Korkunun Ceylanı: Medusa
Medusa, hem Deniz Tanrısı Poseidon’un tecavüzüne uğramış, hem de onun aşığı Athena tarafından cezalandırılmış bir mağdur olarak çıktığı sahnede, doğuştan sivri köpek dişleriyle, gözleri kor parıltılı, saçları zehirli yılanlardan oluşan bir canavara dönüşmüş olarak sürdürür tarihsel serüvenini.
Kafasında seç yerine yılanlar olan kadın insanın karanlık yanının bir sembolü olarak geçti tarihe. İnsanın korkuyla olan ilişkisi, yalnızca mitolojinin bir öğesi olarak değil, felsefenin ve mimarinin de bir parçası olarak Anadolu’nun yaşamına karıştı. Medusa, hem Deniz Tanrısı Poseidon’un tecavüzüne uğramış, hem de onun aşığı Athena tarafından cezalandırılmış bir mağdur olarak çıktığı sahnede, doğuştan sivri köpek dişleriyle, gözleri kor parıltılı, saçları zehirli yılanlardan oluşan bir canavara dönüşmüş olarak sürdürür tarihsel serüvenini. Bazı anlatılar onun altından kanatları, tunçtan ya da pirinçten pençeleri olan yaratıklardan biri olarak gösteriyor. Bütün bunlardan beteri, bu mağdurun, bakan herkesi taşa çevirdiğidir.
Medusa ve Gorgon Kızları Efsanesi Yazımızı Mutlaka Okumalısınız
Mitolojide deniz tanrılarından (bazı söylencelerde yer altı canavarı) Phorkys ve Keton’un kızları Medusa’nın (ece) iki kız kardeşi vardır: Euryale (ırak giden) ve Stheno (kudretli). Üç kız kardeş arasında sadece ölümlü olan Medusa’dır. Medusa, güzelliğinden dolayı lanetlendikten sonra, yayını, onu lanetleyenlerden intikam almak için kullanır. Bu nedenle yılanlardan ok yaptığına da inanılır. Bakışları taşa çevirirken oklarıyla hedefi yok eder.
İlgili Yazılar
Mitoloji Yazılarımızın Tamamına Buradan Ulaşabilirsiniz
Yunancada “korku” köküne dayanan Gorgoların Bizans’ta kendine yer bulması, bu imparatorluğun Hıristiyanlık öncesi kültürleri de içermesinden ötürüdür. Bizans’ın İstanbul’daki başlıca mimari yapılarından biri olan Yerebatan Sarnıcı’ndaki bir sütunun altındaki Medusa başı bu ilişkinin temsilcilerinden biri sayılıyor.
Anadolu’dan Gezi Yazılarımız İçin Tıklayınız