İnsan Doğumunun Evrimi: 1 Milyon Yıldır Yapım Aşamasında Olan İnanılmaz Bir Hikaye
Bu yeni araştırma insan soyunun ilkel akrabası olan ‘‘Lucy’’nin, şempanzelerin ve insanların doğurma tarzlarının (yeni doğanlar doğum kanalında biraz yana yatarlar)kombinasyonu şeklinde nasıl doğum yaptığını açıklıyor.
Bir grup bilim adamı, şempanzelerin ve insanların doğurma tarzlarının kombinasyonu şeklinde doğum yapmış olmaları ihtimali yüksek bir soy olan Australopithecusafarensis türünü tasvir eden bir maske bulduklarını iddia ediyorlar. Şimdiyse araştırmacılar bu yeni buluşun modern insan doğumunun nasıl evrimleştiğine ve büyük beyinlere nasıl zemin hazırladığına ışık tutabileceğini iddia ediyor. Bilim adamları buluşlarını 12 Nisan tarihinde The Anatomical Record adlı dergide ayrıntılı olarak anlattı.
Hominini’nin Doğurmasıyla İlgili Yeni Bilgiler
Bu yeni araştırma insan soyunun ilkel akrabası olan ‘‘Lucy’’nin, şempanzelerin ve insanların doğurma tarzlarının (yeni doğanlar doğum kanalında biraz yana yatarlar)kombinasyonu şeklinde nasıl doğum yaptığını açıklıyor. Hanover, New Hampshire’daki Dartmouth Koleji’nde paleoantropolog olan aynı zamanda da çalışmanın başyazarı JeremyDeSilva, Live Science dergisinde yaptığı açıklamada ‘‘Lucy ile ilgili yapılan araştırmalarda insanlar ve şempanzeler arası bir sonuca ulaştık’’ dedi.
Daha da ilginci bilim adamları ayrıca yeni doğan bir A. afarensis ile doğum kanalı arasında daracık bir kısım olduğunu farketti.
Bu da bu türün aynı günümüzdeki insanlar gibi doğum sırasında komplikasyonlar yaşama ve bu sebeple de doğum sırasında bir ebeye ihtiyaç duyma ihtimalinin yüksek olduğu anlamına gelebilirdi. De Silva bu konuyla ilgili şunu söylüyor:
‘‘Australopithecusların doğum mekanizmaları yardımcılardan yararlandığı için, bu türün muhtemelen doğum sırasında birbirlerine yardım eden sosyal hayvanlar olabileceğini gösteriyor. Ebeliğin kökeni bu bilgiye göre 3 milyon yıl daha uzun bir geçmişe sahip olabilir.’’
Kişisel Deneyim Bilim Adamlarına Çalışmaları Konusunda Yardımcı Oluyor
Bir Australopithecusafarensis olan Lucy, insan soyunun bilinen ilk akrabalarındandır ve bu türün vücut yapısı dik yürümek için tasarlanmıştır. İlkel homininlerin nasıl doğum yaptığıyla ilgili önceki araştırma genellikle bebeğin kafasının ve annenin pelvisinin üzerinde dururken yeni doğan bebeğin omuzlarını görmezden geliyordu.
Ancak bu araştırmada De Silva ve meslektaşları insanların ve maymunların da homininler gibi geniş ve esnek olmayan omuzlara sahip olduklarını fark etti. Kişisel deneyim De Silva’nın, bebeklerin omuzlarının ilkel hominin doğumunda nasıl bir rol oynadığını incelemesine yardımcı oldu. De Silva: ‘‘Kendi çocuklarım doğunca Australopithecusların milyonlarca yıl önce nasıl doğum yaptıkları ve çocuklarına nasıl ebeveynlik yaptıkları çok ilgimi çekmeye başladı.’’
De Silva ayrıca Live Science’a, ilk defa bir araştırmanın yeni doğanların kafasına değil de omuzlarına odaklandığını söyledi. ‘‘İlkel homininlerin doğurmalarını yeniden yapmak amacıyla ilk defa omuz genişliği dikkate alındı. Eski fosilleri herhangi bir zamanda yeniden alıp hayata döndürebilecek olmamız ve atalarımız ile soyu tükenmiş akrabalarımızın yaptıklarını yeniden yapmak beni çok heyecanlandırıyor.’’
Bir Hominin Bebeği İnsan Bebeklerine Kıyasla Çok Daha Az Yan Yatar
Bilim adamları modelleri inceleyerek bir A. afarensis bebeğinin büyük ihtimalle aynı insanlarda olduğu gibi doğum kanalına yanlamasına girdiğini fark etti. Ancak teorik olarak bebek bir A. afarensis’in kafası doğum kanalından kaydığı için omuzlarını sığdırmak üzere çok fazla yana yatmalarına gerek yoktu. Örneğin normal bir insan bebeğinin kafasının doğum sırasında 90 derece dönmesi gerekir. DeSilva bunu Live Science’a şöyle açıkladı:
“Bence Australopithecusların ve Lucy’nin maymun gibi olduklarını düşünmek gibi bir eğilimimiz var. Elbette iki bacak üzerinde yürüyorlardı fakat diğer çoğu açıdan onların modern maymunlar gibi olduklarını hayal ediyoruz. Hayatlarının bazı yönleri için bu muhtemelen doğru fakat buluşlarımız doğum anlamında tıpatıp aynı olmasa da bize daha çok benzediklerini gösteriyor.”
Sonuç olarak bu çalışmaya ait buluşlar, doğum sırasındaki dönme sürecinin ve evriminin muhtemelen iki aşamada gerçekleştiğini gösteriyor. Öncelikle, dik yürümek için tasarlanmış kalçalar geliştikten sonra bebekler, kafalarını ve omuzlarını doğum kanalına sığdırabilmek için dönmeye başladı. Daha sonra, insan türlerinde beyin daha çok büyüdüğü için tam dönüş sonunda doğum sırasında gerçekleşmeye başladı.
De Silva gelecekte de araştırmasına devam etmek konusunda kararlı ve Australopithecussediba gibi diğer homininlerde doğurmayı incelemenin, kendi türümüzün ve atalarımızın doğurmasının evrimi ile ilgili daha çok bilgi sunacağını umuyor.
NEANDERTALLERİN YAM YAM OLDUKLARINA DAİR KANITLAR NETLEŞTİ
AVRUPA’DA BİR İLK 400 BİN YILLIK NEANDERTAL KAFATASI BULUNDU
Çeviri: Özge Özden
Saçma falan değil biraz araştırın öyle konuşun
Bir yazı bu kadar saçma olmamamlı