Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Tutankhamun’un Laneti -Bölüm 2-

1923’te, Mısır bilimcileri Howard Carter ve Carnarvon, Kral Tutankhamun’un mezarını ilk defa açtı. Mezarı koruyan taşın üzerinde lanetli bir tehdit onları bekliyordu: “Firavunun mezarına her kim dokunursa ölümün kanatları onu saracaktır.”

0 4.917

1923’te, Mısır bilimcileri Howard Carter ve Carnarvon, Kral Tutankhamun’un mezarını ilk defa açtı. Mezarı koruyan taşın üzerinde lanetli bir tehdit onları bekliyordu:Firavunun mezarına her kim dokunursa ölümün kanatları onu saracaktır.” Mezarın içinde, Mısır biliminin modern çağını tüm dünyanın gözleri önüne seren ünlü firavunla beraber bir dolu hazine keşfettiler. Fakat bu keşfin sonrasında, mezara girenlerin ve mezarın bozulmasında payı olan kişilerin peşini ölüm, yaralanma, hastalık ve talihsizlik bırakmadı.

Çoğu kişi bu ölümlerin ve talihsizliğin Tutankhamun’un mezarına girmenin getirdiği lanet olduğuna inansa da bilim adamları ve araştırmacılar daha mantıklı açıklamalar için araştırma yaptı. Mesela, mezarı ziyaretinden 6 hafta sonra ölen Lord Carnarvon’ın mezardan ölümcül mantar hastalığı ya da zehirli bakteri kapmış olabileceğini düşünüyorlar.

TUTANKHAMUN’UN LANETİ -BÖLÜM 1-

Bilimsel araştırmalar sayesinde yeni açılan Mısır mezarlarında konjesyondan ciğerlerde kanamaya kadar alerjik reaksiyonlara sebep olan patojenik bakteri (Stafilokok ve Pseudomonas) ve mantar(Aspergillusniger ve Aspergillusflavus) tespit edildi. Aynı zamanda yarasalar kazılmış mezarlarda yaşar ve dışkılarında enflüenzaya benzer solunum yolu hastalığına yol açan bir mantar türü taşır.

Philadelphia’da bulunan Pensilvanya Üniversitesi Müzesi’nde mısır bilimci Jennirfer Wegner, “Mısır mezarları denince aklınıza sadece cesetler değil aynı zamanda ahiret için gömülen et, sebze ve meyve gibi gıdalar da gelmeli. Yani, böyle yerlerde böcek, küf (bakteri) ve bunlar gibi şeyler eksik olmaz. Sonuçta hammadde bin yıl önce buradaydı ” dedi.

İlgili Yazılar

Açılmamış bir lahitten alınan hava örneğinde yüksek oranlarda amonyak gazı, formaldehid ve hidrojen sülfür tespit edildi. Bu, yüksek konsantrasyonlarda gözde ve burunda yanmaya, zatürree benzeri semptomlara ve çok nadiren de ölüme yol açabilir.

Bu bulgular bilimsel olarak doğrulansa da Lord Carnarvon’ın vakasını üstlenen uzmanlar, mezardaki zehrin Carnarvon’ın ölümünde ve altı hafta içinde gösterdiği semptomlardabir etkisi olduğunu düşünmüyor. Ayrıca, Hawaii Üniversitesi epidemiyoloji profesörü De Wolfe Miller’a göre henüz mezardaki bakteri ya da mantar yüzünden hasta olan hiçbir turist ya da arkeolog bulunmuyor.

Dahası, bu “zehirli mezar” teorisi; yaşanan araba kazalarına, cinayetlere, intiharlara, kalp krizlerine; mezarı ziyaret edenlerin başına gelen talihsizliklere; mezarı hiç ziyaret etmeyip yıllar sonra Tutankhamun’un hazinelerini Londra’daki bir sergiye götürenlerin başına gelenlere bir açıklama getiremiyor.

Peki, bu kadar ölümün ve talihsizliğin mantıklı bir nedeni var mı? Hepsi birer tesadüf mü? Yoksa Tutankhamun’un ruhu mezarın başında hala bekliyor mu? Şimdilik bu soruların cevapları bir sır.

TUTANKHAMUN’UN LANETİ -BÖLÜM 1-

FİRAVUN TUTANKAMON’UN MEZARININ KEŞFİ VE ÇIKARILMIŞ HAZİNELER

Çeviri: Buket Nur Ekim

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More