Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Antik Çömlekçilik ile İlgili Şaşırtıcı 10 Arkeolojik Keşif

İlk bakışta, çanak çömlek parçaları, bir kazıdan çıkan önemsiz şeylermiş gibi görünür. Ancak onlar, arkeologlar için çok önemlidir. Bunlar, birisinin nasıl öldüğünü, çömlekçilerin kendileri hakkındaki şaşırtıcı gerçekleri, göçleri ve bu sanatın toplumu nasıl ayakta tuttuğunu ortaya çıkarabilirler.

0 20.286

İlk bakışta, çanak çömlek parçaları, bir kazıdan çıkan önemsiz şeylermiş gibi görünür. Ancak onlar, arkeologlar için çok önemlidir. Seramiklerin herhangi bir anlamı olmadığı zamanlar da vardır. Ama kayıp bilgiyi gün yüzüne çıkarabilen veya ilginç yeni gizemleri açıklayan ince parçaları, mühürleri, desenleri ve içerikleri de içerir. Bunlar, birisinin nasıl öldüğünü, çömlekçilerin kendileri hakkındaki şaşırtıcı gerçekleri, göçleri ve bu sanatın toplumu nasıl ayakta tuttuğunu ortaya çıkarabilirler.

10- En Eski Alfabe

2016 yılında, Ad Putea arkeolojik alanında tarihi bir sürprizle karşılaşıldı. Kuzey Bulgaristan’da bulunan kale eskiden Roma yolu olarak kullanılıyordu. Arkeologlar Ad Putea hakkında daha fazla bilgi edinmek isterken, beklenmedik bir şekilde, toprağın altından Bakır Çağı’ndan olduğu bilinen, bilinmeyen bir yerleşime rastladılar. Bu döneme ait birkaç kürek dolusu, işaretli bir seramik parçası ortaya çıktı. 7000 yıllık eski kırık çömlek parçası, dünyanın en eski piktografik yazısını içeriyordu. Piktografik yazı, alfabe ortaya çıkmadan önce insanların önemli şeyler kaydettiği etkili bir yoldu.

Bu seramik parçaları semboller ve gamalı bir haç içeriyordu. Bir kil parçasının üzerindeki tarihöncesi döneme ait olan yazı, eski Mezopotamya ve Mısır’dan iki bin yıl daha eski. Bazı Bulgar uzmanlar, Sümer’in ünlü çizgisel yazısı ve Mısır hiyerogliflerinin Kuzeybatı Bulgaristan’da başlayan ilk yazılardan geliştirildiğini iddia ediyor. Bu ilginç semboller hala çözümlenememiş haldedir.

Japon bilim adamından Türk tarihine ışık tutacak yazıt keşfi

9- Gizemli Yemek

2016 yılında bir başka keşifte, Danimarka’daki arkeologlar atık çukurunda türüne az rastlanan bir çömlek buldu. Bunu eşsiz yapan şeyin, kazanın tasarımı ya da alışılmışın dışında korunmuş hali ile hiçbir ilgisi yoktu. İçeriği garipti. Genellikle, eski pişirme kaplarında kömürleşmiş bitki artıkları kalır. Fakat temizleme işlemi sırasında, bunun yerine açık sarı bir kalıntı ortaya çıktı.

Kimlik tespiti yapılamadı ve 3.000 yıllık kalıntıdaki test sonuçları bazı ipuçları verdi, ancak net cevaplar sağlamadı. Bu madde, büyükbaş hayvan yağları, yağ ve şekerden oluşan bir karışım gibi görünüyordu. (Eski yemek izleri çok ender bulunan bir bulgudur.) Araştırmacılar, gelecekte benzer şeyler keşfettikten sonra bu bulguların gerçek kimliklerini belirleyebiliyor. Ancak, bir şey kesin. Bir peynir yapmak için yapılan girişimde muhtemelen böyle bir başarısızlık ve korkunç bir koku ile karşılaşıldı ve aşçı kabı hemen fırlattı.

Antik Mısır’da Mumyalama Esnasında “ağız açma” Ritüeli

8- Visigoth Devri

Kuzeydoğu Bulgaristan’da Visigoth çanak çömlekçi korkunç bir hikaye anlattı. Dördüncü yüzyılda, Germen kabileleri Hunlardan kaçtıklarında Roma onlara yardım elini uzattı. Mültecilerin, bugünkü Kovachevska Kale olarak bilinen kalelerinin yakınına yerleşmelerine izin vermesi, Romalıların pişman olduğu bir karardı.

Visigoth’lar, yüksek kaliteli kilden şekil verilmiş koyu gri eşyalar,farklı seramikler yaptı. Bölgede keşfedilen net sayı, Got’ların toplu bir şekilde gelişlerini anlatıyor: yerli halkın sırayla gelişi. Kovachevska içindeki bir tahıl ambarı, yıkımını tetiklemiş olabilir. Yiyecek kıtlığı, Visigothlar ve onların Roma yardımseverleri arasında açık savaşa neden oldu. Yangın hasarları, işgalciler kalede kasıtlı yangın çıkardı ve kazandı. Sonra, Goth’lar harabelerin arasına izinsiz yerleşti. Araştırmacılar, gotik tarzı olan 1990 yılından bu yana kazılan Kovachevska çanak çömleklerinin yüzde 87’sini inceleyerek bu sonuca varmışlardır.

Roma İmparatorluğu’nun Başına Bela Olmuş 10 Düşmanı

7- İsrail Sürahisi

Bir arkeoloji dersinde, İsrailli öğrenciler sıra dışı arkeolojik bir eser buldu. Tel Aviv’deki kumsaldan çıkarılan sürahi, arkeologların Orta Tunç Devri’nden tam olarak bekledikleri şey onun alışılmadık dekorasyonu, onu daha önce İsrail’de bulunan herhangi bir şeyden farklı ve benzersiz kılıyor.

İnce ayrıntıyla yapılmış bir kişinin figürü sürahinin üst kısmında yer alıyor. İki parçanın aynı veya farklı çömlekçiler tarafından yapılıp yapılmadığı belirsizdir, ancak kabın üst kısmı figürün gövdesini oluşturacak şekilde ayarlanmıştır. Kolları, bacakları ve yüzü daha sonra bu uzantı üzerine el ile şekil verilmiştir. Heykel oturup derin bir şeyler hakkında düşünüyor ve sanki endişeli gibi görünmektedir. Bu garip seramik birleşimi 18 santimetre yüksekliğinde ve yaklaşık 4.000 yıllıktır. Bu sürahiyi; silahlar, birkaç başka çanak çömlek parçaları ve hayvan kemikleri arasında bulan araştırmacılar, önemli bir kişinin cenaze töreninde bağışlanan şeyleri içeren bir koleksiyon olduğundan şüpheleniyor.

Düşünen Adam Heykelciği 3800 Yıl Önce Yapılmış

6- Kavanozlar Düzlüğü – Gizemli Küpler

1930’lu yıllarda, yapılan kazılar Güneydoğu Asya’nın en büyük gizemlerinden birini ortaya çıkardı. Laos’taki Kavanozlar Düzlüğü, kavanozlarla yığılı yaklaşık 100 bölgeden oluşuyor. Bunlar sıradan bir çanak çömlek parçaları değil. Taştan yapılmış ve bazıları 10 tonun üzerindedir. Bilinmeyen bir kültürün, canavarların bu kapları taş ocağın 8-10 kilometre uzağına sürükleyip onları 400 büyük kavanoz sığacak şekilde gruplandırdıklarına inanılıyor. Ancak tam tersine, bölgeleri tek bir kavanoz süslüyor.

Bunun nedeni orijinal içeriğinin eksik olmasıdır. Arazi 1’in yeni bir incelemesi sırasında bize cevap olabilecek bir şeyler bulundu. Bazı seramik küplerin içinde gerçek bir mezara dönüştürülmüş 2500 yıllık insan kalıntıları ortaya çıktı. Araştırmacılar, yapılacak testlerin bu kayıp toplumun kökenini ortaya çıkaracağını ve Hindistan’ın eski kavanoz alanlarıyla herhangi bir bağlantısı olup olmadığını açıklığa kavuşturmayı umuyor.

5- Çocukların Yaptığı Çanak Çömlekler

İlgili Yazılar

Aynı zamanda eğitimli bir seramik ustası olan bir arkeolog önceden bilinmeyen bir şey keşfetti. Doktor Katarina Botwid, Tunç Devri’nde dokuz yaşındaki bir çocuğun çanak çömlekçilik yapabileceğini keşfettiğinde, antik çanak çömlek üretiminin kimse tarafından incelenmemiş, ihmal edilmiş alanlarını inceliyordu. Botwideski kaplarda çocuk parmak izlerine rastladı ve onları kimin yaptığını ortaya çıkardı. Bir seramik ustası olarak, bu genç sanatkarların uzman seviyesine yükselmesinin yaklaşık üç yıl aldığını tahmin ediyordu.

Tunç Devri nesnelerinin daha ayrıntılı değerlendirilmesi, Katarina Botwid’i şaşırtan bu zor zanaatı çocukların nasıl tam olarak öğrendiğini kanıtladı. Çağın en temel ev eşyaları bile bazen sadece yetişkinlerden başka kimse yapamamıştı. Ayrıca, zamanın yakma teknikleriyle yapılan çok daha fazla çanak çömleklerin var olduğunu düşünüyor – genel olarak %40 kabul görenden %95 daha fazla dikkat çekiyor.

4- Mısır Kavanoz Mezarları

Kavanoz Düzlüğü içinde bulunan insan kalıntıları karma karışık kemiklerdi. Eski Mısırlılar insanları kavanozda saklarlardı.

Bu tür mezarların fakir ve çok genç insanlara ayrıldığı düşünülüyordu. Yoksulluk teorisi, evde kullanılan kapların özellikle ölenler için yapılmadığı keşfedildiğinde ortaya çıkmıştır. “Yoksul ve genç” bakış açısı, neden bazı alanların sadece yetişkinleri ve yüksek statü mezarlarını içerdiğini açıklamıyor.

Bilim adamları, hepsinin anlamı hakkında fikir ayrılıkları yaşıyorlar. Şüphesiz, ölümden sonra yaşama inanan Mısırlıların seramik kavanozlara ceset yerleştirmelerinin bir sebebi vardı. Bazı uzmanlar arkeolojik kanıt yoksunluğundan bahsederken, diğer uzmanlar, bu kavanozların rahmi ve yeniden doğuşu sembolize ettiğini düşünüyorlar.

Yüzlerce yıldır kavanoza gömülü cesetler popüler bir seçenek olarak kaldı. Belki de bunun kilin dayanıklılığı ile bir ilgisi vardı. Bugün bile, Mısır kavanoz mezarları eski mezarlıklarda en iyi korunmuş cesetlere sahipler.

Cadılar, Vampirler ve Kurt Adamlara Ait Keşfedilmiş 10 Tuhaf Mezar

2400 yıllık Eski Bir Mezarın İçinde İskelet Yığınları Bulundu

3- Bulaşıcı Kan ve Organlar

M.Ö. 600-450 yılları arasında, eski Almanya’daki bir köyde, özel kişiler öldüğünde gömülürdü. O sırada diş etlerinin, burnun, dışkının ve idrarın kanamasından dolayı çürümüş bir görünümü göz önüne alındığında kendini hiç de özel hissetmemiş olmalı. Geri kalan köylüler organlarını ve kanını tuhaf bir şekilde uğurlardı. Ölü beden çanak çömleklerin arasına yerleştirilirdi ve kanlı kaplar daha sonra mezarın üzerindeki toprak yığınına bırakılırdı.

Yeniden keşfedilinceye kadar, geride kalanların hepsi kurumuş çanak çömlek parçalarıydı. Fakat eski kalıntılar hala onlara yapışıktı ve bunlardan iç organlarının içeriği ve kişinin Kırım-Kongo kanamalı ateşinden öldüğü tespit edildi. Keneleri taşıyan ve bugün hala insanları öldüren bu hastalığın arkeolojik kayıtlara geçen ilk keşfiydi. Bölge için, Tunç Devri boyunca insan kan ve organlarının çanak çömleklerde bulunması da sıradışı bir durumdur.

Antik Çömlek İçerisinde Rastlanan İnsan Kanı Bilinen “İlk Kırım Kongo” Vakası Olabilir

2- Kadınların Barışı

1930’lu yıllarda ilk kez Arizona’da bulunan bir seramik koleksiyonu, “Salado Bölgesi Sorunu” olarak biliniyordu. Amerika’nın güneybatısında üç yerelkültür bölgesine yayılmasına rağmen hiçbiri kaynak olarak tanımlanamaz. Sorun sadece kökeni değil, Salado çanak çömleklerinin amacıydı.

Hepsi aynı dini mesajları, doğurganlık ve iş birliği sembollerini taşıyordu. Araştırmacılar, şimdilerde, 13-15. yüzyıllar boyunca uygulanan, çanak çömlekleri üreten yeni bir kadın bölgesinin olduğuna inanıyorlar. Bu son derece berbat bir dönemdi ve kuzeydeki mülteciler bölgeye geldiler. Yerli halk ile kuzeyin soykırım seviyelerine ulaşan yeni gelenlerin arasındaki gerilimleri önlemek için kadınlar aynı ruhsal uygulamalara katılarak bir araya geldiler. Salado Bölgesi sadece seramik üretimini koruyabilmişti. Burası, bu çok kültürlü toplumu yüzyıllardır dengede tutan kadınların inancını destekleyen geleneksel bir erkek alanı değildi.

1- Gizli Mükemmellik

Yunan seramiği, günlük hayatın ve savaş sahnelerinin “siyah figür” tasvirleri olarak biliniyor. Bu sanat formunu yeniden oluşturmak zordur. Gizemli sanatsal teknikleri öğrenmeye yönelik bir girişimde, doğal çevreyi koruma konusunda uzman bilim adamları Stanford Ulusal Hızlandırıcı Laboratuvarı’na katıldılar. X-ışını flüoresansıyla bir Yunan vazoyu vurdular. Kısa süre sonra, bunun neden asla güvenilir bir şekilde tekrar edilemediği anlaşıldı.

Çok fazla varsayım vardı. Her zaman tek bir kat boya olarak düşünülen şeyin, X-ışınları kimyasal renklerin ve daha fazla katmanıngizli bir dünyası olduğunu ortaya çıkardı. Ateşleme işlemi sırasında siyah renk oluşturduğuna inanılan çinko katkı maddesi bile mevcut değildi, başka bir gizem vardı.—Isıtma sırasında renklenmeye neden olan şey neydi? Kimse bilmiyor. Beyaz renk eklemek ek bir çaba gerektiriyordu. Bu keşif Yunan sanatkarlarının üstün başarı seviyesini bir kez daha kanıtladı.

Roma Döneminde Yapılmış En Güzel 10 Tiyatro

Antik Döneme Ait Bilinmeyen 10 Çılgın Seks Gerçeği

Antik Roma’daki Yaşam Hakkında 10 Mide Bulandırıcı Gerçek

Çeviri: Demet YAZICI

Kaynak: listverse “10 Surprising Discoveries Involving Ancient Pottery

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More