Nostradamus ve Hitler: 16. Yüzyılda Bir Doktor Geleceği Görebilir mi?
Michel Nostradamus, Fransa Kralı II. Henry'nin ölümünden, Hiroşima ve Nagazaki’ye yapılan atom bombası saldırına kadar birçok gelecek kehaneti ile anıldı. Hayatının çoğunda vebayı ve etrafındaki dünyayı inceleyen tanınmış bir bilim adamıydı.
Michel Nostradamus, Fransa Kralı II. Henry’nin ölümünden, Hiroşima ve Nagazaki’ye yapılan atom bombası saldırına kadar birçok gelecek kehaneti ile anıldı. Hayatının çoğunda vebayı ve etrafındaki dünyayı inceleyen tanınmış bir bilim adamıydı. Ancak yaşamının sonlarına doğru Nostradamus, dörtlük olarak da bilinen, yıllar içinde tarihi olaylara uyacak şekilde yorumlanan esrarengiz şiirler yazmaya başladı. Oysa söyledikleri ne kadar doğru olabilirdi ki? Hitler’in ayaklanacağı ve dünyanın bu zamana kadar şahit olmadığı kötülükte suçlar işleyeceği konusunda dünyayı uyardı mı?
Nostradamus’un Hayatı
Michel de Notredame, daha sonraki adıyla Nostradamus, 1503’te Fransa, Saint-Remy’de doğdu ve Rönesans’ın en çok okunan kahinlerinden biri haline geldi. Tıp üzerindeki çalışmalarına 1530’larda Agen şehrinde başladı. Tıp fakültesinden atılmış olmasına rağmen, Nostradamus veba için geliştirdiği yenilikçi tıbbi tedavisiyle ün kazandı. 1540’larda bir doktor olarak sahip olduğu bu ünü büyüttü. Ancak, 1555’te Nostradamus da, diğer kahinlerin yaptığı gibi kehanetler oluşturdu ve kafiyeli şiirler içeren ‘’Yüzyıllar’’ adlı bir kitap yayınladı. 1558’de Fransız Kralı II. Henry’ye adanmış ikinci bir baskı daha yayınladı.
Bir kâhin olarak ünü o kadar büyüdü ki, II. Henry’nin eşi Kraliçe Catherine de Medici’nin mahkemesine davet edildi ve orada Kraliçe’nin ailesi için horoskoplar hazırladı. Popülaritesini arttıran olaylardan biri, II. Henry’nin ölümünü sözde tahmin etmesiydi. Savaş alanında genç bir aslanın pençesiyle yaşlı bir aslanın gözünü delerek, yaşlı aslanı yeneceğini iddia etti. II. Henry daha sonra mızrak dövüşü turnuvasında bir mızrağın parçalanıp miğferinin vizöründen içeri girmesiyle gözünden aldığı darbe sonucunda ölecekti.
Nostradamus hayatı boyunca acısını çektiği gut hastalığına yenik düştüğünde 1566 yılıydı. Yine de vermesi gereken son bir kehaneti vardı. Ölümünden önceki gece sekreterine “Güneş doğarken beni canlı bulamazsınız” dedi. Nostradamus öldüğünde geceydi ve ertesi sabah bulundu.
Kehanetleri: Şans mı, Öngörü mü?
Birçok insan Nostradamus’un yazıları ile geleceği doğru bir şekilde tahmin ettiğini düşündü. Ancak belki de şiirlerin ya da dörtlüklerin muğlaklığından dolayı, veyahut bazı olaylara sonradan bakıldığında anlam kazanması sayesinde insanlar, Nostradamus’un yazılarını kehanet ile bağdaştırdı. Yukarıda belirtildiği gibi, yaşamı boyunca hem kendisinin hem de II. Henry’nin ölümünü öngördü. Ancak ünü asıl olarak, yazılarında daha da kötü felaketlerin olabileceği düşünülünce arttı.
Büyük Londra Yangını: “Londra’dan, adaletli olanların kanı istenecek, 66 yılında yandığında”. Bu kehanet onun en ünlü kehanetlerinden biridir. “Yirmi, altı ve üç” 1666 yılını, yani Büyük Londra Yangını’nı göstermektedir. Bu olayda binlerce kişi hayatını kaybetmiştir ve Londra’nın yanacağı düşüncesi şiirde açıkça görülebilmektedir. Ancak, dörtlüğün muğlaklığı yüzünden başka anlamlar da yüklenebilir.
Hiroşima ve Nagazaki’ye yapılan atom bombası saldırıları: “İki şehirde benzeri görülmemiş belalar olacaktır.” İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda bu iki Japon şehrinde meydana gelen büyük boyutlardaki facialar ile bu sözü bağdaştırmak kolay olacaktır. Daha sonra, bombaların radyasyon yoluyla bir yan etkisi olan kıtlık ve vebayı da öngörür. Acaba Nostradamus’un öngördüğü bu muydu?
Kennedy Suikastı: “Yukarıdan, kötülük büyük adamın üzerine düşecek ve ölü bir masum suçlanacak.’’ Bu olayın iki kısımdan oluşmaktadır. John F. Kennedy, yüksek bir pencereden bir keskin nişancı tarafından öldürüldü, süikast ile suçlanan şüpheli Lee Harvey Oswald’ın suçlu olduğu hiçbir zaman kesinleşmedi ve yargılanamadan önce öldürüldü. Bu olayın gizemi, Nostradamus’un kehanetinin çok doğru olduğu algısını yarattı.
İlgili Yazılar
Üzerlerine tarihsel olaylara göre farklı anlamlar yüklenebilen bu sözlerin hepsi, detaysız ve belirsiz olsa da, Hitler ile nasıl bağdaştırılabiliyor?
Adolf Hitler’in Yükselişi
Adolf Hitler, muhtemelen yakın tarihte bir Avrupa ülkesinin yönetimine gelmiş en kötü şöhretli liderdir. 1889’da Avusturya’da doğdu, 1. Dünya Savaşı’nda savaştı ve 1920/1’de Nazi Partisi’nin lideri oldu. 1933’ten 1945’teki ölümüne kadar Almanya’nın Führer’iydi. Bu görevde geçirdiği süre boyunca Almanya sınırlarını Avrupa üzerinde genişletti. Fransa ve Polonya’yı ele geçirdi. Bunlara ek olarak toplumda istenmeyen olarak gördüğü insanlara karşı korkunç suçlar işledi. Bu, Holokost olarak bilinen ve yaklaşık 6 milyon Yahudi’nin sistemli bir şekilde öldürüldükleri ölüm kamplarını ve toplama kamplarını yarattı.
Dünyanın dört bir yanında yer alan ülkeler, Hitler’in terör saltanatına son vermek ve ezilen milyonlarca insanı kurtarmak için bir araya geldi. Bu, insanların benzeri görülmemiş olarak nitelendirdiği bir yükselişti. Nostradamus bunun olacağını 500 yıl önce görmüş olabilir.
“Batı Avrupa’nın derinliklerinden, fakir insanlar arasından bir çocuk doğacak, diliyle büyük bir birliği baştan çıkaracak.”
Birçok kişi bu öngörü yüzünden tedirgin oldu. Çünkü bu sözler geriye dönüp bakıldığında Hitler’in yükselişiyle ilişkilendirilebiliyordu. Karizmatik bir kişi olarak biliniyordu, bu yüzden Almanya’da bu kadar popülerdi. Ebeveynlerinin düşük gelir sınıfında olması Nostradamus’un sözlerini destekliyordu. Daha sonraki bir cümle, “Hister” olarak bilinen bir alandan bile bahsediyordu. Bazıları bunun bir çeviri hatası olduğunu iddia etse de Hister, Adolf Hitler’in doğduğu Tuna Nehri yakınlarındaki bir bölgedir. Gerçekten tuhaf bir tesadüf mü yoksa mistik bir kehanet mi?
Şans Eseri mi? Yoksa Gerçek mi?
Nostradamus’un kehanetlerini ve yazılarını okumak, geçmişte yaşanan tüm korkunç olayların önlenebileceğine dair ürkütücü bir his verebilir. Ancak bu yazıların ve sözlerin, sadece geriye dönük yaşanmış olaylara birtakım anlamlar yükledikçe doğruluk payı kazandığını unutmamak gerekir. Nostradamus’un dörtlükleri, onlardan birçok farklı anlamlar çıkarılabilecek kadar belirsizdir. Mistik teorileri destekleyenler bile, hangi teorinin doğru olduğu konusunda anlaşmaya varmak için mücadele etmektedir.
Nostradamus’un o zamanlar bu gerçekleri fark edip etmediği bilinmez, ancak yazıları o kadar muğlaktı ki, şimdilerde dünyada yaşanan birçok olay ile bağdaştırılabiliyor. Ama, eğer Nostradamus gerçekten bunları bilinçli bir şekilde yazdıysa, belki de gerçekten öngörü yeteneğine sahipti.
Çeviri: Erol Bayülken
Kaynak
Ancient-Origins