Nereye Dergisi
Arkeoloji, Tarih, Gezi, Seyahat ve Yaşam Kültürü Dergisi

Sibirya’da Bulunan 55 Bin Yıllık Aslan Yavruları

Milattan önce yaklaşık 10.000 yılında nesli tükenmiş olan aslan kardeşler, muhtemelen doğdukları mağaranın tavanının çökmesiyle öldükleri zaman bir ya da iki haftalıklardı

0 8.738

Düş kırıklığına uğratan çalışmalar, toprak altındaki permafrost tarafından korunmuş yavru aslan ölülerinden birinin dünyanın en eski anne sütünü taşıyıp taşımadığını belirlemek için tekrardan devam ediyor.  2015 yazında bulunan yavru aslanların başta 12.000 yıllık olduğuna inanılmıştı; kusursuz bir şekilde korunmuş aslan yavrularından birinin üzerinde yapılan araştırma ise, bu tarihin iki katı, 25.000 ve 55.000 yıl öncesinde yaşamış olduklarını gösteriyor.

Milattan önce yaklaşık 10.000 yılında nesli tükenmiş olan aslan kardeşler, muhtemelen doğdukları mağaranın tavanının çökmesiyle öldükleri zaman bir ya da iki haftalıklardı.

Şaşırtıcı olan ise, yavruların kuyruklarının günümüz aslanları ile karşılaştırıldığında kısa olması, %60’ı ile karşılatırıldığında vücut uzunluklarının %23’üne tekabül ediyor.

Bilim adamları, isimleri Uyan ve Dina olan yavruları, Karganskistadialında, Buzul çağının sonralarında 25.000 – 55.000 yılları arası sıcaklığın biraz daha yükseldiği dönem, oluşmuş yedomapermafrostlarında bulunduklarını saptamışlardır.

aslan-yavrusu-2

Bilim adamları, mümkün olan bütün bilgiyi ayıklamak isterken yavruların mağarasına en ufak bir hasar bile vermek istemiyorlar.
Bilim adamları, mümkün olan bütün bilgiyi ayıklamak isterken yavruların mağarasına en ufak bir hasar bile vermek istemiyorlar.

Araştırmacıların başı olan Dr. Albert Protopopov: ‘’Bu, yavruların 25.000 yıldan daha genç  olamayacağı demektir. Önceden yavruların 12.000 yıllık, aslanların soyunun tükendiği zaman, olduğu düşünülüyordu.’’

Yaşları hakkında ‘kesin bilgi’ daha sonra hesaplanacaktır. Dr. Protopopov: ‘’Analizler henüz tamamlanmadı. Yavruların ölüm zamanlarının ise 1-2 haftalıkken olduklarını düşünüyoruz.’’

‘’Bilgisayar taraması yaptık ve dişlerinin henüz oluşmamış olduğunu gördük. Afrika aslanları ile yaptığımız kıyaslama üzerine, bir aylık bile olmadıklarını saptadık, büyük ihtimalle bir yada iki haftalıklardı.’’

Saha Cumhuriyeti Bilimler Akademisi (Yakutistan)Mamut Faunası Bölümü başı, Dr.Protopopov: ‘’Bilgisayar taraması, yavruların iç organlarının durumunu da belirlememize yardımcı oldu.’’

’Uyan’ın, yavrulardan biri, bedeni diğerlerine göre daha iyi korunmuştu ve tarama bize Uyan’ın midesinde bir şeyin olduğunu gösterdi. Şimdi ise onun ne olduğunu tartışıyoruz, anne sütü müydü yoksa başka bir madde mi?’’

İlgili Yazılar

‘Opak beyaz sıvı’ süt de olabilir mide sıvısı da olabilir. Bilim adamları, mümkün olan bütün bilgiyi ayıklamak isterken yavruların mağarasına en ufak bir hasar bile vermek istemiyorlar.

‘Süt kısmı ile araştırma çok ilginç fakat herhangi bir şey yapmadan önce iki kez düşünmek zorundayız. Bizim en ufak bir dikkatsiz hatamız, benzersiz buluntulara zarar verebilir. Belki de yavruların midesindekini öğrenebilmek için göze çarpmayacak bir metot uygulayabiliriz diye düşünüyoruz.’’

DNA analizleri, yavruların mağara aslanı olduklarını doğruluyor fakat araştırmacılar, iç organlardan örnekler alındığı zaman daha iyi kalitede analizler elde edeceklerini umuyorlar.

‘’Biz ayrıca nasıl bir çevrede yaşadıklarını, ne yediklerini ve daha da önemli olan annelerinin ne ile beslendiği ve nereden geldiğini öğrenebilmek için analizler yapmayı ve bağırsakları hakkında daha detaylı bilgi toplayabilmek için daha güçlü bir bilgisayar taraması yapmayı planlıyoruz.’’

hwang-woo-arastirma

Güney Koreli klonlama gurusu HwangWoo-suk’un aslan yavrularından örnekler aldığına inanılıyor.
Güney Koreli klonlama gurusu HwangWoo-suk’un aslan yavrularından örnekler aldığına inanılıyor.

Dr. Propoptov: ‘’Geçen sene yavrular buz mezarlarından bütün vücut parçaları, kürk, kulaklar, yumuşak doku ve hatta bıyıklar ile çıkarılmışlardır.’’

Güney Koreli klonlama gurusu HwangWoo-suk’un aslan yavrularından birinin, Uyandina Nehrine yakın bulunanın, örneklerini aldığına inanılıyor. Kendisi de, nesli tükenmiş tüylü bir mamutu klonlayacağına inanıyor.

Mağara aslanları – Pantheraspelaea (Goldfuss) –  Avrasya kıtasında, Britanya Adalarından Rusya’nın en doğusunda bulunan Chukotka’ya kadar uzanan, Pleistosen döneminin orta ve sonlarında yaşamışlardır. Ayrıca Alaska ve Kuzeybatı Kanada’yı da dolaşmışlardır.

İki yavru aslan üzerinde yapılan araştırmalar,otçullardan küçük olan birkaç yırtıcı hayvanın olduğu ve onların da mamut ve gergedanlar gibi bataklıkta batma eğilimli olmadıkları için türlerin neden yok olduğunu açıklama da yardımcı oluyor. Bir teoriye göre de, eski insanlar tarafından kürkleri için öldürülmüş olmalarıdır.

Çeviri: Gülnihal Kafadar

Kaynak: ancient-origins

Get real time updates directly on you device, subscribe now.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More