Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Geçmişle Bugün Arasında… Dubai 50 Yıl Boyunca Nasıl Değişti?

Petrolün keşfedilmesiyle birlikte, yüzyıllardır Arap dünyasının sakin bir köşesi olan, sadece 86.000 kişiye ulaşan nüfusu, yaklaşık 3 milyon insanın yaşadığı daha modern bir şehre dönüştürme fırsatı doğmuştu.

0 7.749

Dubai, Birleşik Arap Emirlikleri (CNN): Dubai, bir çöl olgusudur ve 50 yıl içinde küçük bir ticaret merkezinden dünyanın en ünlü şehirlerinden biri haline geldi.

Bugün, dünyanın en yüksek gökdeleni olan Burj Khalifa gibi yüksek gökdelenlerin yanı sıra insan yapımı bir ada olan Palm Jumeriah (Palmiye Adaları) gibi iddialı projeler, şehrin imkansızı gerçekleştirmeyi amaçlayan hızlı gelişimi sürecine bizzat tanık olmaktadır.

Dünyanın dört bir yanından yeni gelenleri cezbeden uzun Bedevi tarihi ve cazibesiyle, Dubai gibi başka bir yer yoktur.

Dubai, Aralık 1971’de Birleşik Arap Emirlikleri’ni kurmak için komşu emirliklere katıldı. O zamanlar, şehrin ulaşacağı gelişmeyi kimse beklemiyordu.

Dubai, çölde kurulmaya başladı. 1970’lerin alçak binaları ve bunu 1980’lerin ve 1990’ların ilk gökdelenleri takip etti.

Petrolün keşfedilmesiyle birlikte, yüzyıllardır Arap dünyasının sakin bir köşesi olan, sadece 86.000 kişiye ulaşan nüfusu, yaklaşık 3 milyon insanın yaşadığı daha modern bir şehre dönüştürme fırsatı doğmuştu.

Dubai’nin nasıl çölden çıktığı ve küresel bir güç haline gelmesinin özüne ulaşmak amacıyla, yüksek binaları ve kumsalları geride bırakmak faydalıdır, çünkü modern tarihi cam ve çelikle başlamıyor aksine küçük ahşap gemi anlamına gelen “Dow” ile başlıyor.

Dubai Körfezi

1970’lerde Dubai Limanı’nda gümrük müfettişi olarak göreve başlayan ve dünyanın en büyük limanları yönetim şirketlerinden biri olan DP World’ün CEO’su olan Sultan Ahmed Bin Süleyman’a göre, Dubai’nin yükselişi burayı yüzyıllardır bir yurt olarak gören Bedevi kabilelerinin ticari zihniyetiyle esasen bağlantılıdır ve onların yelkenlileri hala şehrin etrafındaki sularda akıyordu.

Ramesh Shukla’nın kayda geçirdiği bu an, çiftlik hayvanlarının küçük bir kayıkta taşındığını gösteriyor.

Bin Süleyman şöyle diyor: “Lastiklerin, yedek parçaların, plastik ürünlerin, gıda maddelerinin ve diğerlerinin (Dubai Körfezi’nde) boşaltılan kargoları hatırlıyorum.” Ve ekliyor: “Burası Dubai’nin kalbi, tüccarların yeri ve ticaret yapma noktasıdır.”

Ahmed Bin Süleyman’a göre, petrol Dubai’de zenginlik inşa etmede temel bir rol oynamasına rağmen, şehrin kalkınmasına katkıda bulunan tüccarların zihniyetiydi.

Bin Süleyman, küçük körfezi dolduran devasa geleneksel ahşap yelkenli tekneleri işaret ederek şöyle diyor: “Tonajı 500 tondan bin tona yükselmiştir ve sayılarının Hindistan, İran ve Afrika’ya doğru yan yana sıralandığını görebilirsiniz.

Ufukta çok yüksek duran, küçük körfezden arabayla sadece 15 dakikalık bir mesafede modern şehrin temellerinin atılmasına yardımcı olan şey, bu yelkenli tekneler ve taşıdıkları mallardı.” Diye ekliyor.

Dubai Uluslararası Havalimanı, bugün en yoğun havalimanları arasındadır ve bu resimde eski havalimanının küçük kontrol kulesi görünüyor.

Yenilik ve Azim

İlgili Yazılar

Dubai’de baktığınız her yerde bir yenilik belirgindir. Örneğin, 2008’de tamamlanmasından bu yana dünyanın en yüksek binası olan 828 metre yüksekliğe ulaşan Burj Khalifa, yirmi birinci yüzyılın başından beri inşaatına başlanan ufuktaki en ünlü yapı sayılmaktadır. Şu an New York ve Singapur’daki kuleler, hırs ve büyüklük bakımından rekabet ediyor.

Ramesh Shukla, tüm bu muazzam değişime doğrudan tanık oldu. Fotoğrafçı Shukla, cebinde bir dolardan daha azıyla 1965’te Mumbai’ den Dubai’ye gelmiştir.

Bugün Dubai’nin su cepheleri, insan yapımı olan büyük ada komplekslerini dört gözle bekleyen önemli gayrimenkullerdir ancak bu resmin gösterdiği gibi eskiden durum böyle değildi.

Shukla şöyle diyor: “Fotoğraf makinem ve 50 filmle beraber geldim. İlk geldiğimde burada hiçbir şey yoktu. Asfalt yollar yoktu, sadece çöldü. Kaldığım yerde su ve elektrik yoktu. Son derece basit bir hayattı ve bu hayatı belgelemeye başladım.”

Shukla, önümüzdeki 50 yılda bu çöl şehrinin doğuşunu belgelemeye devam etti. Belki de çektiği en ünlü fotoğraf Aralık 1971’de BAE’nin kurucu şeyhlerinin fotoğraflarıydı. Bu, birliğin ruhu ve BAE’nin atan kalbi olması için Dubai’nin yükselişinin başlangıcını belgeleyen bir fotoğraftır.

Shukla’nın en ünlü fotoğrafı Aralık 1971’de BAE’nin kurucu şeyhlerine aittir.

Dünya Rekorları Kırılıyor

Dubai, dünya rekorları kırmasıyla göze çarpıyor. Guinness Rekorlar Kitabı’nın resmi olarak bilirkişisi Danny Hickson, bu kez dünyanın en büyük yelkenli gemisi olan başka bir dünya rekoru kırma girişimini değerlendirmek için Dubai Körfezi’ne geldi.

91,47 metreye ulaşan yelkenli geminin aslında yeni bir dünya rekoru olduğunu doğrulayan Hickson, şöyle açıklıyor: “BAE’nin %60’ı Dubai’nin olmak üzere yaklaşık 423 kaydı var ve bu devasa bir rakam.”

Burj Khalifa dünyanın en yüksek yapısıdır.

Uzaya Doğru Yarış

Dubai, bu ruhla bir sonraki adımını uzaya atıyor ve 2020’de Mars’ın yörüngesine Umut Sondası‘nı fırlattı.

Sonda, Salem Al-Marri’nin BAE Astronot programına başkanlık ettiği Muhammed bin Rashid Uzay Merkezi’nde tasarlandı ve geliştirildi.

Al Marri, astronot programı ve Umut Sondası’nın devam eden bir hikâyenin parçası olduğunu açıklayarak, “Atalarımız doğuştan kaşiflerdir. Birçok yıldızın Arapça isimleri vardır ve Müslüman kaşifler her zaman gökyüzüne ve yıldızlara bakmışlardır. Şu anda uzay teknolojilerini geliştirmek için kullandığımız bilimin temel taşını atmışlardır.”

Temmuz 2020’de Umut Sondası’nın fırlatılma anı.

Kaynak: CNN Arabic

Çeviri: Şeyma Uçan

Kaynak CNN

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More