Aztek Liderleri: Halkın Sesi Yüce Hakim ve Yöneticiler
Yönetimin her zaman otomatik olarak babadan oğula geçmesi kuralı göz önüne alınmayabilir ve bunun yerine, (Aztectlaloque) şehir meclisi tarafından seçim yapılabilirdi.
Bir tlatoani (Hakim) Aztek şehir devleti hiyerarşik yapısının tepesinde yer alır. Halkının yöneticisi veya kralıdır. Halkının adına konuşur. Her Aztek şehir devleti kendi tlatoani’sine sahiptir. 1430’da Aztek İmparatorluğu’nun kurulmasından sonra Tenochtitlan(Başkent) yöneticisi “Yüce Hakim” anlamına gelen “Huey Tlatoani” unvanını almış ve en büyük lider olmuştur.
‘Tlatoani’ (çoğul “tlatoque”), Aztecaltepetl (“şehir devleti” terimine eşdeğer) hakimine verilen unvandır. Bu başlık, Nahuatl dilinde (Aztek dili) “halkı için konuşan kişi” anlamına gelir. Önemli ayrıcalıklara sahiptir.
Nasıl Tlatoani (Hakim) Olunur?
Her bir Aztek şehir devletinde belirli bir soy yaşamaktaydı ve tlatoani unvanı kalıtsaldı. Aztekler için soy çok önemliydi. Bir tlatoani yönetme hakkının olması için o şehirde yaşayan halkın soyundan gelmesi gerekliydi.
Yönetimin her zaman otomatik olarak babadan oğula geçmesi kuralı göz önüne alınmayabilir ve bunun yerine, (Aztectlaloque) şehir meclisi tarafından seçim yapılabilirdi. Seçilen kişinin görevi yaşam boyu sürerdi. Konsey, layık olmadığı kanıtlanması halinde tlatoani unvanını kaldırma yetkisini saklı tutma hakkına sahipti.
Hueytlatonai seçimi yapıldıktan sonra bir açılış töreni yapılırdı. Hueytlatoani açılış töreninin bir süreç olduğunu ve bölümlerden oluştuğunu biliyoruz. Her bölüm, yöneticinin değişik görevlerini temsil için hazırlanmıştır.
Örnek olarak, açılış töreninin ilk kısmı doğanın dini ve oruç tutma ve tövbe etme ayini içermekteydi. Buna ek olarak, yeni Hueytlatoani, Huitzilopochtli türbesine (Aztek güneş, savaş, ölüm ve fırtınalar tanrısının türbesi) düzenli ziyaretler yapar, burada tütsü yakılır ve kan akıtma seremonisi gerçekleştirilirdi. Bu aşama tanrıların onayı alındığını ifade ederdi.
Açılış töreninin üçüncü bölümü, savaştaki yeni hâkimin cesaretini kanıtlamak için tasarlanan “taç giyme savaşı” ritüelidir. Yeni Hueytlatoani’nin haraç kazanmak ve onay töreninde gerçekleştirilecek olan insan kurbanı töreni için kurbanları yakalamak için savaşa gitmesi gerekiyordu. Bunun için mahkûmlar kullanılırdı. Ahuitzotl adlı hueytlatoani, toplam 80.400 mahkumu ele geçirmiştir. Bu miktar onun değerini kanıtlamak için fazlasıyla yeterliydi. Öte yandan Tizoc adlı Hueytlatoani, sadece 40 mahkumu yakalamıştır ve bu da yönetmeye layık olmadığını göstermektedir.
Askeri liderlik bir tlatoani olmanın en önemli yönlerinden biriydi. Aztekler için, savaşın hedefi sadece haraç toplamak ve topraklarını genişletmek değil, aynı zamanda evreni korumaktı. İnsan kurbanının tanrıların evreni sürdürmesi için gerekli olduğuna inanılıyordu. Bu ayinlerin kurbanları çoğunlukla savaş esirleriydi, dolayısıyla savaşlar kutsal doğaya karşı bir görev olarak yapılırdı.
Bir Tlatoani’nin Yaşamının Diğer Yönleri
Hueytlatoani toprak sahipleri ya da imparatorluğun sahibi ve koruyucusuydu. Bu görevleri dışında yüksek rahip olarak hizmet eder ve adli anlaşmazlıkları çözerdi. Tlatoani mutlak güce sahipti ve tanrıların temsilcisi olarak kabul edilirdi.
Azteklerin iyi gelişmiş hiyerarşik yapısı başka yöneticiler tarafından da desteklenirdi. Örneğin, ikinci komuta “Cihuacoatl” olarak adlandırılırdı. (‘Yılan kadını’ anlamına gelir, ancak bu görevde daima bir erkek vardır.) Cihuacoatl zamanla güçlü bir figür haline gelmiştir. Hükümetin günlük işlerini yönetir. Ama cihuacoatl’in kararlarının gerçekleştirilmesi hueytlatoani’nin onayını gerektirmekteydi.
Hueytlatoani’nin altında ayrıca iç çember konseyi olarak adlandırılan “Dörtlü konsey” yer almaktadır. Bu konseyde hueytlatoani için en muhtemel aday olan dört güçlü kişi bulunur. Konsey üyeleri hükümdara danışmanlar olarak görev yapmışlardır.
Çeviri: Bülent Pekardan