolları takip edip Petra’nın derinliklerine indikçe ziyaretçilerin kalabalıkları azalır.
Petra gezisini bir güne sıkıştırılmış veya 3 günlük uzatılmış (4.gün ücretsiz) olarak tercih edebilirsiniz. Antik Petra şehrini keşfetmek için harcadığınız zaman hiçbir şekilde yeterli olmaz ve daima farklı deneyimler yaşayabilirsiniz.
WadiFarusa’da Yürüyüş
Maceraperest gezginler genellikle Petra’nın içinden geçen ana patikadan saparak The high place of Sacrifice(Büyük adak meydanı) olarak adlandırılan bölgeye muhteşem vadi manzaraları eşliğinde tırmanırlar. Bu rotanın ana yolla bağlantısı zor olsa da yolculuğa gerçekten değer. WadiFarusa’ya geri dönüş yolunda, yerel bir aile çay içmek ya da dar keçi yollarından geçiş dışında birçok mezar kompleksini keşfetme olanağı sağlar. Çoğu ziyaretçinin zaman ayırmadığı bu deneyimler Petra gezisine derinlik katar.
Kalabalıktan uzaklaşıp, WadiFarusa’dan Harun tepesine (JebelHaroun) doğru ilerlemeye başlayın. Tam gününüzü alabilecek bu gezi, size Petra kültürünün ve manzaralarının farklı görünümlerini sunar. Musa’nın erkek kardeşi Harun’a (Aoron) ait olduğu söylenen tepe üzerindeki mezarlık alanından, Petra’yı oyarak kurdukları söylenen Nebatilerin kayalıklar üzerinde muhteşem mühendisliklerinin vurgulandığı manastırın ve bölgenin geniş açı görüntüsünü izleyebilirsiniz.
İndiana Jones Yolu: Madras Patikası
Petra’da, Indiana Jones maceralarını yaşıyormuş gibi hissetmeniz doğaldır. 1989 yılda İndiana Jones-Lastcrusade (Türkiye gösterimi: İndiana Jones – Son Macera) filminin son bölümleri bu bölgede çekilmiştir. Petra’ya girerken yerel satıcılarla karşılaşır ve sonu gelmez teklifleriyle karşılaşırsınız. (At gezileri, araba gezileri, kartpostallar, hediyelik eşyalar, dondurma). Size önerimiz resmi olarak Madras patikası olarak bilinen İndiana Jones yolunu takip etmeniz. (Belki, bir dondurma alırsanız yol size daha keyif verebilir.)
Bu yol, 19. Yüzyılda buraları keşfeden İsviçreli Jean Louis Burckhart’ın aldığı tadı size verebilir ve heyecanlandırabilir. Madras patikasına saparsanız, The High Place Sacrifice (Büyük adak meydanı) bölgesine, çöl ovası içinden erişirsiniz. Yerel rehberler olmadan takip edilmesi zor olan ve üzerinde hiçbir işaret bulunmayan bu yol sayesinde Petra tiyatrosuna ve Hazine’ye farklı bir açıdan yukarıdan bakabilirsiniz.
Jebel Al Khubtha, Hazineye Yüksekten Bakmak.
Yolu Madras’dan daha kolay ve az heyecanlı olsa da Jebel Al khubtha, (halk tarafından “hazine” olarak adlandırılan) hazine binasını görmek size keyif verecektir. Burası bir kısım tarihçiye göre hazine saklanılan yer, bir kısmına göre soyluların mezarı olarak bilinmektedir.
Dağın arkasına doğru kıvrılan kumlar içinde basamakların olduğu yol boyunca ilerleyin. Kumlar arasında görülmesi oldukça zor olsa da kraliyet mezarları tabelasını bularak yürüyüşünüzü o yönde devam ettirin. Çoğu gezgin bu tabelayı bulamamakta ve yürüyüşü yapmadan geri dönmektedir.
İlgili Yazılar
Gün Batımında Al Habis
Standart yolun dışında çoğu ziyaretçinin dikkatini çekmeyen zıt yönde yer alan ve az kullanılan yol aslında sizi Al Habes’e daha hızlı ulaştırır. Heybetli bir haçlı kalesine ev sahipliği yapan tepe kalıntıları gün batımında etkileyici manzaralar sunar. Bu manzaraları izledikten sonra Petra’ya neden “Gül renkli şehir” takma adının verildiğini daha iyi anlayabilirsiniz.
Manastıra Arka Kapıdan Girmek: Küçük Petra Yürüyüşü
Bazı gezginler, küçük Petra bölgesini gruplar halinde ve grup ulaşım olanaklarıyla ziyaret ederler. Kişisel gezi, ana arkeolojik alandan 9 km uzakta olan bölgeye erişim ek maliyet gerektirdiğinden az yapılır. Küçük Petra, esas olarak büyük Petra’nın bir banliyösüdür.
Bu yolda en etkileyici olan, tepeden bir uçurumun etrafından devam ederek esintili havanın ferahlığında manastıra iniştir. Bu inişin ücretsiz olduğunu düşünmeyin. Parkurda görevli personel bütün parkurları sürekli izlerler ve bilet kontrolü yaparlar. Petra gezisinde çok günlü biletler kullanmanızda fayda var ve ilk gününüzde buraya gelme şansınız yoktur.
Nebatiler Tünel Yolu
Petra’ya giriş için diğer bir alternatif, turistler ve yerliler tarafından nadiren kullanılan büyük Nabataean (Nebati) tünelidir. Siq’e girmeden önce drenaj kanalının hemen sağında iddiasız olarak görünen bu tünel aslında etkileyici bir mühendislik harikasıdır.
Nebatiler tarafından yağmur suyunu Siq’den aşağı vadi Mudhlim üzerinden şehre yönlendirmek için inşa edilen Nebati tüneli yağmur yağdığı zamanlarda tehlikeli su baskınlarına meyillidir. Bu yolculuğu yağışlı olmayan günlerde yapmak daha mantıklıdır. Tünel dar kanyon duvarlarıyla minyatür bir Siq görünümündedir.
Geceleyin Petra, Genişletilmiş Baskı
Petra kültürel mirasını geceleyin müzik eşliğinde şarkı söyleyerek gezmek çok zevklidir. Siq kanyonunun duvarlarını aydınlatan mumlar unutulmaz izlenimler bırakır. Petra gecelerinde açık havada dinlenme, yıldızlarla dolu gökyüzünü izlemek ayrı bir keyiftir.
Çay, sohbet ya da rehberlik amacıyla yaklaşan bedevilerle ilişki kurmak otoriteler tarafından iyi karşılanmaz. Ayrıca tek başınıza dolaşmayı tavsiye etmeyiz. Geceleri bölgeyi gezen polisler tek başına dolaşan ziyaretçilere iyi davranmazlar. Hatta gözaltına alınmak ya da yerel polis karakolunda ifade vermek olasılığı vardır.
Çeviri: Bülent Pekardan
Kaynak
Lonely Planet