Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

İstanbul’un Çatısını Keşfetmek: Tarihi Fener ve Balat Semtleri Gezi Rehberi

Bugünlerde, geçmiş ve gelecek, üçüncü dalga kahve dükkanlarının ve tasarımcı butiklerinin geleneksel çay bahçeleri ve esnaf atölyelerinin yanı başında konumlandığı renkli, labirent benzeri sokaklarda birbirine karışıyor. 

1 2.068

İstanbul’un Altın Boynuz’unun batı kıyısı boyunca seyreden işlek yolun arkasına saklanmış; birbirine dolanmış Fener ve Balat semtleri Bizans dönemine uzanan zengin bir tarihe sahiptir. Bugünlerde, geçmiş ve gelecek, üçüncü dalga kahve dükkanlarının ve tasarımcı butiklerinin geleneksel çay bahçeleri ve esnaf atölyelerinin yanı başında konumlandığı renkli, labirent benzeri sokaklarda birbirine karışıyor.

İşte hafta sonu keşfine çıkmak için bir sürü yol

İstanbul ‘un Altın Boynuz’unun hareketli Batı sahili

Sanatla Başlayın

2016 yılı başlarında eski bir fabrikada açıldığından beri düşündürücü sergilere ev sahipliği yapan The Pill, sanatseverlerin duyularını doyurmaya başlamaları için iyi bir yer. Semtin kuzey ucunda, İstanbul Ayvansaray Üniversitesi’nde yer alan Plato Sanat, ilgi çekici öğrenci çalışmaları, çağdaş Türk sanatçıları ve özgün sunum tekniklerine odaklanan başka bir zevkle kürate edilmiş galeri.

Gerçek bir semt mücevheri, Bulgar Demir Kilisesi yakınlarında tarihi bir taş binada konumlanan cam sanatçısı Yasemin Aslan Bakiri’nin stüdyosu, sürekli sergilere ve ara sıra da atölye çalışmalarına ev sahipliği yapıyor. Mimari meraklıları da aynı zamanda zevkli şekilde restore edilmiş bazen İstanbul Bienali gibi büyük sanatsal etkinlikler boyunca kullanılan 15.yy Küçük Mustafa Paşa Hamamı’nı gözden kaçırmamalılar.

Fener ve Balat, büyüleyici kafe / dükkan karışımlarıyla doludur

Yudumlayın ve Alışveriş Yapın

Tüm gününüzü, küçük kahve dükkânları iki katına çıktığı için, sadece mahallenin etrafında gezerek geçirebilirsiniz. Maison Balat’da antikalar arasında gezinirken kahvenizi yudumlayın ya da sadece samimi ve kedi sever mekan Cafe Naftalin K’da aile yadigarı eşyalarla bezenmiş dekorasyonu takdir edin. Coffee Department’dan birkaç tarz sahibi kahve fincanı yada soğuk demlenmiş bir şişe içecek alın veya canlı müzik performansları için küçük bir sahnesi olan Atölye Kafası’nda el yapımı kaseleri, tepsileri veya diğer ahşap ürünleri inceleyin.

Tarzı Araştırın

Bir çok genç İstanbullu tasarımcı, Balat’da atölye kurmuşlar; ya kendi stüdyolarında ya da bir düzineden fazla tasarımcı tarafından yaratılan ilginç mücevher, çanta, tişört ve ev aksesuarları satan bir kafeye bitişik Olmadık Projeler Atölyesi gibi herkese açık çalışma alanlarında sanatseverlerle buluşuyorlar. Reformist Proje, vintage mobilyaları şık ve orijinal yeni parçalara dönüştürüyor, ancak Elif Acar‘ın seramik atölyesindeki neşeli el yapımı tabaklar, kaseler ve bardakları bir çantaya sığdırmak daha kolay olacaktır.

Evin Fırın’ın penceresi daima klasik Türk hamur işleriyle dopdoludur

Semt Hayatının Keyfini Çıkarın

Lezzetli meyvelerden tutun da pırıl pırıl taze balıklara her şeyi satan sokak satıcıları sıkça rastlanan bir manzara. Burası bir sokak satıcısından dondurulmuş dilimlenmiş ve tuzlanmış salatalık–yazın en serinletici atıştırmalık– ya da kış aylarında içinizi ısıtacak bir fincan sahlep   alıp yerel halkın arasına karışabileceğiniz bir yer. Bütün yıl boyunca, keskin kokulu turşu suyu içmek için Tarihi Balat Turşucusu (Ayan Caddesi 86)’na yada cezbedici kurabiyelerin tadına bakmak için 1923’den beri hizmet veren Evin Fırın’a uğrayabilirisiniz.

Geleneksel Türk Öğle Yemeğini İştahla Yiyin 

İlgili Yazılar

Basılı menüye değil de hemen hemen her restaurantın önünde görebileceğiniz kara tahtalara bakın; en iyi ev yemekleri için küçük Fanaraki’ye – bunlar arasında özellikle mantı (hamur köftesi ve yoğurt sosu) ve dolma (etle ve pirinçle doldurulmuş sebzeler) nın tadına bakmanızı öneririm–uğrayın. Caddenin karşısında, neşeli Forno Balat, en kalite malzemelerle yapılmış mükemmel çıtır pide ve lahmacun (iştah açıcı ince pişirilmiş ekmek ve kıyma)ile hizmetinizde. Semte yeni gelen lezzetlerin yanında, 70 yıldır acıkan İstanbulluları doyuran eski bir tat da var: Köfteci Arnavut.

Poz Verin

Tarihi ahşap evler, dik Arnavut kaldırımlı sokaklar, hareketli sokak sanatı ve Fener ve Balat’ın çiçeklerle bezeli dükkan cepheleri komedi Cennet Mahallesi de dahil olmak üzere sayısız Türk dizisine mekan olarak hizmet vermiştir. Bu sokaklar aynı zamanda, selfi çekerken ve semtin her köşesinde moda çekimleri düzenleyen Türk Instagram kullanıcıları için de dayanılmaz görünüyor. Eğer yenemiyorsanız onlara katılın!

Mahalle topluluğunu destekleyen Balat Coffee & Guide’da vazifeşinas bir kahvenin tadını çıkarın

Semte Katkıda Bulunun

Fener ve Balat kadar hızlı değişen birçok şehir mahallesinde olduğu gibi, uzun zamandır yaşayanlar yükselen mülk değerleri nedeniyle evlerini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Semtte yeni bir işletme olan Balat Coffee & Guide, sadece filtre kahve ve demlenmiş  çay satarak, atıştırmalık ve müşterilerin isteyebilecekleri herhangi bir şeyi de komşu dükkanlardan sipariş ederek mevcut işletmeleri desteklemeyi hedefliyor. Adından da anlaşılacağı gibi, kafe aynı zamanda ücretsiz semt haritası tedarik ediyor ve en az 10 kişiden oluşan gruplar için  gelirleri semt çocuklarına yardım amaçlı kurulmuş bir sivil toplum örgütüne bağışlanan İngilizce yürüyüş turları düzenliyor. Uzun süredir devam eden Cafe Vodina da, sakin ve yemyeşil bir bahçesi ve ön tezgahta satılan ev yapımı reçelleriyle, kadınlar tarafından işletilen ekonomik bir güçlendirme projesidir.

Retro Takılın

Balat ve Fener nevi şahsına münhasır ikinci el dükkanları ve antikacılarla doludur –bazıları tozlu bazıları pahalı–nostalji içinde kaybolabilirsiniz. Eve götürmek için bir pikaptan daha küçük bir şey mi arıyorsunuz? Dolap büyüklüğündeki Rag’n Roll ve trendi Kulis Vintage sizi eski ve yeniden şık olan her şeyle kuşatabilir.

Dergimizin Gezi Rehberlerine Buradan Ulaşabilirsiniz

Prefabrik demir parçalarından toplanan sahildeki Bulgar Demir Kilisesi çekici bir semt abidesidir

Dini Bir Deneyim Yaşayın

Tarihsel olarak birçok Yahudi ve Hıristiyan tarafından doldurulan bölge, hala süslü bir şekilde dekore edilmiş St George Kilisesi‘ni ziyaret edebileceğiniz Fener Rum Patrikhanesi‘ne ev sahipliği yapmaktadır. Semtin diğer bir simgesi de rıhtım yakınındaki prefabrik metal konstrüksiyonu nedeniyle diğer yapılardan ayrılan ve uzun bir restorasyondan sonra 2018’in başlarında yeniden açılan Bulgar Demir Kilise’dir. Diğer kiliseler, uzun zaman önce camiye çevrilmiştir; 11. yy dan şimdi Gül Cami olan St.Theodosia Kilisesi bunlardan biridir. Yahudi kültürünün izlerini bulmak daha zordur; ancak keskin gözler İbranice harfleri ve Davut Yıldızı’nı sinagogların ve hatta bazı eski konutların tipik olarak kapalı kapıları üzerinde fark edecektir.

Meze ve Balıkla Kadeh Kaldırın

Yerel işletmeler– meze ve deniz ürünlerini bitmek bilmeyen rakı (anason tatlı bir içki) eşliğinde tüketebileceğiniz  taverna benzeri meyhaneler dışında–erken kapanma eğilimindedir. Semtin kuzey ucundaki Agora Meyhanesi’ni Cibalikapı Balıkçısı’nı veya kıyıya nazır Barba Vasilis Rum Meyhanesi (Abdülezelpaşa Caddesi 97)’ni yada Sultanahmet ve Beyoğlu’ndaki otellere yönelmeyi deneyin. Şerefe!

Yazının orijinali Lonely Planet yazarlarından Jennifer Hattam tarafından yazılmıştır. Çevirisini yaparak bize ulaştıran gönüllü yazarlarımızdan Zeynep Şenel Gencer‘e teşekkür ederiz.

İstanbul Gezi Yazılarının Tamamına Buradan Ulaşabilirsiniz

Kaynak Lonely Planet

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

1 yorum
  1. ali diyor

    çok teşekkürler. ben irandan yurum yapıyurum. türkıye gelmeye meraklandım. özellıkle istanbula

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More