İddia edildiği gibi Kamaniçe-Podilskyi, Kiev ve Lviv’den sonra Ukrayna’da, mimari yerleri en ilgi çekici şehirdir. Bu şehir, batı Ukrayna’daki Smotrych Nehri’nin üzerinde yer almaktadır ve bazı araştırmacılar tarafından, Dacian Savaşları esnasında Dacianlar tarafından kurulduğuna inanılmaktadır. Ayrıca şehrin aslında Petridava veya Klepidava olarak bilindiği ileri sürülmektedir (petra ve lapis ayrı ayrı olarak Yunanca ve Latincede taş anlamına gelmekteyken dava, şehir için kullanılan Dacian sözcüğüdür). Herhangi biri kesin olarak şunu söyleyebilir ki şehir, Orta Çağ boyunca var olmuştu ve bu zaman boyunca şehrin en iyi bilinen yapısı Kamaniçe-Podilskyi Kalesi inşa edilmişti.
KALENİN VE ERKEN TARİHİNİN VAKFI
Kamaniçe-Podilskyi şehrinden ilk kez, MS 11. yüzyıla tarihlenen bir Ermeni günlüğünde bahsedildiği söylenmektedir. Bu dönem boyunca, şehir eyalet olarak Kyvian Rus’un bir parçası olan Halych’e bağlıydı. Bu yöneticilerin hükümranlığı altında olan bu ilk kale/hisar/iç kale ahşaptan yapılmıştı, 13. yüzyıl boyunca inşa edildi ve Batu Han’ın emrindeki Moğollar şehre saldırdı ve kaleyi yıktı. Sonraki yüzyıl Kamaniçe-Podilskyi şehri Moğol İmparatorluğu’nun bir parçası oldu.
Moğol derebeyleri, Litvanya Büyük Dükalığı tarafından Blue Waters Savaşı’nda yenilgiye uğratılmalarını takiben 1362’de Kamaniçe-Podilskyi’den çıkarıldı. Bu olay, 14. yüzyılın sonunda Litvanyalı prens Fyodor Koriatovych’in valiliği esnasında kaydedilmiştir ki beton bir kale inşa edildi. Bir efsaneye göre, Fyodor ve onun kardeşlerinin, derin bir kanyon ile çevrili bir ada yakınında geyik avlarken ayakları tökezledi. Bu bölgenin koruyucu potansiyelinin anlaşılmasıyla Litvanyalı prensler, orada bir kale inşa edilmesine karar verdi.
Şehir, Polonya-Litvanya Birliği’nin parçası iken bu kale, 1621’deki bugünkü şeklini almadan önce, yüzyıllar boyunca güçlendirildi ve modernize edildi.
KALEYE YAPILAN KATKILAR
Kalenin güçlendirilmesinin küçük beylerin, tüccarların ve hatta papalığın bağışları sayesinde olduğu söylenmektedir. Bu katkılar, kaleye yeni bir kimlik kazandırdı. Örneğin, kale girişinin ilk solundaki kule ‘Papa Kulesi’ olarak bilinmektedir, 16. yüzyılın erken dönemi boyunca Papa II. Julius tarafından inşaat için ‘Aziz Peter yardımı’ gönderildi. Bir diğer kule, 15. yüzyılın erken döneminde inşa edilen ‘Tenchinskaya Kulesi’dir.
Bu kulenin adını sonradan, Kamaniçe-Podilskyi’yi ziyaret eden bir Krakow kale muhafızı olan Jan Tęczyński’den aldığı söylenmektedir. 1621’de kale, adı Theophilus Schaumberg olan bir mühendis tarafından modernize edildi, böylece topçu ateşine direnebildi.
İlgili Yazılar
KALENİN KUŞATILMASI
Tarihi boyunca, Kamaniçe-Podilskyi Kalesi’nin defalarca kuşatıldığı söylenmektedir, ama sadece iki kez geçmişti. İlki 1393’teydi, kalenin garnizonu arasındaki anlaşmazlık meydana gelince Litvanya Büyük Dükü Vitowt (Muhteşem Vytautas), kaleyi Prens Fyodor’dan aldı.
Kalenin ikinci kez düşüşü 1672’de Osmanlı Türkleri tarafından oldu. Türk zaferi, Türklerin sadece sayısal üstünlüğüne atfedilmiştir (söylenildiğine göre kaleyi savunanların altmış katı kadardır). Bununla birlikte, kalenin çevresinin zaptedilememesi popüler bir efsaneyi doğurdu.
Bu efsaneye göre Osmanlı sultanı II. Osman, bu durumu bastırmak amacıyla Kamaniçe-Podilskyi’ye geldi. Şehre vardığında, Osman paşalarından birine sordu: “Bu şehri kim inşa etti?” Paşa cevapladı: “Tanrı’nın kendisi.” Daha sonra sultan şöyle söyledi: “Öyleyse Tanrı’nın kendisi bu şehri fethetmeli.” ve geri çekilme emri verdi ki onun zafer elde etmesinin imkânsız olduğu bilinmektedir.
1699’da, Kamaniçe-Podilskyi, Osmanlı’nın 30 yıllık idaresinden sonra Lehistan-Litvanya birliğine geri katıldı. Yaklaşık bir yüzyıl sonra, Rusya İmparatorluğu’nun bir parçası oldu. Bu dönemle birlikte, her nasılsa, kale savunma rolünü kaybetti ve önceleri bir askeri hapishane olarak kullanıldı. En ünlü mahkûmlarından biri 18. ve 19. yüzyıllar arasında yaşamış Ukraynalı köylü bir haydut olan Ustim Karmelyuk’tı ve sıklıkla ‘Ukraynalı Robin Hood’ olarak bahsedilmektedir. ‘Papa Kulesi’nde üç kez hapse atıldı.
Kamaniçe-Podilskyi Kalesi’nin etrafındaki zengin tarih ve efsaneler ile birlikte, yeni rolünün popüler bir turistik atraksiyon olması sürpriz değildir.
Haber Düzenleme: Bünyamin Tan
Kaynak: ancient-origins
