Antik Mezopotamya’dan Günümüze Takvim ve Ay İsimlerinin Değişimi
Yazılı kaynaklar incelendiğinde, yalnızca Asurluların değil, tüm Mezopotamya toplumlarının tarihleri boyunca takvimlerinde ay yılını kullandıkları anlaşılmaktadır.
Mezopotamya medeniyetinin önemli bir halkasını oluşturan Asur toplumunda ay yılı esasına dayanan bir takvimin kullanıldığı bilinmektedir. Yazılı kaynaklar incelendiğinde, yalnızca Asurluların değil, tüm Mezopotamya toplumlarının tarihleri boyunca takvimlerinde ay yılını kullandıkları anlaşılmaktadır. Hatta İsrail ve Yuda devletleri de ay yılı esasına dayanan bir takvim kullanmışlardır.
Ay yılı esasına dayanan Mezopotamya takvimine göre her ay, akşam vakti ayın hilal halini almasıyla başlamakta, dolayısıyla günün başlangıcı, güneşin batmasıyla belirlenmekte idi. Aylar 29 ve 30’ar günlük olmak üzere, ortalama 29.5 gündü. Buna göre 12 aylık 1 ay yılı, 354 güne tekabül etmektedir. Bu durum, ay yılı esasına dayanan takvimin, 365 güne tekabül eden güneş yılı takvimine uyarlanmasında 11 günlük bir kaybı da beraberinde getirmektedir. Bu bağlamda, her 19 yılda, 7 aylık bir kayıp söz konusu olmaktadır. Söz konusu kayıp, ay yılı esasına dayanan takvime artık yıllar eklenerek giderilmeye çalışılmıştır.
Hande Duymuş Florioti’nin Eski Yakındoğu Üzerine Notlar adlı kitabında yayınladığı çalışmasında, Mezopotamya takviminde yer alan ay isimlerinin Asurlular zamanında itibaren netleştiği görülmüş ve Asur tarihinin önemli bir bölümünü oluşturan Yeni Asur devri metinlerinde, sırasıyla şu ay isimleri tespit edilmiştir: “Nisannu, Ayaru, Simanu, Du’uzu, Abu, Alulu, Taşritu, Arahsamna, Kislimu, Tebetu, Şabatu, Addaru”. Ancak metinlerde bu ayların Sümerce karşılıkların yazıldığını görüyoruz.
Ay isimlerinin bir kısmının aşağı yukarı değişiklik göstermeden bugünkü takvimimize kadar intikal etmiş olduğu dikkat çekmektedir. Söz konusu takvim, Mezopotamya ve Suriye bölgesinde kullanılmaya devam etmiş, Musevi takvimine örnek olmuş, hatta Yunanlıların ve Jül Sezar takviminin kabülüne kadar Romalıların kullandıkları takvimlerin esasını teşkil etmiştir. İslam dünyasında yaygın bir şekilde kullanılmış olan dini takvim de bu Mezopotamya takvimine dayanmaktadır. Böylece, ay yılı esasına dayanan etkisinin önemli ve uzun ömürlü olmuş olduğu görülmektedir.
İlkbahar Mevsimi Ayları
*Nisannu
Nisannu ayı metinlerde Sümerce ITI.BARAG terimiyle gösterilmekte ve I. ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Mart/Nisan aylarına tekabül eden Nisannu ayı, sözlüklerde Nisan ayı olarak tercüme edilmektedir.
*Ayaru
Ayaru/Iyyar ayı metinlerde Sümerce ITI.GUD terimiyle gösterilmekte ve II. ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Nisan/Mayıs aylarına tekabül etmektedir.
*Simanu
Simanu/Sivan ayı metinlerde Sümerce ITI.SIG terimiyle gösterilmekte ve III. ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Mayıs/Haziran aylarına tekabül etmektedir. Yeni Asur devrine ait az sayıdaki metinde zikredilen Simanu/Sivan ayı, köle satışı ve at teminiyle ilgili belgelerde geçmektedir.
Yaz Mevsimi Ayları
*Duz’uzu/Ta’uzu
Du’uzu/Ta’uzu/Tammuz ayı metinler Sümerce ITI.ŞU terimiyle gösterilmekte ve IV. ayı ifade etmektedir. Günümüzde Haziran/Temmuz aylarına tekabül etmektedir.
Asur kralı II. Sargon’a Aplaiu, Şarru-lu-dari and Işmanni-Aşşur isimli 3 yöneticiden yazılan ve sınırdışı edilen insanların ulaşımını konu edinen bir mektupta, söz konusu insanların hayvanlarıyla birlikte Tammuz (IV) ayının 10. günü kasabalara ulaştıkları bildirilmektedir.
*Abu
Abı/Ab ayı metinlerde Sümerce ITI.NE terimiyle gösterilmekte ve V. ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Temmuz/Ağustos aylarına tekabül etmektedir.
*Ululu/Elulu/Elul
Elulu/Elul ayı metinlerde Sümerce ITI.KIN terimiyle gösterilmekte ve VI. ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Ağustos/Eylül aylarına tekabül etmektedir.
I.Sargon dönemine ait olan ve sınırdışı edilen insanlar için ev kale yapımını konu edinen bir mektuptan, Aşşur-belu-da’in isimli yöneticinin Elulu (VI) ayında bu yönde çalışmaya başladığını ve muhtemelen nüfus nakline maruz bırakılan Kalde halkının da kendi evlerini yapmaya başladıklarını öğreniyoruz.
###Eski Yakındoğu Üzerine Notlar Kitabını Satın Almak İçin Linke Gidebilirsiniz
Sonbahar Mevsimi Ayları
*Taşritu
Taşriyu/Tişri ayı metinlerde Sümerce ITI.DUL, ITI.DU terimleriyle gösterilmekte ve VII. ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Eylül/Ekim aylarına tekabül etmektedir.
III: Tiglat-Pileser ve sonrası döneme tarihlenen bir metinden Şumma-ilani isimli şahsın İl-amar isimli şahıstan Taşritu/Tİşri ayında bir üzüm bağı satın aldığını öğreniyoruz. Satış sözleşmesi söz konusu ayın ilk gününde yapılmıştır.
*Arahsamnu
Arahsamnu ayı metinlerde Sümerce ITI.APIN terimiyle gösterilmekte ve VIII. Ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Ekim/Kasın aylarına tekabül etmektedir.
*Kislimu
Kislimu/Kislev ayı metinlerde Sümerce ITI.GAN, ITI.KAN terimleriyle gösterilmekte ve IX. ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Kasım/Aralık aylarına tekabül etmektedir.
Kış Mevsimi Ayları
*Tebetu
Tebetu/Kanunu ayı metinlerde Sümerce ITI.AB terimiyle gösterilmekte ve X. Ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Aralık/Ocak aylarına tekabül etmektedir.
*Şabatu
Modern takvimde hemen hemen aynı isimle yer alan Şabatu ayı, metinlerde Sümerce ITI.ZİZ terimiyle ifade edilmekte ve XI. ayı göstermektedir. Günümüz takviminde Ocak/Şubat aylarına tekabül etmektedir.
Tab-şili-Eşarra isimli yöneticiden Asur kralı II. Sargon’a yazılan ve Dur-Şarruken şehrinin kuruluşuyla ilgili olduğunu düşündüğümüz bir mektuptan, kralın Şubat ayında şehre ulaşacağı ancak çalışmaların o zaman kadar bitmesinin imkansız göründüğü haber verilmektedir.
*Addaru
Addaru/Adar ayı metinlerde Sümerce ITI.ŞE terimiyle gösterilmekte ve XII. ayı ifade etmektedir. Günümüz takviminde Şubat/Mart aylarına tekabül etmektedir.
Eski Babil dönemine tarihlenen ve Pers Körfezi’ne yapılan ihracatı konu edinen bir metinde ise, ihraç malları taşıyan gemielrin kuvvetli esen rüzgarlar nedeniyle Addaru ayında yola çıktığı anlaşılmaktadır.
Yeni Asur metinlerinde ay isimleri, genellikle satış sözleşmesi niteliğinde olan belgelerde geçmektedir. Bunun nedeni, özellikle bu tür belgelerde tarih düşme ihtiyacı hissedilmiş olmasıdır. Bununla birlikte köle, ev ve arazi satışını konu edinen belgelerin yanı sıra at temini, gümüş ödünç alıp-verme gibi diğer sosyal ve hukuk içerikli belgelerde de ay isimlerine rastlamak mümkün olmuş, satışın ya da olayın gerçekleştiği ay ve gün net olarak belirtilmiştir. Bununla birlikte bu tür belgeleri dönemin askeri ve siyasi olayları hakkında da bilgi vermektedir.
İncelemesini yaptığımız çalışma Hande Duymuş Florioti’nin Arkeoloji ve Sanat Yayınlarından çıkan Eski Yakındoğu Üzerine Notlar kitabından özetlediğimiz bir bölüm. Çalışmanın çok az bir bölümünü kısaca size aktarmak istedik. Ayların çivi yazılı metinlerde ele geçtiği tanımlamalarıyla birlikte daha fazlasını kitapta bulabileceksiniz. Ayrıca Yakındoğu üzerine birçok makalenin derlendiği kitaptan size birkaç başlık ile bilgi vermek isteriz.
- Arkeolojik ve Yazılı Kaynaklar Işığında Eski Mezopotamya’da Akrep Sembolü
- Eski Kültürlerde Köpeğin Algılanışı: “Eski Mezopotamya Örneği”
- Eski Mezopotamya’da Kehanet Olgusuna Genel Bir Bakış
- Çivi Yazılı Kanun Metinlerinde İlginç Bir Suç Tespit ve Cezalandırma Yöntemi: “Suya Atılma”
- Eski Yakındoğu’da “Nar” Sembolizmine Dair: Bir Derleme Çalışması
Kitabı okumaya başladıktan sonra aslında Mezopotamya ve Anadolu kültürünün geçmişten günümüze çok farklılık göstermeden aynı geleneklerle devam ettiğini fark edeceksiniz. Mezopotamya üzerine araştırma yapan tüm ilgilerinin kütüphanesinde mutlaka bulunması gereken bir çalışma ve dergi ekibi olarak tavsiye ediyoruz. İyi okumalar.
İnceleme: Tolga Candur
###Eski Yakındoğu Üzerine Notlar Kitabını Satın Almak İçin Linke Gidebilirsiniz