The House of Dun’da yapılan arkeolojik kazılar, 14. yüzyıla ait olduğu düşünülen bir kalenin kalıntılarını ortaya çıkardı.
Kazılar, İskoçya’nın kültür ve çevre değerlerini korumak amaçlı kurulmuş olan ve 16-17 yaş aralığındaki gençlere arkeolojik kazılar yapma ve çevreyi koruma imkanı sağlayan bir grup tarafından gerçekleştirildi.
Dun baronluğu 14.yüzyılda Erskine’li Sir Robert Erskine tarafından satın alındı. Kale, Kutsal Meryem’e adanmış bir şapel ile birlikte inşa edildi.
Erskine Aile anıt mezarlığına yapılan yakın tarihli renovasyon çalışmaları şapelin temellerini ortaya çıkarırken, şimdilerde İskoçya çevre ve kültürünü koruma amaçlı kurulan bu grubun arkeologu Dr. Daniel Rhodes tarafından yürütülen kazılar ise kalenin lokasyonunu tam olarak belirledi.
Kalenin asma cephelerle ve yardımcı binalarla çevrili bir kule evi şeklinde olduğu düşünülüyor. Bölge 1865’ten beri haritalarda gösterilmiş durumda olsa da, Erskine aile anıt mezarlığı yakınında yapılan koruma çalışmaları ve 2013’te başlayan araştırma kazısına kadar kalıntılar hakkında bir bilgi yoktu. Detaylı analizler, anıt mezarın aslında 1300lerin sonunda yapılan şapelin bir parçası olduğunu ve bu şapelin de orijinal Dun Kalesi’nin batısında bulunduğunu göstermekte.
İlgili Yazılar
Bölgenin jeofiziksel ölçümleri sonucunda, kazılar bu kayıp ortaçağ kalesinin lokasyonunu belirlerken, yapılacak çalışmaların bu önemli bölge ile ilgili daha fazla bilinmeyeni ortaya çıkarması umuluyor. Dr. Rhodes bu kalenin keşfinin, House of Dun bölgesindeki yapbozun bir parçası olduğunu ve bu büyüleyici bölgeyle ilgili sürekli daha fazla şey öğrendiklerini, genç öncü katılımcıların da önemli desteği ile İskoçya’nın tarihini ortaya çıkarırken gençlere de tarih ve arkeoloji ilgisi aşılayabildiklerin ifade etti.
Dun’ın 5.toprak sahibi, John Erskine, İngiliz reformasyonunda aktif görev alan birisiydi. John Knox’un da 1555 yılında şapelde vaaz verirken bu kalede kaldığı düşünülüyor.
Dun Kalesi, 1644’teki İç Savaş döneminde, kralın birlikleri tarafından harap edildi ve yeni bir malikânenin aynı bölgenin yakınlarına inşa edildiği iddia ediliyor. Kemer kalıntıları ise hala West Walled Bahçesi’nden görülebilmekte ve bu kalıntıların da o döneme ait olduğu düşünülüyor.
1720ler’den kalma belgeler, Dun Kalesi’nden geriye görülebilir hiçbir kalıntının kalmadığını ve hemen ardından da William Adam tasarımı bugünkü House of Dun’un inşaasının başladığını gösteriyor.
Çeviri: Sinem Özeroğlu
Kaynak: montrosereview