Mısır’da Sakkara bölgesinde bulunan mezar tablosunun çevresinde güzel bir aşk hikayesi yeşerdi. Resim naif bir manzarada eski Mısırlı bir çifti gösteriyor. Hoş bir resim olmasına rağmen, böylesine bir resme pek rastlanmıyor, bu yüzden araştırmacılar da şairler kadar tabloya ve hikayeye ilgi duyabilirler. Büyüleyici tablo bir çifte, çocuklarına ve hatta muhtemelen torunlarına bile ait olan 4.400 yıllık bir mezarın duvarını süslüyor. Meretites adlı rahip ve onun ozan olan ve firavunun sarayında sanatını icra eden eşi Kahai mezarın sahipleridir ve tabloda betimlenen çifttir.
Macquarie Üniversitesi’nde bir araştırmacı olan Miral Lashien mezarın muhteşem doğasının Piramid Çağı’nda bulunan çiftin sosyal statülerine atıfta bulunabileceğini öne sürdü.
Aslında arp ve flütler gibi müzik aletleri çalan ve şarkı söyleyen insanların görünümleri ikilinin mezarının etrafına serpiştirilmiştir. Fakat, şüphesiz ki, seyirciyi en çok etkileyen şey Meretites’in sağ elini Kahai’nin sağ omzuna koyduğu sırada rahibin ve ozanın birbirlerinin gözlerine aşkla baktıkları betimlemedir.
Böyle bir resim günümüz Batı dünyasında bir çiftin makul ve sıradan bir betimlemesi olarak düşünülebilir fakat antik Mısır’da bu evli çiftler için bile normal bir durum değildi. Eski Krallık Dönemi’nden (M.Ö 2649-2150) kalma yüz yüze olan aslında sadece birkaç örnek vardır ve bu Meretites ve Kahai’nin yaşadığı, piramitlerin inşa edildiği dönemdir. Lashien’in de belirttiği gibi “Bu çok özel bir yakınlık göstergesidir.”
2013 yılına kadar mezar tablosunun tamamen renkli bir hali medyada yer almasa da mezarın kendisi 1966 yılında bulunmuştur ve çiftin bu anı 1971 yılında bir kitapta düşük kalitede siyah-beyaz olarak resmedilmiştir. Macquarie Üniversitesi’nin Eski Mısır Bilimi için kurulan Avustralya Merkezi’ndeki bilim insanlarının çalışması sayesinde antik Mısırlı çiftin daha da çekici bir betimlemesi küresel manşetlerde yerini aldı. Lashien mezarın daha yüksek kaliteli renkli halini mevcut hale getirmenin gerekli olduğunu açıkladı ve bu mezarın Eski Krallık sanatının en renkli örneklerinden biri olduğunu ve kesinlikle tamamıyla renkli bir basımı hak ettiğini dile getirdi.
Göz alıcı fresklerin yanı sıra mezar ölü resimleri ile birlikte beş adet “yalancı kapıyı” da barındırmaktadır. Antik Mısırlılar bu kapıların yaşayanların ve ölülerin dünyası arasında bir geçit olduğuna inanıyorlardı. Bununla birlikte, geride kalanlar ölü için takdim olarak bu kapıların önüne yiyecek bırakırlardı.
Çeviri: Belgin Avşar