Senin Yaşam Felsefen Nedir?
Aslında felsefe düşünce sanatı olarak da bilinir. Buna göre, felsefe Yunanlar için, ‘bilgelik sevgisi’ ya da ‘hikmet arayışı’ anlamına gelmiştir. Platon için ise “Doğruya varmak, var olanı bilmek için düşüncenin yöntemli bir çalışmasıdır.”
Herkesin kendine özgü bir yaşam felsefesi vardır, felsefenin derinliğini filozofları herkes bilmek istemeyebilir, ama herkesin kendine has bir yaşam felsefesinin olması kendini sorgulaması önemlidir. Bunun için bize ışık tutan felsefenin, üstadların iznine sığınarak , değerli filozofların savundukları yaşam felsefelerinden örnek alarak felsefenin ne olduğunu ve kendi yaşam felsefemizi yapılandırmaya başlamakla fena olmaz, böylece hem felsefenin ne olduğunu daha iyi tanımış oluruz, hem de hayata karşı yeni yaklaşımlar elde edebiliriz.
Felsefe Nedir?
Arsitoteles’in felsefesi “Var olanın ilk ilkelerinin ve temellerinin araştırılmasıdır..”
Tüm bilimlerin anası Felsefe; varlık, bilgi, gerçek, adalet, güzellik, doğruluk, akıl ve dil gibi konularla ilgili özsel sorunlara ilişkin ihtiyaçlarımızı karşılayan ulaşılabilir kesin bilgi ve çalışmalardır…
Aslında felsefe düşünce sanatı olarak da bilinir. Buna göre, felsefe Yunanlar için, ‘bilgelik sevgisi’ ya da ‘hikmet arayışı’ anlamına gelmiştir. Platon için ise “Doğruya varmak, var olanı bilmek için düşüncenin yöntemli bir çalışmasıdır.” Böylece eleştirel düşünceyi ortaya çıkaran bir etkinlik olarak fikir temelli gelişmelerin odağında yer almıştır. Bir nevi kişisel yapı taşımızdır diyebiliriz.
Şimdi bu bir kaç bilgilerin ışığında kendi yaşam felsefemizi yapılandırmaya nasıl başlayabiliriz?
Yaşam tarzı edinmek yaşam kalitemizi arttırmak bir nevi hayatı anlamlandırmak , Düşünebilmeyi, hayatımızı farklı boyuttan izlemeyi ve kavramayı yahut birşeyleri daha iyi yerine koymayı ‘İbn-i Sina’ şöyle tanımlamıştır. “İnsan aklının sınırlı olduğunu, bu nedenle de insanın nesnelerin hakikatini bilemeyeceğini” savunmuştur. Buna göre o, felsefenin amacını “Bir insanın nesnelerin hakikatlerini kavrayabileceği kadar kavramasıdır ”.
İlgili Yazılar
Bu yüzden düşünce tarzımızı ve rutinimizi değiştirirsek, başkalarının ne dediğini bırakırsak, kalıplarımızı kırarsak, hayata daha geniş bir açı ile bakarsak , özgür düşünebilirsek ne güzel olur değil mi? Bir kez olsun bile gerçekten kendimiz olmayı denesek, başkalarının ne dediğini değil kendimizin ne düşündüğünü ne hissettiğini ne istediğini bilmek ve yolculuğumuzda ilerlerken başkalarının akıllarını ezber yerine kendi felsefi görüşümüzden faydalanmak ve yaşamak sizce de daha iyi olamaz mı?
Bizim olmayan başkalarına ait tarzımıza yakışmayacak giysileri giyebilir miyiz? Tabi ki hiç kimse kendisine yakışmayacak bir giysiyi giyemez.
Peki o zaman bize yakışmayacak başkalarının giydirdiği yaşam tarzından kurtulup yeni bir yaşama adım atmak kendimizi bilmek, her gün yeni ne öğrendiğimizi sorgulasak ve başkalarının fikri ile değil kendi fikrimiz ile etkin bir yaşam sürdürmek nasıl olur?
Tabi ki bunları yapmak hiçte kolay değil ancak imkansızda değil, alışılmışın dışına çıkmak, aslında doğru bildiklerinin yanlış olduğu ile yüzleşmek kolay değil ama başarmak içinde imkansız değil. Her şey ilk başlangıçta zor gelebilir ancak alışılmışın dışına çıktığımız zaman aslında hiçte öyle zor görünmeyebilir. Çünkü “Yaşam tarzı dediğimiz yenilenmez ancak gelişir. Yani her yıl yeni bir yaşam tarzı edinmek değil her yılın bir önceki yılın yaşam tarzına göre daha gelişmiş olacak, seni ortaya koyacak yaşama karşı bir duruşun olacak. Ancak bu gün bu tarzda yarın başka tarza bürünmekle olamaz.
Bir ispatın olmalı başta sen sonrada insanlar seni onunla anımsasın ki bütün filozofların kendi yaşam felsefesini bir iki satıra sığdırdığı gibi anlamlı, savunacak ve savunalacak kadar net bir yaşam felsefesi edinmek…
Yazı: Olivia Işık
