İstanbul’da 24 Saat Nasıl Geçirilir?
Ayasofya ve Topkapı Sarayı gibi önemli turistik yerleri de içeren klasik İstanbul turunu zaten yaptıysanız, yerel halk arasında biraz zaman geçirmenin zamanı geldi. İstanbul'un popüler semtlerinde eşsiz bir gün geçirmek için ipuçlarımıza göz atın.
Ayasofya ve Topkapı Sarayı gibi önemli turistik yerleri de içeren klasik İstanbul turunu zaten yaptıysanız, yerel halk arasında biraz zaman geçirmenin zamanı geldi. İstanbul’un popüler semtlerinde eşsiz bir gün geçirmek için ipuçlarımıza göz atın.
Cihangir’de Kahvaltı Yapın
Güne hem sanatçılar hem de gurbetçiler arasında popüler olan bohem Cihangir semtinde başlayın. Cihangir’de bir çok dükkan adil ticaret ve sürdürülebilir kaynaklarla yapılan geleneksel Anadolu tariflerinde uzmanlaşmıştır. Kahvaltıda ev yapımı simit, üç çeşit peynir, Antakya’dan gelen zahter tozu, Türkiye’nin dört bir yanından gelen zeytinler ve Kaz Dağları’ndan gelen soğuk sıkım zeytinyağında marine edilmiş kekik çeşitlerinin yanı sıra taze domates, biber ve salatalıkla kendinizi şımartın.
Çukurcuma Antikacılarına Göz Atın
Cihangir’de çok sayıda antika dükkânıyla bilinen Çukurcuma semtine kısa bir yürüyüşle ulaşabilirsiniz. Popüler mağazalardan biri olan A La Turca, antika halılar, tekstil ürünleri, sandalyeler, seramikler, mobilyalar ve sanat eserleriyle dolu eski bir İstanbul evidir ve hepsi de muhteşem bir hava yaymaktadır.
Masumiyet Müzesi’ni Ziyaret Edin
Çukurcuma semtine yapılacak bir ziyaret, Nobel Ödüllü yazar Orhan Pamuk’un müzesini ziyaret etmeden tamamlanmış sayılmaz. Yazarın aynı adlı romanından uyarlanan Masumiyet Müzesi, 1970’lerden kalma dokunaklı antikaların bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş ve sadece hüzünlü bir aşkın değil, aynı zamanda Türkiye’nin bambaşka bir döneminin de hikâyesini anlatıyor. Kitabı okuduysanız, her sergideki ayrıntıları mutlulukla tanıyacaksınız eğer okumadıysanız, 1970’lerin İstanbul’una bir bakış atarak yine de büyüleneceksiniz.
Alışveriş İçin Karaköy’e
Çukurcuma’dan yokuş aşağı inerseniz, Boğaz’ın hemen kıyısında İstanbul’un en havalı semtlerinden biriyle karşılaşırsınız. Eskiden şehrin en önemli limanlarından ve ticaret merkezlerinden biri olan bu bölge, şimdilerde şık kafeler ve butiklerin yanı sıra birkaç gizli tarihi kilise ve okuldan oluşan bir semte dönüşmüştür. İskandinav estetiğinden esinlenen erkek giyimi için Bey Karaköy’e ve Türkiye’nin en iyi tasarımcılarından bazılarının mücevher, kıyafet ve aksesuarlarını satın almak için Mae Zae’ye uğramayı unutmayın.
Öğle Yemeğiniz Karaköy Lokantası’ndan
Bu noktada, muhtemelen iştahınızın bir kez daha arttığını hissetmeye başladınız, bu yüzden çok modern bir atmosferde klasik Türk ev yemekleri yemek için Karaköy Lokantası’na gidin. Dumanlı ve peynirli patlıcan püresi yatağı üzerinde yavaş pişirilmiş kuzu küplerinden oluşan hünkâr beğendi mutlaka denenmesi gereken bir yemektir.
Galata Köprüsü’nü Geçin
Artık iştahınızı doyurduğunuza göre, İstanbul’un kendine özgü siluetinin unutulmaz fotoğraflarını çekmek için çok uygun bir zaman olan Galata Köprüsü’nden geçebilirsiniz. Balıkçıların şanslarını denemelerini ve günün her saatinde yanınızdan geçen vapurları izleyin.
Fener’de Kaybolun
Diğer tarafa geçtiğinizde, İstanbul’un daha az bilinen ancak son derece tarihi semtlerinden birini keşfetme zamanı gelmiş demektir. Aziz George Katedrali’nin bulunduğu Fener’e gitmeden önce Haliç’te gezinin ve manzaranın tadını çıkarın. Buradan, eskiden şehrin burjuva Rum Ortodoks ailelerinin yaşadığı tarihi mahalleyi keşfedebilirsiniz.
Agora Meyhanesi’nde Akşam Yemeği Yiyin
İstanbul’daki güzel gününüzü sonlandırmak için şehrin en eski meyhanelerinden biri olan ve 1890’dan beri açık olan Agora Meyhanesi’ne uğrayın. Mutfaktaki Ermeni, Rum Ortodoks, Türkmen ve Zaza şefler, sadece eklektik değil aynı zamanda her seferinde mükemmel olan bir menünün arkasındaki nedendir.
Çeviri: Çiğdem Özçelik